Masanın üstü kağıtlarla, kalemlerle ve eski kahve kupalarıyla doluysa ve bunu toparlamak sana hep son sıradaki iş gibi geliyorsa yalnız değilsin. Belki de sırf bu yüzden arkadaşların ya da patronun sana biraz imalı bakışlar atıyor olabilir. Ama artık o bakışlara verecek bilimsel bir cevabın var. Çünkü bu konuda yapılmış bazı araştırmalar, dağınıklığın düşündüğümüz kadar kötü olmadığını ortaya koyuyor. Hatta bu durumun yaratıcı düşünceyle doğrudan bağlantılı olabileceğini söylüyorlar.
Aslan yattığı yerden belli olur. Bırakın kılıf aramayı.
Dünyaca tanınan beyin koçu Jim Kwik'te alışılmış ögelerden farklı davranmayı Beynimiz için faydalı buluyor.Mesela kendisi sağ ele sahip olduğu halde dişlerini sol elle fırçalamayı tercih ediyor.Beynin bir anlamda zorlanıp diğer bölgenin daha aktif gelmesine veyahut hiç çalışılmayan yerin daha aktif olmasına bağlıyor.Böylece beynin gelişmesine ve ortaya koyduğu yarardan bahsediyor.
Dağınık olmak ve pis olmak arasındaki ayrımı unutmayalım. Dağınık olmak, her zaman pis olmak demek değildir. Yani her dağınık olan pis/pasaklı olmuyor.