'Taraf tutmuyorum.'
'Siyaset kirli, ben bulaşmam.'
'Ben karışmam, huzurumu bozamam.'
Bu cümleler sana da tanıdık mı geliyor? Ama bir düşün: Karışmadığını sandığın her şey zaten seni karıştırıyor.
Öncelikle şunu netleştirelim: Apolitiklik, “siyasi görüş belirtmemek” ya da “hiçbir siyasi partiye yakın hissetmemek” değildir. Apolitiklik, toplumun adalet, eşitlik ve hak mücadelesine karşı kayıtsız kalmaktır. Bu kayıtsızlık, özellikle baskı dönemlerinde, adaletsizlik karşısında susmakla eşdeğerdir. Siyaset sadece sandıktan ibaret değildir. Siyaset, yaşadığımız her şeydir. Bu yüzden de bizler, zavallı bizler, her gün siyasetle iç içe yaşarız.
Bir psikolog ne yazmış biliyor musun? 'Terapiye gidememek çünkü karşılayamamak da politiktir.' İşte bu cümle, “apolitiklik” zannedilen şeyin ta kendisini özetliyor. Çünkü üzgünüm ki biz her şeyin politik olduğu bir ülkede yaşıyoruz.Kiralar uçmuş mu? Maaşın ay sonunu görmüyor mu? Devlet hastanesinden randevu bulamıyor musun? Eğitim sistemi seni çaresiz mi bırakıyor? Kadın olarak sokakta güvende hissediyor musun? O zaman doğru yerdesin! Bunların hiçbiri kişisel sorun değildir, hepsi ama hepsi politiktir. Ve tüm bunlar olurken, “Ben siyasete karışmam” demek, aslında bu olanlara “Evet” demektir.