Gelecekte insan bedeninin ve yaşam tarzının nasıl şekilleneceği, bilim insanlarının en çok merak ettiği konulardan biri. Teknolojinin ilerlemesi, genetik müdahaleler ve değişen yaşam koşulları, insan evrimini beklenmedik yönlere sürükleyebilir. Peki, daha kısa boylu insanlardan küçülen beyinlere, hatta uzayda yaşayan yeni türlere kadar uzanan bu senaryolar ne kadar mümkün? Bilim insanları, bundan 1000 sene sonra insanların nasıl şekilleneceğini ve nasıl görüneceğini açıkladı.
İşte detaylar...
Bilim insanları açıkladı. Neler demişler, gelin beraber bakalım!
UCL'den genetikçi Profesör Mark Thomas, MailOnline'a yaptığı açıklamada, geçmişte evrimin çocukların hayatta kalmaması üzerinden işlediğini ancak evrimin aynı zamanda doğurganlıkla, yani kaç çocuk doğurduğunuzla da ilgili olduğunu söyledi. Yani, daha fazla çocuk sahibi olanların genlerini geleceğe aktarma şansı daha yüksek.
Bazı bilim insanları bu evrimsel baskıların, gelecekte insanların daha kısa olmasına yol açabileceğini öne sürüyor.
Profesör Thomas’a göre, “Memelilerde doğal durum, aslında dişilerin seçimi yapmasıdır. Ancak dünyada pek çok yerde görülen güçlü ataerkil toplumlarda, seçimi ve kontrolü genelde erkekler yapıyor.”
Toplumlar daha özgürleştikçe ve kadınlar partnerlerini seçme konusunda daha fazla söz sahibi oldukça bu seçici baskı yeniden dişilere dönebilir.
“Şükür ki artık kadınların seçimi yaptığı bir dünyaya doğru ilerliyoruz,” diyor Profesör Thomas. “Kadınlar, zekalarına, başarılarına, iyi görünmelerine ya da kaslı vücutlarına göre erkekleri tercih edecek. Kadınların seçim yapma gücü arttıkça, bu özelliklerin daha yaygın hale gelmesini bekleyebilirsiniz.”
Önümüzdeki birkaç bin yıl içinde, daha çekici erkeklerin genlerini daha başarılı bir şekilde aktarmasıyla insanlık biraz daha 'çekici' hale gelebilir.
Anglia Ruskin Üniversitesi’nde biyoenformatik ve büyük veri alanında kıdemli öğretim görevlisi Dr. Jason Hodgson, MailOnline’a yaptığı açıklamada, “Gelecekte olabilecek şeylerden biri, nüfus yapısının çözülmesi olabilir. ABD’deki mevcut eğilimler, en azından, ırklar arası evliliklerin giderek yaygınlaştığını gösteriyor. Bu eğilim devam ederse, nüfus yapısında azalma görebiliriz,” dedi.
Yeni güçlü teknolojiler, insanlara evrimlerini şekillendirme yeteneği verebilir.
Dr. Hodgson, 'Gelecekte evrimin doğal seyrine bırakılıp bırakılmayacağını sorgulamak gerekir. CRISPR-Cas9 teknolojisiyle gen düzenleme yapabiliyoruz ve genomu istediğimiz gibi değiştirme kapasitemiz var,' diyor.
Bugün bilim insanları bunu etik dışı bulsa da, gelecek nesiller bu konuda daha az titiz olabilir. ABD’de şimdiden boy, zeka ve cinsiyet gibi özellikleri seçmeyi vadeden şirketler var.
New South Wales Üniversitesi’nden evrim biyoloğu Profesör Robert Brooks, insan beyninin zamanla küçülmesini beklediğini söyledi.
Profesör Brooks’un teorisine göre, bilgisayarlar hesaplama, bilgi işleme ve sosyal yaşama dair işlevleri devraldıkça, büyük bir beyne sahip olmanın avantajı azalacak.
Öte yandan, büyük beyinlerin anneler için enerji maliyeti ve daha büyük kafalar nedeniyle doğum sırasında oluşan riskler aynı kalacak.
Bazı araştırmalar, teknolojinin yoğun kullanımının evrimsel olmasa da insan vücudunda değişimlere yol açabileceğini öne sürüyor.
Bunlar arasında gün boyu bilgisayara bakmaktan oluşan daha belirgin kamburluklar ya da telefon kullanımına bağlı olarak şekli bozulmuş ve aşırı gelişmiş eller yer alıyor.
Eğer insanlığın bir kısmı uzaya gitse, orada kalanların Dünya’dakilerden yavaş yavaş farklı bir türe dönüşmesi çok da imkânsız sayılmaz.
Wisconsin-Madison Üniversitesi’nden antropolog Dr. John Hawks, MailOnline’a, “Dünya’daki insan nüfusu büyük ve oldukça çeşitli, ama uzun süreli uzay yolculukları, binlerce yıl boyunca izole yaşayan küçük grupların oluşmasına yol açabilir,” dedi.
“Binlerce yıl süren bir yolculuğun ardından başka bir yıldız sisteminde sürdürülebilir bir insan toplumu kurmak kolay olmaz. Ama böyle bir senaryo, yeni bir türün ortaya çıkmasına zemin hazırlayabilir.”
Kambur ve pençeleşmiş ellerle nasıl daha çekici bir varyasyona ulaşacaklar
boş muhabbet