Korku filmlerinin ürkütücü olması oldukça normal ancak bazı filmler var ki karakterlerinin beklenmedik dönüşümleriyle izleyiciyi şoke ediyor. Sizler için bu filmlerin bir listesini yaptık. Buyurun...👇
Korku filmlerinin ürkütücü olması oldukça normal ancak bazı filmler var ki karakterlerinin beklenmedik dönüşümleriyle izleyiciyi şoke ediyor. Sizler için bu filmlerin bir listesini yaptık. Buyurun...👇
1982 yapımı bu film, pratik efekt çalışmaları ve şimdiye kadar görülen en yoğun dönüşüm sahnelerinden birini yaratması nedeniyle büyük bir övgüyü hak ediyor. Michael MacCleary dönüşüm geçiriyor ve onun içindeki canavar ortaya çıkıyor. The Beast Within'in açılışında Eli ve Caroline MacCleary, arabadaki sorun nedeniyle kendilerini ıssız bir yerde mahsur kalmış halde bulurlar. Eli yakındaki bir benzin istasyonundan yardım istediğinde karısı, kendisini hamile bırakan bir yaratık tarafından cinsel saldırıya uğrar. Film, 17 yıl ileri atlayarak bizi bu korkunç olay sonucu dünyaya gelen çocuk Michael'la tanıştırır. Michael artık kendi canavarca anlarını yaşarken, yıllar önce annesine saldıran yaratık olan Billy Connors'ın ruhunun onu ele geçirdiği ortaya çıkar. The Beast Within'in ikinci yarısında fantastik bir dönüşüm sahnesine tanık oluyoruz; hastanede yatan Michael'ın kafası genişliyor, şekil değiştiriyor ve görünüşü neredeyse bambaşka bir şeye dönüşüyor.
Dönüşümler açısından bakıldığında, Malignant filmindeki Madison Mitchell karakterinin değişimi kadar şok etkisi yaratan bir sahne görülmedi. Madison çeşitli insanların öldürüldüğüne dair vizyonlar görür ve kendini büyük bir gizemin ortasında bulur. Bu cinayetlerin arkasında Gabriel olarak bilinen şüpheli bir figürün olduğu ortaya çıkar ve Madison'la benzersiz bir bağlantısı olduğu anlaşılır. Hapsedilen Madison'ın bazı mahkum arkadaşları tarafından saldırıya uğramasıyla, Gabriel, Madison'ın kafasının arkasından fırlayıp Wallis'in karakteriyle aynı hücreyi paylaşanlara acımasız, kanlı bir saldırı başlatır.
Genç Charley Brewster, yeni komşusu Jerry'nin bir vampir olduğuna inanıyor. Elbette Charley yüzde 100 haklı ancak sözde vampir avcısı Peter Vincent da dahil herkesi bu teoriye ikna etmek zor. Bu maceranın bir parçası olarak, Brewster'ın en iyi arkadaşı Evil Ed, Jerry'nin güçlerinin etkisi altına girer, bir vampire dönüştürülür ve Vincent'a saldırır. Sahte olduğu ve sahtekar olduğu ortaya çıkan Peter Vincent ile ilk kavga, Ed'in alnındaki haç nedeniyle yara almasıyla sona ererken, ikili arasındaki geri dönüş maçı büyük bir şokla sonuçlanır. Vincent, Charley'nin evinde hırlayan bir kurdun saldırısına uğrar ve birinci katta iki uç arasında bir kavga yaşanır; hayvan bir masa ayağıyla bıçaklanıp evin zemin katında ölüme atılır. Kurdun Evil Ed olduğu ortaya çıktığından, bu şok edici dönüşümün gerçekleştiği yer burasıdır. Sürpriz dönüşümlerde genellikle 'normal' bir insanın başka bir şeye dönüşmesi görülürken, Ed'in insan kılığına dönerken çeşitli biçimlerden geçtiğini gördüğümüzde bu sürecin nasıl tersine döndüğünü görmek şok edici.
Yönetmen Kevin S. Tenney'nin imzasını taşıyan Night Of The Demons, bugünlerde oldukça kült bir favori. Bir grup genç Cadılar Bayramı'nda şeytani bir seans yapar. Bu seans ekibin ele geçirilmesine neden olan şeytani bir varlığı uyandırdığında, işler kötü bir hal alır. En şok edici dönüşümü geçiren kişi Linnea Quigley'nin canlandırdığı Suzanne olur.
Toplumsal yorumlar ve hicivle dolu bu filmde Bill, ebeveynlerinin bir tür sapkın tarikatın parçası olduğundan şüphelenmeye başlıyor. Bill'in kız kardeşinin eski erkek arkadaşı David Blanchard'ın bir araba kazasında öldüğü iddia ediliyor. Ancak filmin son perdesine geçildiğinde Blanchard'ın hayatta olduğu ortaya çıkıyor; ölmeyi istese bile. Bu final, Bill'in endişelerinin gerçekten de haklı olduğunu ortaya koyuyor. Ancak ailesinin tarikat üyesi değil, varlıklı olmayanları avlayan bir uzaylı türü oldukları ortaya çıkıyor.
Hükümet, korkunç canavarlar yaratmak için, dünya dışı teknolojiyi silah haline getirmeye çalışırken, mücadele vermek Sean ve arkadaşlarına düşüyor. Sean'a arayışında yardımcı olan CIA görevlisi Max Reed için işler pek de iyi gitmiyor çünkü son perdede onu, hayal edilebilecek en sevimsiz ama en şok edici dönüşüm sahnelerinde görüyoruz. Hamamböceği benzeri bir yaratığa dönüştüğü görülüyor.
Filmde, Tristan Risk, kadın düşmanı ve istismarcı film yapımcılarından oluşan bir sette utangaç ve ürkek bir oyuncu olan Yumi'yi canlandırıyor. Yumi, iğrenç sözler söyleyen bu zorbaların insafına kalmış durumda. Ana karakterimiz kendini savunamayacak kadar uysal görünüyor. Ancak Yumi bu pisliklere fantastik bir ceza veriyor. Bacaklarının arasında bazı dokunaçlarının bulunduğu ortaya çıkıyor. Parıldayan gözleri ve kırmızı saçlarıyla Yumi, dokunaçlarını ona kötü davranan kişilerin üzerine gönderiyor.
Jason filmin açılış sahnesinde bir nevi dönüşüm geçirdi. Kimsenin geldiğini görmediği bir dönüşüm...Jason Goes to Hell'in pazarlaması, filmin gidişatının nasıl olacağına dair hiçbir ima içermiyordu ve Jason Voorhees'in formu, bu tanıtım hamlesinde ön plandaydı.
Alkolik kasaba polisi Lou Garou kötülerle mücadele etmek için kurt adama dönüşüyor. Kısmen komedi, kısmen süper kahraman filmi, kısmen de korku filmi olan, Lowell Dean'in fantastik filmi Another WolfCop'ın 2017'deki versiyonunda Willie'nin kız kardeşi Kat Higgins, Lou'ya karşı biraz şefkat gösterdi. Ardından Kat, şok edici bir şekilde kurt, kedi karışımı bir yaratığa dönüşür.
Film, Ortabatı kasabasında yılda bir kez The Run olarak bilinen bir etkinlikle varlığını duyuran bir karakter olan Sawtooth Jack efsanesi etrafında dönüyor. Her yıl gerçekleşen bu olayda, bölgedeki genç erkekler, üç gün boyunca kilit altında tutuluyor ve aç bırakılıyor, ardından Sawtooth'u öldürmek için serbest bırakılıyorlar; ürkütücü Jack'i yenen kişi bu kasabadan kaçmayı başarıyor. Sorunlu Richie Shepard, kardeşi Jim'in bunu daha önce başarmış olması nedeniyle kendini kardeşinin gölgesinde hissediyor. Filmin sonunda mısır tarlalarının bekçisi tarafından Richie'nin kafasına kürekle vuruluyor ve Richie'nin yeni Sawtooth Jack olduğu ortaya çıkıyor.
John Fawcett ve Karen Walton'ın korku filmi 'Ginger Snaps', birbirine bağımlı iki kız kardeş olan Brigitte (Emily Perkins) ve Ginger Fitzgerald'ın (Katharine Isabelle), Bailey Downs'taki lisenin sosyal dünyasında gezinmeye çabalamasını ve Ginger'ın yavaş yavaş dönüşmesini konu alıyor. Cadılar Bayramı yaklaşırken, Ginger'ın yüz yapısı giderek daha kurda benzer bir hal almaya başlıyor. Çok geçmeden tüm insani özelliklerini yitirip, tamamen kurda dönüşüyor.
Yönetmenin 1982 yapımı filmi 'The Thing' 1938 tarihli 'Who Goes There?' adlı kısa romanın uyarlaması. Film, insanlara saldıran, onları öldüren ve onları taklit eden, insan olmayan bir organizmaya karşı hayatta kalma mücadelesi veren bir grup Antarktika araştırmacısını konu alıyor. Filmde birçok canlı dönüşüme uğruyor. Aralarındaki en çılgın değişim, kalp krizi geçiren ve tedavisine oldukça zayıf tepki veren Norris'in değişimi. Defibrilasyon sonrasında Norris'in göğsü, iyi doktorun kollarını ısıracak kadar açık bir ağız haline geliyor.
Filmin ana karakteri Kent, çok geçmeden çıkarılamayacağını keşfettiği eski bir palyaço kostümünü giyen, düşkün bir baba. Kırmızı burnu ve takma saçları vücuduna yapışıyor ama değişimin sonu bu değil. Kent kostümü ne kadar uzun süre giyerse, dönüşümü giderek daha az sempatik hale geliyor ve ilkel açlığı ortaya çıkıyor.
Laurie, bir kasabada Cadılar Bayramı partisine giden Disney Prensesi kostümlerini sergileyen dört genç kadından en küçüğü. Kırmızı Başlıklı Kız gibi giyinen kız, partner olarak seçtiği adamın, kasabanın seri katili olduğundan haberi yok. Laurie katilin bir sonraki kurbanı olmadan önce kadınlar gerçek kimliklerini ortaya çıkarıyorlar. Hepsi kurt kadınlara dönüşüyor.
Roald Dahl'ın genç bir çocuğun bir cadı kongresine rastlamasını konu alan karanlık fantastik romanının bu uyarlaması, olabildiğince ürpertici. 'The Witches', sıradan görünüşlü kadınların ürkütücü olmanın ötesinde neredeyse grotesk dönüşümleriyle dolu olan film. Film, korkunç atmosferini istikrarlı bir şekilde koruyor. Birden fazla dönüşüm tüylerinizi diken diken ederken, cadılar birden fareye dönüşüyor. Hepsi fareye dönüşmeden önce bir iksir kulaklarının dışarı çıkmasına, karınlarının şişmesine ve yüzlerinde bıyıkların ortaya çıkmasına neden oluyor.