Benden Uzaklaşan Karımı Nasıl Geri Kazanabilirim?

Eril Mars enerjisi yüksek olan bir erkek; arzulayan ve sevgisini güzel davranışlarıyla gösteren erkektir, iltifat eden, romantik konuşan ve romantizmi yaşayan erkektir, iyi dinleyen ve empati yapabilen erkektir, kadına değer ve önem veren erkektir, kadını özel ve biricik hissettiren erkektir, kadına nasıl hissettiğini soran erkektir, samimi, pozitif ve eğlenmeyi bilen erkektir, temiz ve bakımlı erkektir, güçlü ve karizmatik erkektir, sadakatiyle kime ve nereye ait hissettiğini bilen erkektir, verdiği sözleri tutan ve güven veren erkektir, hayatı ve evin yükünü kadınla paylaşan erkektir, tatile gitmek için yazı beklemeyen erkektir, seks dışında kadına aşkla dokunan erkektir. İşte bu muhteşem erkekler kadınlar için hep sevilen ve vazgeçilmez olan erkeklerdir. Siz eğer bu erkeklerden değilseniz partneriniz sizden uzaklaşabilir.

Pembe gözlükler çıkınca....

Flört döneminde kadın ve erkek henüz birbirlerine bağlılıklarından emin olamadıkları için kaybetme korkusuyla birbirlerine daha ilgili, özenli ve hassas davranırlar, pembe gözlük takarlar. Ancak bağlılık kesin olarak ilan edildikten yani evlendikten sonra işin rengi değişmeye başlar ve pembe gözlükler çıkartılır. Bir süre sonra, tutkulu ve heyecanlı flört dönemindeki davranışlar değişmeye başlar. Eşlerin hayattaki arzu ve beklentilerinin gerçekleşmesinin öncelik olduğu yeni bir dönem başlar. Bu yeni dönemde ilişkide adeta bir iklim değişikliği olur. Flört günlerinin yakıp kavuran tutkulu ve sıcak aşk iklimi, yerini kimi zaman ılık, kimi zaman serin rüzgârların estiği parçalı bulutlu, kimi zaman da karlı ve fırtınalı geçen bir iklime bırakır. Bu iklim değişikliğinin nedeni avın avlanmış ve ele geçirilmiş olması, eşlerin güven ve sahiplenme ile birbirlerine karşı davranışlarındaki değişikliklerdir.

İlişkideki iklim değişikliğinden en çok kadın etkilenir. Evlenmeden önce birlikte olmak için fırsatlar yaratan eşi, artık birlikte olacakları anları, televizyon izlemeye, maça gitmeye ya da arkadaşlarıyla buluşmaya ayırmaya başlamıştır. Bu davranış değişikliği, erkeklerin eşlerini bir kez mutlu ettikten sonra artık bunun hiç değişmeyeceğini sanmalarından kaynaklanır. Evlenerek karısını sevdiğini kanıtladığını düşünen erkek, karısının bunu daima hatırlayacağı yanılgısına düşer. Eskiden, sevgi sözcükleri ve iltifatlarla süslü cümleler kurarken artık basit, yavan, kısa cümlelerle yetinmeye başlar ve farkında olmadan karısının sevgili dilini kullanmayı bırakır. Oysa kadınların sevgi dilleri dokunmaktan, birlikte vakit geçirmekten, iltifat duymaktan, ilgi, değer, özen, sevgi ve anlayıştan oluşur. Kadınlar özel ve değerli olduklarını ve sevildiklerini hissetmek ve bunları davranışlarla görmek isterler. Bunu göstermek için dağları delmenizi, çölleri aşmanızı beklemezler. Sıcak, içten, sevgi dolu bir çift söz, sabah işe giderken sarılmak, akşam sarılıp TV izlemek çoğu zaman yeterli olur.

Kocası tarafından ilgi görmeyen, ihmal edilen bir kadın, değersizlik duygusuna kapılır. Bu durumda en çok ihtiyacı olan şey kocasının onu sevdiğine, ona değer verdiğine dair sözler, seçimler ve davranışlarıdır ama bunları bulamadığında kocasına küser, kırılır ve ondan uzaklaşır. Aslında bu durum, kadınlarla erkeklerin bakış açılarındaki ve fıtratlarındaki farklıklardan kaynaklanır. Erkekler hayata mantık penceresinden, kadınlar da duygu penceresinden bakarlar. Bu farklı bakış açıları, ilişkilerine de yansır. Kadılar, eşlerinin ihtiyaçlarını da dikkate alarak 'senmerkezci' davranırlarken, erkeler daha çok kendi istekleri doğrultusunda 'benmerkezci' davranırlar. Zamanla erkek, karısının duygusal ihtiyaçlarını farkında olmadan ihmal etmeye başlayarak ondan yavaş yavaş uzaklaşmasına neden olur. Kadın için erkeğin ilgisini sözlerle, seçimlerle ve eylemlerle göstermesi sevgisinin en önemli belirtisidir. Kadınlar kırılgandır; kocalarından gördükleri ilgisizlik ve değersizlik onları darmadağın edebilir ve bu ilgiyi başkasından görmesi tehlike çanlarının çalması anlamına gelebilir.

Kadınların kocalarından uzaklaşmasının nedenlerinden biri de kıyaslamadır. “Ahmet'in karısı kadar olamadın, kadın hem çalışıyor hem de her işe yetişiyor. Ne şanslı kocalar var.” “Gel de annemi arama, tüm kıyafetlerim her zaman ütülü ve hazır olurdu” benzeri kıyaslamalar ilişkilerde pimi çekilmiş bomba kadar tehlikelidir. Öyle ki kıyaslamanın ilişkiye zarar verdiği resmi olarak da kabul edilmiştir. Medeni Kanunda, eşi tarafından başkalarıyla kıyaslanma, evlilik birliğinin temelden sarsılmasına yol açabileceği için boşanma nedeni olarak görülür.

Eşinizi yetersizliklerini ön plana çıkararak, arkadaşınızın eşiyle, iş yerindeki bir kadın arkadaşınızla, bir akrabalarınızla ya da annenizle kıyaslamak, yapabileceğiniz en büyük hatalardan biri olacaktır. Eşiniz kendisini aşağılanmış, gururu kırılmış hisseder ve size öfke duyar ve artık onu sevmediğinizi, ona değer vermediğinizi düşünerek sizden uzaklaşmaya başlar. Kıyaslamalar ilişkide bağlılığı zayıflatır. Çiftin birbiriyle iletişimini koparır. Eşin hissettiği değersizlik duygusuyla artan kaygısı psikolojisini de bozarak depresyon gibi sağlık sorunlarına yol açabilir. İlişkide umutsuzluk ve mutsuzluk yaratır ve aldatmaya zemin hazırlar.

Karınızı tekrar kazanmak için 5 altın tavsiye:

Unutmayın mutlu bir eş mutlu bir yaşam demektir. Kadınlar ihmal edilmeye gelmezler. Siz de eşinizin sizden uzaklaştığını hissediyorsanız aşağıdaki tavsiyelere kulak verin.

1) İlgi gösterin

Kadınlar ilgi görmediklerinde sevilmediklerini düşünebilirler. Karınıza sık sık iltifat ederek, güzel sözler söyleyerek ilginizi gösterin. “Seni seviyorum!” demekten vazgeçmeyin. Kadınlar bunu ne kadar çok söyleyebilirseniz o kadar çok duymak isterler ama bu lafın içini eylemlerle, sözlerle ve seçimlerle de doldurun.

2) Duygularını anlayın

Karınızın duygu ve düşüncelerinin sizin için önemli olduğunu her fırsatta dile getirin. Üzgün, tedirgin, gergin olduğunda onunla konuşarak, sorular sorarak neler hissettiğini anlamaya çalışın. Düşüncelerine değer verin, yargılamadan dinleyin. Hak vermek ile anlamayı birbirine karıştırmayın. Unutmayın 'anlaşılma duygusu' karınıza vereceğiniz en kıymetli hediyelerden biridir. Kadınlar “Seni anlıyorum” sözünü duymaktan, en az “Seni seviyorum” sözünü duyduklarındaki kadar çok mutlu olurlar ve kendilerini değerli hissederler.

3) Yardımcı olun

Evliliğin ve günlük yaşamın iş yükünü karınızın omuzlarına yüklemeyin, hayatını kolaylaştırın. Her fırsatta ona yardım etmek isteğinizi dile getirin. Market alışverişini yapın, ortalığı toplamasına eşlik edin, günlük işlerinde ona yardım edin.

4) Romantik sürprizler hazırlayın

Kadınlar için romantizm nefes alıp vermek gibi bir ihtiyaçtır. Eşyalarının arasına, çekmecelerine, ceplerine çiçek ya da birkaç güzel söz yazılı küçük notlar koyun. Gün içinde arayarak sevdiğinizi söyleyin. Hafta sonu kaçamakları ayarlayın. Birlikte özel anlar yaratmaya çalışın. Daha çok hediye alın. Güzel bir müzik eşliğinde onu dansa kaldırın. Seks dışında da dokunun, sarılın, okşayın. Romantizm konusunda yaratıcı olun.

5) Cinsellikte uyumu yaşayın

Kadınlar seks yaparken de romantizmden hoşlanırlar. Cinsel yaşamınıza romantizm ve erotizmin uyumunu getirmek için cinsellikte bencil olmadan ve eşinizin zevk almasına öncelik vererek seks yaşamınızı renklendirin, aşk oyunlarına yer verin.

Web

Instagram

Facebook

Twitter

YouTube

Popüler İçerikler

Daron Acemoğlu'nun Atatürk Hakkındaki Yorumlarına Gelen Tepkiler
Narin Güran'ın Babası Arif Güran İlk Mahkeme Sonrası Konuştu: "Kızımı Nevzat Bahtiyar Katletti"
İzmir'de 5 Küçük Kardeşin Öldüğü Yangın Faciası: Bakanlık, Aileyi 18 Kez Ziyaret Etmiş!
YORUMLAR
09.12.2022

Kârınızı geri kazanmak için okuyan sadece ben miyim:)

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ