Türkiye ile Avrupa Birliği arasında mülteci sorununa ilişkin işbirliğinin derinleştirilmesi ve Ankara’nın bazı taleplerinin karşılanmasına yönelik müzakerelerde sağlanan ilke anlaşmasının somut sonuç doğurması zaman alacak.
Avrupa’nın en önemli gündem maddesi haline gelen sığınmacı krizinde, AB'nin Türkiye ile pazarlığını ve son durumu Hürriyet'ten Güven Özalp 5 soruyla şöyle özetliyor...
AB’nin önerisi zaten Türkiye’ye tahsis edilmiş olan fonların farklı kullanımıyla 1 milyar Euro seviyesinde kaynak oluşturulması yönündeydi. Türkiye, kullandığı fonlardan bağımsız 3 milyar Euro mali destekte ısrarcı oldu. Bu para verilse bile tek seferde değil birkaç yıla yayılarak verilecek.
Türk vatandaşlarına hemen vize muafiyeti sağlanması söz konusu değil. Türkiye üzerinden AB’ye kural dışı geçen mültecilerin geri gönderilmesine dayanan Geri Kabul Anlaşması (GKA) ile vize muafiyeti arasında 2013’te kurulan bağ devam edecek. Kurallarda esneme olmayacak. Türkiye 70’in üzerinde kriterin tamamını yerine getirdiğinde ve GKA’yı uyguladığında vize muafiyeti sağlanacak. Türkiye’nin hedefi 2016 içinde sürecin tamamlanması.
Türkiye altı başlığın açılmasını talep etti. Şu aşamada açılması en kolay olan 17 numaralı “ekonomik ve parasal politika” başlığı. Bu başlık zaten açılma aşamasına gelmişti. Türkiye’nin açılmasını istediği diğer beş başlıkta ise Rumların blokajı söz konusu.
AB için en kolay karşılanacak talep zirvelere davet. AB Konseyi Başkanı Tusk ve AB Komisyonu Başkanı Juncker bu fikre soğuk değil, ancak kararın AB ülkeleri tarafından alınması gerekiyor.