Besinler için 'şu yiyecek sağlınız için iyidir, bu kötüdür' gibi yanlış bilgilendirmelerin hepsini takip etmek çok zor. Hangi besinin bizim için yararlı, hangisini zararlı olduğu hakkındaki bilgilerimiz o kadar kısıtlı ki... Ve genellikle çoğu da kulaktan dolma sözlerle yayılmış olan hikayeler. Neyse ki bu içerikte bu yanlış bilinen doğrulardan 14 tanesini açıklıyoruz!
Sanıyoruz, yağlı ve lezzetli olduğu için insanlar tavuk derisinin zararlı olduğunu düşündüler. Buna karşın, bilim ise tavuk derisinin %55 kalp-dostu doymamış yaş olduğunu söylüyor.
Oldukça fazla yağ içerse de, tam yağlı süt içmenin kalp hastalıkları riskini azalttığı biliniyor.
Normalde canımız bir şey çektiğinde, vücudumuzun o besine ihtiyacı olduğunu düşünürüz. Halbuki, canımızın istediği şeyler, duygusal hallerimizle ilişkilendiriliyor.
Evet yeterince lif almak çok önemlidir. Ama zaten günlük olarak tükettiğimiz besinlerde yeterince lif mevcut. Bunun için ayrıca lifi artırılmış besinler tüketmeye gerek yok.
Tamamen yanlış. İki tuzdan da günlük almamız gereken sodyumu aldığımız sürece aralarında hiçbir fark yok.
Çoğu insan kilo vermek için diyete ve egzersiz yapmaya başladığında, tartılara çıkıp kilo verip vermediğini görmek ister.. Bazen de, bu diyet ve egzersize rağmen, kilosunun arttığını görünce hayal kırıklığına uğrar. Halbuki, aldığı kilonun sebebi, sağlıklı olarak gelişen kaslarıdır. Dolayısıyla tartılara pek itibar etmemek lazım.
Evet, patatesin kabuğunda çok zengin vitaminler bulunur. Fakat bu tüm sebzede bulunan vitaminin sadece %20'sidir. İyisi mi siz patatesi bütün olarak tüketin. :)
Evet, havucun içerisinde bulunan karoten görüşünüzü düzenler. Fakat sahip olunan görüş yetisinden daha iyiye götüreceği yönündeki söylentiler doğru değlidir.
Yağsız olarak lanse edilen ürünlerin sorunu, yağları ortadan kaldırılırken, yerine çok miktarda şeker eklenmesidir. Ki bu da insan sağlığı için pek de yararlı olmaz.
Evet bazı besleyici vitaminlere az bir etkisi görülse de, mikrodalga fırınlar besinlerin değerlerini tamamen bitirmiyor.
Genellikle sağlıklı olarak nitelendirdiğimiz besinlerde bulunmasa da, Çin tuzu içeren besinlerin, tüketen herkese felaket baş ağrıları vermesinin asıl nedeni, kişilerin besin içeriğinde bulunan diğer maddelere verdiği tepkidir. Sadece Çin tuzundan kaynaklanmıyor yani.
Teknik olarak yanlış olmasa da, doğru hesaplamayı yapabilmek için bir sürü değişken bulunuyor. Özellikle verilmesi planlanan 500 gramın ne kadarının gerçek yağ olduğunun hesaplanmasının zor olması gibi..
Glütene karşı bir alerjiniz yoksa, glütensiz besinler tüketmek size pek de bir fayda sağlamaz.
Yakın zamanlarda, şekerin, yüksek fruktozlu mısır şurubundan daha yararlı olduğuna dair tartışmalar yapıldı. Fakat, her ikisi de glikoz ve fruktoz içerdiği için, çok miktarda tüketildiklerinde ikisi de sağlıksızdır. Kısacası, zarar dereceleri hemen hemen aynıdır.