Tarihler 24 Haziran 2010'u gösterdiğinde tüm ülke olarak Bihter'in intihar sahnesiyle ve de Aşk-ı Memnu'nun final yapması ile göz yaşlarına boğulduk. Bihter Ziyagil'in ölümüne sebep olanlar utansın o ayrı, peki ya 2 saatlik dernek toplantısında çok yorulup eve gelince 'Ben biraz dinlenicem çok yoruldum' diye 4 saat odasına çekilip kestiren 'zenginlik yorgunu' Bihterimiz intihar etmeseydi her şey nasıl olurdu?
Aşk-ı Memnu final sahnesinden hepimizin en çok aklında kalan Bihter'in kalbine ateş etmesi üstüne yere yığılmış ve gözleri açık bir şekilde öldüğü sahneydi ama ben o fotoğrafa bakmaya dayanamıyorum çünkü minik yüreciğim o görüntüye katlanamıyor. Kocasını boynuzladı, evin emektarlarına it gibi davrandı ve daha sayamadığım zibilyon tane şerefsizlik yaptı tamam ama intiharı hak etmiyordu. Nihal ve Behlül'ün düğün günü Bihter intihar etmeseydi dizide Bihterciğimizin yardımcı rolü olmaktan öte gidememiş diğer karakterler acaba ne halde olurdu, hiç düşündünüz mü? Ben düşündüm çünkü işim bu.
İfindim hatırlayacaksınız ki Edinan Bey Bihter'den boşanmak istediğini zaten söylemişti, e malum Nihal ile Behlül de evleniyor, Behlül de net güzel tornistanla Nihal'i seviyorum falan fistan dedi. E tabi para güzel şey, kaybetmek istemedi... Bihter de düğün öncesi Nihal'i arayıp bir şeyler saçmaladı, verdi odunu fırına... Matmazel de gitti Adnan Bey'e 'Nihal Behlül ile evlenmemeli, Beşir biliyor sebebini. Behlül size ihanet ediyor' diye odunların en büyüğünü verdi. Firdevs Hanım Behlül'ü 'Bihter bişi yapacak' diye uyardı. Behlül koştu gitti eve e tabi tutuştu yengesi ötecek diye. Bihter intihar edecek diye korkmadı yani şerefsiz. Beşir ölüm döşeğinde Adnan Bey'e her şeyi söyledi ve olay koptu... Sonrasını zaten biliyorsunuz.
Önce analardan başlamak gerek, ne demişler 'ağlarsa anam ağlar gerisi yalan ağlar' (Bihter'in her şeyi itiraf edeceğini anlayınca herkesten önce valizini toplayıp evden kaçtı, öyle de kutsal bir ana kendisi). Kendisinin zaten Çetin Bey ile seviyeli bir birlikteliği vardı çünkü zenginler seviyeli birliktelik yaşar biliyorsunuz, biz fakirlerin birlikteliği seviyesiz sanki... Neyse efem Bihter intihar etmese Çetin Bey bununla evlenirdi bence sonuçta seviyordu Firdevs Hanım'ı. Çetin Bey sadece kızı kocasını yeğeniyle aldattı diye evlilikten vazgeçmezdi ki Firdevs'i ortada bırakmasının sebebini felç geçirmesi olarak Bihter'in cenazesinde gördük. Bunlar Çetin Bey ile Ibıza'ya balayına gider oradan da Bihter'e mutluluğunu filan anlatan smsler atardı bu kadın. Bihter'in halini hatırını soracak tek kişi anası olacaktı haliyle ama bu hal hatır sorma 'mirasa para yetmez, yine bir zengin bul bari ben Çetin'i buldum bak' nispetinde olacaktı.
Adnan Bey zaten Bihter intihar etmese de boşanacaktı ondan eminiz. Bihter'den boşanınca bu sefer sütten ağzı yandığı için en sevdiği şey olan 'kızı yaşında kadınlara göz dikme' olayına devam etmezdi. Matmazel ile evlenirdi, kendisini aşkla seven kadına değer vermesi için böyle adamların önce bir ağzına sıçılması gerekiyor genelde. Bunlar Matmazel ile elele verip Nihal'in psikiyatrik tedavi süreci için canla başla uğraşırlardı. Matmazel ile mutlu olur muydu? Hiç sanmıyorum çünkü Adnan Bey Matmazel'i sevecek olsa çocuklarına analık yaparken severdi. Operaya, tiyatroya gittikleri ve Allah ömür verse ayda bir iki kez yapacakları bir seks hayatları olurdu. Adnan Bey'in zenginliğine hiçbir şey zeval veremeyeceği için holdinge gider gelir, çocuklarının üstüne titreyen baba rolüne aynen devam ederdi. Ancak tüm bu olanlara rağmen Bihter'i stalklardı çünkü adam cidden sevdi, bir de sonuçta büyük kuyruk acısı var. Bihter kimle napıyor diye gizliden gizliye mutlaka Bihter'den haberdar olurdu.
Gelelim her türlü boku yiyen tek karakterimiz Behlül'e.. Bihter intihar etmeseydi bu zaten konaktan naş yiyecekti, aynı bu halde saçı sakalı salmış homeless gibi ortalarda dolanacaktı, tüm geçmişindeki insanlar da kendisine sırtını dönecekti çünkü dostu yoktu. Adam yengesine göz dikmekten dostluk ilişkisi kurmadı, anca yatta iç sıç, asalak eğlendir. Büyük ihtimal eskiden zengin bir evin oğlu olduğu için fakir bir semtte kahveye takılan ve kahvedeki amcalar tarafından 'yağışıklı bah buraya' diye çağrılan biri olacaktı. Balıkçı fakir kankaları da namussuz, ırz düşmanı, yengesine göz koydu diye kendisine bir balıkçı barakası bile tahsis etmeyecekti. Yani her şekilde orda burda yatan, küçük ve boktan işlerde üç kuruş paraya çalışmak zorunda kalan bir zavallı olarak ispirto içe içe ölüp gidecekti 40-45 yaşlarında. Bihter'e ulaşmaya çalışacak hatta çok içkili bir halde sahilde donuna işemiş halde yatarken uzaktan Bihter'i görecek ve gidip 'seni seviyorum' diye sarılmaya çalışacak ve Bihter'den iğrenç bir bakış ve reddediliş görünce 'beni yaktın sen de yan' diye Bihter'i boğazlayarak öldürmeye çalışacaktı.
Bu zaten dizinin başından beri psikolojik sorunları olan şımarık zengin kızı olayını toptan çözmüştü. Nihal her türlü bir psikiyatrik kliniğe yatırılıp tedavi edilecekti ama Behlül kadar şanssız olmayacaktı çünkü her daim 'zengin kızı' olmaya devam edecekti. Tedavisi bitince bunu Avrupa'da bir sanat okuluna gönderip piyano eğitimi almasına teşvik edecekti babası. Daha dün sanat aşığı kız gerçi Behlül ile fingirdemeye başladıktan sonra moda bloggerı gibi triplere girdi ama bu olaylardan sonra o karamsar, donuk, mat ruh halini en iyi yine piyano ile geçiştirecekti. Büyük ihtimal de kendi gibi sıkıcı, ruhsuz bir zengin oğlu bulup evlenirdi. Haftasonları Viyana'da müze gezip çocuk yapar, çocuğa da çok yüksek ihtimalle JOHN ADNAN filan diye isim koyardı çünkü bir önceki sülaleniz de İstanbullu ve zengin ise çocuğa yabancı isim koymak gelenektir. Bihter'i takıntı haline getiren Nihal tüm hayatını Bihter olmaya uğraşarak geçirecek ama başaramayacaktı.
Bihter'in intiharından en karlı çıkan kişi kuşkusuz Matmazel oldu ama yukarıda Allah var kadın mutlu olmayı hak etti. Sen yıllarca elin adamının çocuklarına analık yap, adamın gözünün içine girmek için didin dur, el çocuğuna kendi çocuğun gibi davran... Vallahi pes! Her türlü şerefsizin olduğu şu dizide en bahtsız insandın Matmazel ama Bihter intihar etmeseydi olacaklar da belliydi. Matmazel gururlu kadın öyle Adnan Bey göte gelince kendisine ilgisi arttı diye hemen kendini kapıp koyuvermez biraz dirayetli davranırdı ama sonuçta her türlü konak bahçesinde, konağın emektarlarıyla birlikte samimi bir nikah törenleri olurdu. Nihal psikiyatri kliniğinde yatarken ağzından akan salyasını bir eliyle temizlerken diğer eliyle de Adnan Bey'in elini tutup 'ben seni boynuzlamıcam Mösyö Adnan' derdi. Matmazel Ziyagil çocukların ana yarısı dadısı olmaya devam ederken bir yandan da arada Adnan Bey ile Fransa'ya gidip Eyfel'e karşı kırmızı şarap içip, yakası kapalı dantelli bluzlarıyla 'entel zengin karısı' olma görevini başarıyla yerine getirirdi. Bihter'i zerre merak etmeyecek olan Matmazel sadece Adnan Bey'in Bihter'i merak edip etmediğini merak edecekti.
Bu çocuğa neden rol yazıldı bilmiyorum, tüm dizi boyunca tek işi penceye koşup eve gelen gidenin çetelesini yüksek sesle tutmak olan bu velet vasat zekalı zengin çocuğu tiplemesini iyi canlandırdı. Tüm gün 'Aaa Behlül geldi, Aaaa Nihal geldi, Aaa babam geldi' diye koşturdu, ulan elbette onlar gelecek çünkü o evde yaşıyorlar Bülentçim. Evde yaşayan bir Allahın kulu da 'sus artık kafamızı siktin' diye azalamadı. Zengin çocuğu olmak böyle bir şey işte, biz büyüklerimizin yanında car car konuşsak 'sus, çocuklar öyle çok konuşmaz' diye köteği yerdik. Bu Bülent'in çenesinden imanım gevredi izlerken. Bunu Adnan Bey kolejlerde özel üniversitelerde büyütüp geleceğin Behlül'ü yapardı net. Bülent'te 'yüzeysel zengin oğlu' ışığını görüyorum. Bülent özel bir çocuk olduğu için evde kıyamet koparken odasında ağzıyla 'ciyuv ciyuv' diye ses efektleri yaparak Fifa, PES oynamaya devam ederdi. Bihter'in intihar haberini alınca da 'Aaa Bihter intihar etmiş' diye şaşırıp saniyesinde kollarını açarak evde uçak gibi gezmeye devam ederdi. Bihter yaşasaydı Bülent büyüdüğünde tam bir Behlül olacağı için Bihter'den uzak durması şart.
Peyker ve Nihat'ın hayatında Bihter yaşasa da yaşamasa da çok değişim olmazdı ama Bihter intihar etmese büyük ihtimalle Peyker eski sevgilisi Behlül ile birlikte olduğu için ve kutsal ailesine toz kondurmamak için Bihter'e sırtını dönerdi. Nihat zaten maşalla karısının ağzına bakan hanımköylü bir bey, Allah herkese böyle koca nasip etsin. Bunlar herhalde 5 yıllık kalkınma planlarında 3 çocuk daha yapıp 5 çocuklu zengin-mutlu konseptine devam ederlerdi. Brad ve Angelina aksine tamamen kendi imalatları olan yüzde yüz organik çocuklarıyla mutlu mesut yaşarlardı.
Her ne kadar Bihter'in cenazesine katılıp bir Fatiha'yı esirgememiş olsa da Hilmi Önal karakter olarak pek değişecek bir adam değildi. Öyle son zamanlarda tonton dede triplerine girmesine bakmamak lazım, adam köyden gelmiş tarhana kadar organik kötü. Bihter intihar etmese orda burda 'Gavat Adnan' filan diye konuşup arada Firdevs'le dalga geçmek için üstüne para saçıp Firdevs'in canhıraş paraları toplamasını izleyecek kadar kötü adamdı. Torunlar ziyarete geldiğinde 'Öööf yine mi siz' diye surat asıp kucağına verilen torunu 'Alın şunu beee' diye öteleyecek kadar sevgisiz adamdı. Hilmi Önal Bihter yaşasa büyük ihtimal kötülükte çığır açmak için Bihter'e para karşılığı seks bile teklif ederdi.
Gelelim zurnanın zıt dediği yere, Bihter'e.. Efendim Bihter salaklık etmeyip intihar etmeseydi öncelikle olacaklar şunlar:
Adnan Bey'in boşanma talebini memnuniyetle karşılayıp boşanacaktı eyvallah.
Behlül ve Nihal çiftinin sahte aşk mutluluğunu ve evliliğini engelleyip çok güzel golünü atacaktı ona da eyvallah.
Bihter muhtemelen kendisinden bekleneni yapsa ve akıllı davransa herkesin hayatını mahvettikten sonra önce güzel bir tatil için yurtdışına çıkacaktı.
Bu yurtdışı tatilinde Behlül'e benzeyen zengin yakışıklı toy erkeklerle gönlünü eğlendirecek, babası yaşındaki zengin kalantorlara da psikolojik sebeplerden ötürü bir daha gözünün ucuyla bile bakmayacaktı.
Bihter tatilini yapıp vatana geri döndüğünde ne iş yapayım diye düşünürken yine dört ayak üstüne düşüp zengin bir beyin dikkatini çekecek, o beyle evlenecek ve her zengin karısı girişimci gibi modaya el atacaktı.
Bihter intihar etmese gayet mutlu mesut yaşayacaktı ama salaklık etti. Seni özlüyoruz Bihter :'(
Bence Nihal kendini piyonaya vermek yerine, Behlül takıntısına devam eder onu görmeye çalışır hatta babasından gizli Behlül'ün peşine düşerdi. Tüm suçu Bihter'e atıp Behlül'ü affetmeye hazır aptal aşık bir Nihal izlerdik.
Aşk ı memnuyu 259. izleyişim ve hala TV 2 de izliyorum. Neden sıkılmadığımı bi türlü çözemedim. Nerde görsem kitlenirim şeytan tüyü bir dizi.
bihterin yerinde olsam hayatta intihar etmem aq ben bihter ziyagilim ayol ne intiharı böyle yüce bi varlığı telef edemem