Peki, beynimiz bize günlük koşuşturma içerisinde en kaliteli görüntüyü sunabilmek adına, bizlere her gün 30-45 dakika kadar körlük yaşatıyor ve bizler bunun farkında bile değiliz, desek?
Sanırım bu biraz ilgi çekici olurdu (en azından benim için öyle oldu).
Saccade kelimesinin İngilizceden çevirisi gözün kısa ve hızlı hareketi, saccade masking’in ise gözün kısa ve hızlı hareketi esnasında bulanık olan görüntüler yerine, beynin milisaniyeler önceki stabil görüntüyü göstermesi durumudur.
Günlük yaşamın koşuşturması içerisinde gözümüz saniyeler içerisinde odak değişiyor, kısacası baktığımız ve ilgimizi çeken şeyler anlık olarak değişiyor. Yani, beynimizde oluşan görüntüler değişiyor.
Şimdi en yakın aynaya gidin ve gözlerinizden bir tanesine odaklanın. 5-10 saniye sonra kafanızı herhangi bir yere çevirmeden, diğer gözünüze bakmaya başlayın. Fakat bu anlık değişimi, yani odaklandığınız gözünüzü değiştirme durumunu fark edemeyeceksiniz.
Bunun yerine beynimiz bize bir oyun oynar ve anlık olarak bize bir körlük yaşatır. Milisaniyeler içerisinde gerçekleşen görüntü kayması esnasında, beynimizde oluşan görüntü bulanıktır. İşte beynimiz bize bu bulanık görüntüyü servis etmek yerine, o anki görüntü değişimini yok sayıyor ve bize eski görüntüyü servis etmeye devam ediyor.
Bir nevi, kötüyü görmezden geliyor ve iyiyle kötüyü yer değiştirerek, bizlerin her an iyi görüntüyü görmemizi sağlıyor.
Bu durumu oluşturan da beynin görüntüleri işleme süresi ve bu süre içerisinde sizin görmenize değecek kalitedeki görüntüleri size sunmasıdır. Yani aslında her saniye değişimi aynı olmasına rağmen, anlık olarak siz gözünüzü saate çevirdiğinizde, beyniniz anlık olarak gelen görüntüyü önce işleyecek, fakat birkaç saniye sonra işlenen görüntü üzerinden görüşünüzü devam ettirdiğiniz için de süre size daha kısaymış gibi gelecek.
Halbuki siz de biliyorsunuz ki, tüm saniye değişimleri eşittir..