Bantmag'de yer alan habere göre, sanal platformları aracılığyla bir çağrıda bulunan Rave The Planet ekibi, geçtiğimiz günlerde konuya dair bir kısa film de yayımladı.
Daniel Boon, Ellen Allien, Dimitri Hegemann, Alan Oldham, Alexander Krüger, Hans Cousto gibi şehirle özdeşleşmiş prodüktör ve DJ’lerin de yer aldığı Techno Culture in Berlin isimli 10 dakikalık filmde, Berlin için techno kültürünün neden özel olduğu ve bunun diğer ülkeleri, şehirleri nasıl etkilediğine dair detaylar var.
UNESCO, her iki yılda bir Kültürel Miras listeleri için başvuruları değerlendirmeye alıyor. “Dünya daha da küreselleştikçe, geleneksel köklerin tamamen kaybolmamasını sağlamak daha da önemli hâle geliyor” sözleriyle UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras listesinin motivasyonu açıklanmış. 2008’den bu yana genişlemeye devam eden listede Jamaika’dan reggae, Meksika’dan mariachi, Portekiz’den fado gibi müzik kültürleri mevcut. Hatta listede techno başka bir ülke ve şehirle birlikte 2017’den beri yer almakta. Akıllara Detroit geliyor olabilir ama an itibariyle UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras listesinde techno’nun eşleştiği yer İsviçre’den Zürih.
Türkiye’den de geçtiğimiz yıllarda bu listeye birçok kültürel değerler eklendi. Meddahlık geleneği, ebru sanatı, minyatür sanatı, Kırkpınar Yağlı Güreş Festivali, Mesir Macunu Festivali; listeye Türkiye’den katılan 19 maddeden birkaçı.
Rave The Planet ekibi, Berlin techno kültürünün bu listeye girmek için gerekli bileşenlere sahip olduğu konusunda en ufak bir şüphe taşımadığını söylüyor. Web sitelerinden yaptıkları çağrıda, bu girişimlerinin geniş kitlelerce desteklenmesinin değerlendirme sürecinden olumlu sonuç çıkmasına önemli katkısı olacağı söylenmiş ve kampanya için kimi bağış paketleri hazırlanmış.