Sezon başında iyi bir hazırlayıcı olarak görülen Valerien Ismael takımın başına getirildi. Geldikten sonra takımın kadrosunun kurulması sürecine liderlik etti ve istediği oyuncuların takıma transfer olmasını sağladı. Bu kadro Valerien Ismael’in eseri. Teknik adam sezona istediği oyuncularla istediği sistemi oynayabilecek kadar rahat başladı.
Oyun sistemi alışıldığın dışındaydı. Defansta 3’lü sistem ile oynamak istedi. Takımı önde baskı yapan, kaptığı toplarla hızlı pozisyon yakalayan ve defansın orta sahaya kadar çıktığı 3’lü bir sistemle hazırladı. Sezona da tempolu başladığı için rüzgarı arkasına almayı başardı.
Ancak ilerleyen maçlarda bazı sorunlar ortaya çıktı. Birincisi takım yüksek tempolu oyunu ilk 30 dakika oynayabiliyordu. Genelde bu dakikalara kadar gol buluyordu. Ancak devrenin sonuna doğru oyunu devam ettiremeyen takım yavaşça oyundan düşüp gol yiyordu. İkinci yarıda da 60. dakikadan sonra varlık gösteremeyen takım oyunu tutamayarak goller yiyordu. Yenilen gollerin sebebi 3’lü savunma olarak görüldü.
Valerien Ismael bu baskı noktasında duruşunu koruyamayarak 4’lü savunma sistemine geçti. Buna göre Saiss’in yanına bir transfer gelene kadar Necip oynadı ardından da o bölgeye Tayyip Talha transferi yapılarak defans kurgusu tamamlandı. 4’lü defansa geçince takımın hızlı görünümü dağıldı. Bunun için defansın önünde daha yaratıcı hızlı oyun seven Gedson ve Salih ikilisinin yerine Josef’in olduğu bir varyasyona dönüldü. Ancak ne defans oyuncuları ne de Josef oyunu set kurarak oynayacak niteliklere sahip değildi. Bu yüzden takım oyun kurmada çok başarısız oldu. Takımın ileri hattı da hızlı hücuma göre tasarlandığı için defans ile ofans oyuncuları arasında oyun akışında bağlar koptu.
Geriye tek bir oyun sistemi kaldı. Defanstan şişir Weghorst’a. İndirirse bir atak yaparız. Ancak indirse bile açık alan futbolu oynamayı seven kanat oyuncuları taç çizgisine yaslanarak oynadığından Weghorst şişirilen topları indirse bile kanat oyuncuları bu toplarla buluşamıyordu. Buna taktik denir mi bilmem ama daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi Beşiktaş’ın bundan başka bir B planı yoktu. Bu bozulmuş taktikle oynamak zorunda kalan takımın kötü gidişatı başladı. Başakşehir mağlubiyetiyle başlayan çöküş 6 hafta boyunca devam etti. Bu haftalar boyunca Ismael’in gerek taktiksel hataları, gerek oyuncu seçimleri, gerekse oyuna geç müdahale edişleri çok eleştirildi. Beşiktaş teknik direktörü adeta çaresizce kenardan oyunu seyrediyordu. Bu durumu gören taraftar Trabzonspor maçında seçimini yönetime bildirdi. Ismael istifa.
Taraftarın bu kararından sonra geri dönüş yoktur. Nitekim yönetim de bunu gördü ve daha fazla yara almadan Dünya kupası arası bir fırsat görülerek teknik adamla yollar ayrıldı. Bu sıralar resmî açıklamanın gelmesi bekleniyor. Masada yeni teknik direktör olarak en güçlü aday Şenol Güneş var. Diğer konuşulan adaylardan yerli hocalar Sergen Yalçın, İlhan Palut ve Rıza Çalımbay. Yabancı hocalar da Mircea Lucescu ve Steven Gerrard. Bence bu şartlarda Şenol Güneş en uygun aday olarak önde. Artık yönetimin kararını vermesi bekleniyor.
Web
Instagram
Facebook
Twitter
Linkedln
taraftarı umursamazsan böyle gidersin ki bence çok geç kalınmış bi karar. sonuçta bi kitleye hitaben bir iş yapıyosun ve kitle senin yaptığın işten memnun değil. bunu dile getiriyolar. sen de diyosun ki türkçe bilmiyorum o yüzden dinlemiyorum. bunu dediği an kovulmalıydı. e sktr git şimdi hangi dili biliyosan orda çalış.