Antalya'da 11 Ekim günü 7 yıl önce ayrıldığı eşi tarafından defalarca bıçaklanan, şah damarı kesilen 3 çocuk annesi Oya Aydoğdu, cezaevinden gelen mektupla endişeye kapıldı.
Birçok bıçak darbesi aldığı olaydan mucize eseri kurtulduğunu anlatan 31 yaşındaki Oya Aydoğdu, “Gece beni uyandırdı 'kalk kalk seni keseceğim' diye. Gece yalvarmaları, onun işkenceleri sürdü. Sabah 08.30 gibi çocuğumuzu eve bıraktık. Mutlu aile tablosu ile kimseye belli etmeden. Daha sonra eve geldik. Namazını kıldı, abdestini aldı, beni kesti. Ağzımı kapattı. Boğuşma seslerimiz üzerine kayınvalidem girdi odaya onu üzerimden aldı. Ben boğazımdan akan kanları gördüm. Acı hissetmiyordum. Üst kat komşumuza sığındım. Bağırarak gittim. Onun yardımı sayesinde, doğru müdahalesi sayesinde yaşıyorum. Şoka girmiştim. Uyumamam gerektiğini biliyordum. Çok uykum vardı en son sedyede 'uyuyorum' dedim ve kendimi bıraktım' diye konuştu.
Cumhurbaşkanına hakaret etti de bacım bidaha görmezsin mutlu huzurlu bir hayat yaşarsın
Martta ölüm haberini de alırız artık. Sonra birkaç tweet, biraz lanet, üç beş "yazıklar olsun"dan sonra unutulur ve önümüzdeki cinayete bakarız. İnsanların sokaklara inmesi için binlerce sebep var fakat herkesin popişi rahatta sanırım. noice
Namaz kılıp abdest alıp sonra eşinin boğazını kesmek nasıl bir kafa? Nasıl bir zihniyetin ürünü bunlar?