"Beni Unutun" Diyerek Kendisini Hatırlatan Emrah Serbes'ten Tepki Çeken Mektup

Geçtiğimiz ay tutuklanarak ceza evine konan Emrah Serbes, Posta gazetesinden Alev Gürsoy'a bir mektup yazdı. Serbes'in cümleleri yine sosyal medyada tepki çekti.

Artık herkesin de bildiği gibi, Emrah Serbes alkollü bir şekilde yüksek hızda araba kullanarak bir aileyi yok etmişti.

Serbes’in İtirafının Ardından Özçelik Ailesinin Avukatı: 'Kahramanlık Gibi Algılanmasın'

Teslim olacağını Twitter üzerinden bildiren Serbes'in ölümüne sebep olduğu ailenin avukatı ise yaptığı açıklamalarla detayları gün yüzüne çıkarmıştı.

Soruşturmanın devam ettiğini ve Serbes'in verdiği bilgilerin eksik ve manipüle edilmiş olduğunu göstermiş; kısacası Serbes'in itiraf etmemesi durumunda da takip nedeniyle gerçeğin zaten açığa çıkmak üzere olduğunu belirtmişti.

Bugün gelen mektup ise, her bir cümlesiyle sosyal medyada öfke uyandırdı.

Mektup, Erdal Beşikçioğlu ile röportaj yapması üzerine Alev Hanım'a yazılmıştı ve başta Behzat Ç.'den bahsetti.

'Ben kendimi bildim bileli okuyup, yazıyorum. Behzat Ç.’yi de her yerde yazabilirim. Tek elle şınav çekerken de yazarım, kontrol kalemiyle de yazarım. Çünkü elimden gelen tek iş yazmak. Bunu bütün halkım bilsin, ben burada suçumun cezasını çekiyorum. Benim yüzümden 300 kişilik ekibin de ceza çekmesine gerek yok.'

"Tanrı bile dünyayı altı günde yaratmışken benim altıncı günde teslim olmama neden şaşırdıklarını anlamıyorum."

Tepki çeken ilk cümlelerden biri buydu. Serbes, teslim olma sürecini böyle açıklamayı tercih etti:

'Evet, düşündüm, taşındım. Kullandığım ilaçları bıraktım, ailemle vedalaştım ve kazanın 6’ıncı gününde teslim oldum. Tanrı bile dünyayı altı günde yaratmışken benim altıncı günde teslim olmama neden şaşırdıklarını anlamıyorum.'

"Savcılığa teslim olduğumda Savcı Bey bana teşekkür etti."

'Hakkımda bir soruşturma yürüttüğünü de o gün öğrendim. Hakkımda ne bir tebligat vardı, ne de yurt dışına çıkış yasağı. Beş yıllık Schengen vizem vardı, isteseydim yurt dışına çıkabilirdim ve hiçbir ülke de beni Türkiye’ye iade etmezdi. Ama ben bu memleketin yazarıyım ve memleketimi seviyorum. İsviçre’de, Fransa’da ya da Almanya’da ölmek istemiyorum.'

"Benim yüzümden üç kişi hayatını kaybetti. Vicdan azabı ve utanç içindeyim. Suçluyum, pişmanım ve üzgünüm."

'Ben bir kahraman değilim ama bahsettikleri gibi bir canavar da değilim. Ben sadece insanım.'

"Cezamı çekmek istiyorum. Cezaevinde olmak bana iyi geliyor."

'Cezamı çekmek istiyorum. Cezaevinde olmak bana iyi geliyor. Demir kapılar sertçe kapandığında, infaz memurları adımı bağırdığında, ayakkabılarımı çıkararak üst aramamı yaptıklarında, bütün bunları cezamın bir parçası olarak görüyorum. İnsanlardan tek ricam var, beni unutsunlar beni rahat bıraksınlar ve cezamı çekeyim.'

"Beni unutsunlar" demesi işte böyle tepkiler aldı...

İlgili twit silinmiş ya da sahibi tarafından gizlenmiş.
İlgili twit silinmiş ya da sahibi tarafından gizlenmiş.

Yaptığı benzetmeler ve seçtiği talihsiz cümleler maalesef ki yersiz bulundu.

İlgili twit silinmiş ya da sahibi tarafından gizlenmiş.

Belki de "cezaevi bana iyi geliyor" demektense, biraz susmalıydı.

İlgili twit silinmiş ya da sahibi tarafından gizlenmiş.

Bu "toparlanma, atlatma" süreci değil; bu sorumsuzluğun cezası olmalıydı.

İlgili twit silinmiş ya da sahibi tarafından gizlenmiş.

Dolayısıyla "halkım" diye seslendiği bu halk, empatiyi Emrah Serbes ile değil, katledilen aile ile yapıyor.

İlgili twit silinmiş ya da sahibi tarafından gizlenmiş.

Popüler İçerikler

Kadınların Kırmızı Ruj Sürerek "Çiftleşme" Mesajı Verdiğini İddia Eden Uzman
Sosyal Medyada Süren Öğretmenlik Tartışması: Az Çalışıp Çok mu Maaş Alıyorlar?
Müge Anlı'da Yeni Bir Fenomen Doğdu: Habibe Kendine Has Tarzı ve Tavrıyla Hepimizi Fena Gaza Getirdi!
YORUMLAR
04.11.2017

bu adam burada yaşadıklarına dair bi kitap yazar, milyonlarca satılır, onedioda emrah serbesin cezaevinde yaşadıklarını yazdığı kitapla ilgili bi içerik oluşturulur, bizde ağzımızı ayırarak okuruz, o içeriğin altında görüşmek üzere...

04.11.2017

Emrah'a gelene kadar, memelekette ne katiller, ne hırsızlar krallar gibi yaşıyor... Edebiyatçı adam bir özeleştiri yapmış, hemen linç! Herkesin başına gelebilecek bir talihsizlik. Dediği gibi, istese basıp İsveç'te mutlu mesut yaşardı ama şerefiyle ülkesinde kalıp cezasına razı geldi. Örnek olsun

04.11.2017

azıcık susta seni delikanlı olarak hatırlayalım

TÜM YORUMLARI OKU (32)