Seyirciler, güçlü ve büyüleyici karakterleri toksik olsalar da çok sevip benimseyebiliyor... Dizi ve filmlerde yeri geçen, sandığımız kadar da iyi olmayan 10 karaktere içeriğimizde yer verdik. Jane Eyre, Lupin, Yüzüklerin Efendisi gibi filmlerin en popüler karakterlerinin negatif yönlerini anlattığımız içeriğimize hoş geldiniz..
Jane Eyre, bu zamana kadarki en çok bilinen aşk hikayelerinden biridir. Herkes zavallı Jane’e üzülüp ona hayranken, o gururu yüzünden onu en çok seven adamı terk etmeye hazırdı.
Bencilliği yüzünden kendi hayatını ve etrafındaki herkesin hayatını mahvetti. Hikayede kimsenin ölmemesi büyük bir şansken aslında güzel bir sonla da bitebilirdi.
Elizabeth, refah ve lüks içerisinde büyümüş bir kız. Öfkesi de bizlerin “iyi” diyebileceği türden bir öfke değil. Elizabeth Jack ve diğer korsanları kontrol altına almaya çalıştı. Aynı zamanda başkalarının tavsiye ve düşüncelerini dikkate almadı.
Birisi Elizabeth’e itaatsizlik ettiğinde, Elizabeth sert birine dönüşüp bir şekilde istediğini elde ederdi. Jack’in duygularını fark etti ve duygularını kullanarak onu kandırıp geminin direğine kelepçeledi.
Swann, neredeyse Yüzbaşı Norrington’ın hayatını mahvediyordu ve Will için de birçok soruna sebep oluyordu. Bunların üzerine bir de maceracı yapısı yüzünden babasını geride bıraktı. Elizabeth, istediklerini elde etmek için sürekli insanları kullandı ve bu durumdan hiçbir zaman rahatsız olmadı.
İzleyicilerin geneli Susan’ın beceriksizliğini tatlı buluyor. Ama o masum ve saf görüntüsünün altında her zaman kendi hedefleri için hareket eden bencil birisi yatıyor aslında. Hatta arkadaşının kocasını bile çalıyor. Dizide başka kötü karakterler de var fakat Susan iyi biri gibi davranıyor.
İnternetteki yorumlarda herkes Susan’ın dizinin en bencil karakteri olduğunu söylüyor. Tüm sorunları kocasına ve etrafındakilere attığı için birinin onunla nasıl arkadaş olabileceğini anlayamıyorlar.
İlk bakışta Cameron süper birisi. Fazlasıyla çalışkan ve başarılı bir doktor, aşk dolu bir eş ve güzel bir arkadaş. Fakat nasıl olduysa yaşadığı ilk problemde kocasını terk etti. Takımı terk edip geri döndü, House’u yerine yedek birini bulmaya zorladı. Ayrıca alakası olmayan konularda kimse tavsiye istemese de herkese akıl verip durdu.
Hikayeye göre, Gandalf her kötülüğün üstesinden gelebilecek kadar bilge bir büyücü. Ama aksine onunla seyahat eden hobbitlerin başı beladan kurtulmuyor. Ayrıca hobbitleri tehlikeli yolculuğa iki kere gönderdiğini de unutmamak lazım.
Gandalf bir yandan da yolcularından birtakım bilgileri saklıyordu. Bazen onlara yardım ediyordu bazen etmiyordu. Ayrıca herkesten de mutsuz görünüyor.
Hercule Poirot, Sherlock Holmes gibi değil. O fazlasıyla akıllı, dikkatli ve terbiyeli bir dedektif. Ancak bazı okuyucu ve izleyiciler onun bu özelliklerini
fazlasıyla sinir bozucu bulmakta.
Dedektif hikayenin sonuna kadar sürekli etrafındakilerden bir şeyleri saklıyor ve bu da onun yanında olanları saçma bir pozisyona sokuyor. Genellikle de insanları manipüle edip onları küçümsüyor.
Aslında kibar ve tatlı olan karakterimiz birçok izleyiciyi sinir ediyor. Ayı
kesinlikle uygun bir rol model değil. Karakter gelişimi hiç yok ve tek yaptığı
şey yemek yiyip sorun çıkartmak.
Bir parça bal için her şeyi göze alan, duygularının kölesi olan ve hayatı etrafındakilere zorlaştıran bir karakter. Bazı insanlar Winnie-The-Pooh’un psikolojik sorunları olduğunu bile düşünüyor.
Bazı insanlara göre Bella en kötü Disney prensesi. Hiçbir özelliği yok, herkes çalışırken o okuyor ve bunların üzerine bir de mucit babasıyla dalga geçiyor. Genellikle tembel ve her şeyi erkekten bekliyor.
Kendi ilkeleri yok, insanlarla nasıl konuşulur bilmiyor. Kimsenin sınırlarını
önemsemiyor. Beast ona sarayına gelmemesini söylemesine rağmen Bella’nın kendi bildiğini yapıp gizlice oraya gitmesi de bunu kanıtlar nitelikte bir örnek. Ayrıca asla fedakarlık yapan birisi de değil.
Serinin başlangıcında Anne hala bir çocuk fakat bazı izleyiciler yine de yaşından daha çocukça davrandığını düşünüyor. Problemleri çözmekten kaçınan, kaba konuşan ve başkalarının hislerini önemsemeyen birisi.
Normalde seri ilerledikçe Anne’nin büyümesi beklenirken son bölümlerde Anne’nin değişmediğini ve hala aynı olduğunu görebiliyoruz...
Ana karakter ustaca soygunlar yapan ve tüm delilleri örten ve polise hiçbir şey bırakmayan biri olarak tanıtılıyor.
Ayrıca oğlu için her şeyi yapacak kadar fazla seviyor oğlunu. İllegal işleri için fazlasıyla para harcarken, oğlunun nafakasını ödemeyi tercih etmiyor.
Sizlerin sinirlerini bozan karakterler hangileri ve neden?
Elizabeth karayip korsanlarının eyşanıdır,selmasıdır…