Hepimiz sıcak bir duşun altında durmaktan, ayaklarımızı akan dereye sokmaktan hoşlanıyoruz. Fakat sıvının akış sisteminin nasıl değiştiği konusunda bir fikrimiz yok. Bakalım 130 yıl önce bulunan bu sistemin gizemi nasıl çözülmüş.
Hepimiz sıcak bir duşun altında durmaktan, ayaklarımızı akan dereye sokmaktan hoşlanıyoruz. Fakat sıvının akış sisteminin nasıl değiştiği konusunda bir fikrimiz yok. Bakalım 130 yıl önce bulunan bu sistemin gizemi nasıl çözülmüş.
130 yıl önce İngiliz fizikçi Osborne Reynolds, akarsular gibi yavaş hareket eden sıvıları ve hızlı akış sağlayan sıvıları tarif etmek için denklemler üretiyordu. Aslında olay bir sıvının diğer sıvı türüne geçişini anlayabilmekti.
Okinawa Bilim ve Teknoloji Enstitüsü'ndeki (OIST) araştırmacılar nihayet bu sorunu çözdü. Meğer sonuç en başından beri biliniyormuş.
Reynolds'ın denklemleri aslında sıvı ile borular arasındaki sürtünmeyi hesaplamak için kullanılabilir yani sakin katmanlı akışlar ve hızlı türbülanslı akışların farkını bulmak için bu denklemler yeterliymiş.
Araştırmacılar, hızlı ve türbülanslı akışlarla yavaş kademeli akışlar için aynı denklem setinin kullanılabileceğini bularak tüm sistemin özelliğini ölçmek için sadece parçaların özelliklerini ölçmenin gerekli olduğuna kanaat getirmişler.
OIST'nin Akışkanlar Mekaniği Birimi'nin lideri Profesör Pinaki Chakraborty: 'Bu geçiş sistemi her ne kadar gözlemlenen bir alan gibi gözükse de biz, var olan denklemlerle akışkanlar mekaniğindeki bu gizemin çözülebileceğini fark ettik'
'Bu keşif şimdilerde kesin olarak görülse de, o zamanlar bulunması hiç de kolay değildi. Geçiş akışları süresince sürtünmeler belirli bir düzende ilerlemez ve bu da bilim insanlarında, kullanılan fizik kurallarının yanlış olduğu algısını yaratıyordu.'
'Araştırmacılar 20 metre yükseklikte bir cam borudan su akıtıp içerisine parçacıklar yerleştirdiler. Bu sayede lazer ışını kullanarak kademeli ve türbülanslı akışın değişkenliklerini görebildiler'
Baş yazar Dr. Rory Cerbus, 'Her yıl binlerce mühendislik lisans öğrencisi tarafından tüm dünyada kullanılan ders kitabını yeniden düzenledik '
'Esas olarak aynı araçları kullandık, ancak parçaları ayrı ayrı analiz etmenin önemini de vurgulayarak'
Üzerimden büyük bir yük kalktı gerçekten...
Editör arkadaş bu makaleyi asıl kaynaktan değilde kısaltılmış bir makaleden ve kendi disiplinin kapsamadığı bir konuyu Türkçe'ye hem kısaltıp hemde yanlış çevirince karışıklık olmuş. Adamların bulduklarını düşündükleri şey( doğrulanmamış henüz) Transitional akış esnasında akış tam olarak bir profil çizmez(tutarsızdır) diğerlerinin aksine. O yüzden formüller veya chartlara uyum sağlamaz. Kısaca adamlar transitional akışı formulize ettik diyor.
Bunun bizi ilgilendiren tarafı ne duşa girmeyle, dereye ayağını sokmayla ne alakası var? Ben o kadar akışkanlar mekaniği dersi aldım bundan bir şey anlamadım. Reynolds denklemlerinde reynolds sayısı akış rejimi hakkında bilgi veriyor bundan 10 sene önce anlatılmıştı bu yeni bir şey değil ki anlatılan kitaplar kaç senelik ona hiç girmiyorum. Kısaca ne bulunmuş? bunun bize faydası ne? Böyle akışkanlar mekaniği terminolojisiyle neden burada anlatılıyor kime hitap edilmeye çalışılıyor gerçekten kafam karıştı çözen beni de aydınlatsın lütfen. Alıntılanan kaynaktan yapılan çeviride oluşan anlatım bozuklukları da cabası.