Kimlik tespiti ve tanımlamaya gereksinim duyan bütün kuruluşlar(bankalar,sağlık hizmetleri,teknoloji şirketleri vb.)bir çoğu bedenimizi kapsayan yeni güvenlik önlemleri peşindeler.
Parmak izi,gözler,damar desenleri,kalp atışı ve ses kullanıcı için zahmet gerektirmeyen şirketler için ise hata payı düşük teknolojiler.Peki bu teknolojiler de kandırılabilir mi?
Dünya üzerinde her göz eşşizdir prensibinden yola çıkarak yapılmıştır. İnsanların çekilen siyah beyaz göz fotoğraflarında irisin ana hatları özel bir yazılım sayesinde ayırt edilir ve kaydedilir.Sistem kaydettiklerini önceki verilerle karşılaştırır ve uyumlu olması halinde bilgilerinizi ortaya döker.Yüksek güvenlikli yerlerin vazgeçilmez güvenlik tedbirleri arasındadır.
Fakat Starbug adlı araştırmacı internetteki fotoğraflardan elde ettiği iris verileriyle Alman Başbakanın irisini kopyalayarak bu teknolojiyi atlatmayı başarabildi.
Her insanın parmaklarının ucunda yer alan harita şeklindeki yapının benzeri ya da aynısı hiçbir insanda bulunmaz.Son derce hassas sensörlere sahip araçlar parmak ucundaki girintili çıkıntılı yapıyı hafızasına kaydedip şifre haline getirirler.
Günümüzde cep telefonlarında popüler olan bu uygulamayı da Starbug adlı hacker bir konferansta parmak izi resminin gerçek bir parmak izi resmine dönüştürülebileceğini herkese gösterdi.Telefonların parmak izi görüntüsünü parmak izi haline getirme biçimini kırdı.
Günümüzde parmak izi çalabilen kartların da varlığı biliniyor.
Yüz tanıma ile bir kişinin yüz görüntüleri analiz edilip göz,burun ve çene kenarlarındaki mesafeler de dahil olmak üzere bütün yüz yapısı ölçüyor.Bu ölçümler veri tabanında tutuluyor ve kişi kamera karşısına geldiğinde karşılaştırma yapılıyor.
Yeni telefonlarda kullanılan bu teknoloji FACE ID'li bir maske kullanılarak egale edilebiliyor.
Kalp atışının ürettiği benzersiz elektrik hareketleri de artık kullanılan güvenlik sistemlerinden olup bunu doğrulayan kol bantları ile kredi kartı ödemeleri başladı.Yeni bir teknoloji olması sebebiyle açıkları hakkında henüz net bilgiler yok.
Herkesin sesi ağız yapısından dolayı farklılık göstermektedir.Ses karakteristiği kullanılarak yapılan sistemlerde herkes belli bir sözcük ve kelime grubu söyler.Daha sonra tanımlama işlemlerinde bu sözcükler veya kelime grupları kullanılır.
İşlenmesi gereken veri hacmi nedeniyle aşılma olasılığı düşük olmasına rağmen bugün yarım saatlik bir konuşmayı kaydedip kişinin ses karakteristiğini analiz edebilecek teknolojilerin ortaya çıkması yakın gelecekte mümkün.
Kişinin el ya da parmak yapısı analiz ediliyor.Parmakların uzunluğu,genişliği, damar yapısı ve büküm noktaları belirleyici oluyor.Amerika'da nükleer güç istasyonlarında kullanılıyor.
Doğruluk oranı çok yüksek olan bu yöntem oldukça güvenilir.
Bugün eski şifreleme yöntemlerinde parolamızı unuttuğumuzda yenisiyle hemen değiştirebiliyoruz.Fakat biyometrik şifreler ele geçirildiğinde yenilenme şansı yok ve geçerliliğini hemen yitiriyor.
Biyometrik verileri algılayan makinelere saldırılması veya bu makinelerin taklit yoluyla aldatılması da mümkün.
Biyometrik tarama teknolojileri ikincil bir güvenlik çözümü olarak diğer güvenlik tedbirleriyle kullanıldığında daha güvenli duruyor.