Seyahate çıktığımız zaman gittiğimiz ülkelerin meşhur yerleri kadar yemeklerini de deneyimlemek istiyoruz. Bazen de sokakta yediğimiz bir yemek bizi herhangi bir pahalı ve seçkin restoranda yediğimiz yemekten daha fazla tatmin edebiliyor. İşte kalbine giden yol midesinden geçenlerin uğraması gereken şehirler ve oralarda tatmaları gereken sokak yemekleri.
Meksiko’da sokaklar alevde pişen ızgara et ve mısır ekmeği kokularıyla dolup taşar ve hemen hemen her caddede tako gibi lezzetleri hazırlayan arabalar bulmak mümkün.
Üzerine eritilmiş peynir ve kabak çiçeği konan taptaze mavi mısır ekmeğini tatmak için Roma Norte semtindeki Jenni’s Street Quesadillas’a uğramayı unutmayın ve şehrin en iyi esquitelerini tatmak isterseniz rotanıza Reforma 222 Alışveriş Merkezi’nin yakınında bulunan köşedeki standı mutlaka ekleyin.
Meksiko’ya gitmişken tako yemeden dönmek olmaz. Eğer domuz eti yiyorsanız, şehrin en iyi domuz etli takolarını yapan üç yer var: El Vilsito, Taqueria el Greco ve El Turix.
Singapur’un iki yüzü vardır: bunlardan biri saf ve gösterişliyken diğeri, tam tersine kaotik ve göz kamaştırıcıdır. Kaotik tarafını Chinatown Street Market gibi seyyar satıcı tezgahlarıyla dolu gece pazarları çok iyi yansıtır. Yemek kültürüne gelecek olursak, Singapur mutfağı Çin, Hindistan, Malezya ve hatta Avrupa’dan gelen lezzetlerin karışımından oluşur.
Singapur’a gittiğinizde bolca pirinç, erişte ve deniz ürünleri yemeye kendinizi hazırlayın ve Hainanese adını verdikleri tavuklu pilavı, char kway teow’u (kızartılmış yassı pirinç eriştesi), roti prata’yı (tereyağıyla servis edilen bir tür ekmek) ve laksa’yı (hindistan cevizi suyunda erişte) denemeden dönmeyin.
İlk bakışta Paris, sokak yemekleriyle ünlü bir yer gibi görünmeyebilir fakat nereye gideceğinizi biliyorsanız şehir, krep stantlarından tutun Marché des Enfants Rouges gibi açık hava pazarlarına kadar birçok seçenek sunuyor. Eski Yahudi Mahallesi’nin kalbinde yer alan L’As du Falafel’de ağzına kadar falafel, kızarmış patlıcan, sebze turşuları doldurulmuş ve üzerine tahin ve baharatlı bir sos gezdirilmiş sandviçler bulabilirsiniz.
11. Bölgede bulunan Chez Aline’de şehrin en iyi sandviçlerini ve Latin Mahallesi’nde bulunan Au P'tit Grec’te ise şehrin en iyi tatlı ve tuzlu kreplerini yiyebilirsiniz. Paris denince akla ilk gelen yemek olan kruvasan ve bageti ise St Martin Kanalı’nın yakınında bulunan Du Pain et des Idées’de tatmanızı öneriyoruz.
Gün batımında Marakeş’in ana meydanı Djema al Fna’da gezinirseniz manzara, sesler ve kokular sizi sarhoş edecek. Kına dövme sanatçıları ve hikaye anlatıcılarından tutun salyangoz çorbası satan tezgahlara kadar bin bir türlü tezgah bulabilirsiniz. Marakeş’te tadabileceğiniz diğer yemeklerden ikisi de harira (içinde domates ve nohut bulunan bir çorba) ve tagine’dir (içinde kuskus, sebze ve et bulunan bir tür güveç). Ancak sokak yemeklerini tam olarak deneyimlemek isterseniz gittiğinizde mutlaka ve mutlaka uğramanız gereken bir yer varsa orası Mechoui Sokağı’dır.
Tayvan’a genellikle listelerde yer verilmez ancak gün geçtikçe büyüyen şehri (Taipei) ve birçok doğal güzelliği ile inanılmaz bir ülkedir. Ancak Tayvan’I tek bir şey için ziyaret edecekseniz, bu kesinlikle yemekleri için olmalı.
Gittiğiniz mutlaka Xiao Long Bao’yu, içi yumurtalı yeşil soğanlı kreplerini, kızarmış tavuklarını ve etli ve erişteli çorbalarını deneyin. Nereye gitmeniz gerektiğinden emin değilseniz, Nanjichang gece pazarı yerellerin favorisi fakat Ningxia ve Raohe turistler için daha uygun olan yerlerden ikisi.
Dünyanın sokak yemeği başkenti olarak adlandırılabilecek bir şehir varsa, o kesinlikle Bangkok olur. Kısıtlı bir bütçeyle çok rahatlıkla karnınızı doyurabileceğiniz bu şehirde, bazı tezgahların Michelin yıldızı bile var. Tek sorun yarım milyondan fazla sokak yemeği tezgahının bulunduğu bu şehirde nerede yiyeceğinizi seçmek biraz zor olabilir.
Raan Jay Fai adlı restoranda, şefin yemekleri hazırlarken bir tür koruyucu gözlük taktığını görebilirsiniz. Diğer gidilmesi gereken yerler arasında Kuay Jub Mr. Joe, Chakki ve şehirdeki en iyi Pad Thai yemeğini yapan Thipsamai var.
Rio’da şehre ayak bastığınız andan itibaren farklı bir canlılık hissedeceksiniz ve bu canlılık sokak yemeklerinde de kendini gösteriyor. Buradaki en popüler sokak yemeklerini Pazar pazarlarında ve işlek caddelerdeki yemek arabalarında bulabilirsiniz. Mutlaka denemeniz tatlardan bazıları: renkli açai kaseleri, pão de queijo, morino balıklı mantı ve coxinha.
Berlin'in sokak yemekleri denince akla ilk gelen lezzetler döner kebap ve ketçaplı ve körili alman sosisi olsa da aslında bundan çok daha fazlası vardır. Son derece uluslararası bir şehir olan Berlin’de, sokak yemeklerinin, dünyanın dört bir yanındaki lezzetlerden izler taşıdığı söylenebilir. Hemen hemen her hafta, şehrin farklı yerlerinde, burger, tako, tapas ve bira satan tezgahlar ortaya çıkıyor.
Berlin demişken yılın sıcak aylarında, hafta sonları düzenlenen Thaipark’ı unutmamak lazım. Burada 100’den fazla sokak yemeği tezgahı karidesli pad Thai, mangolu pirinç, satay soslu tavuk şiş gibi Asya lezzetlerini servis ediyor. Bir de Boxhanger Platz adlı bir pazar var. Burada ise falafel, şarküteri ürünleri ve bruschetta gibi lezzetleri bulabilirsiniz.
Tokyo dendiğinde aklınıza ilk gelen restoranlar pahalı ve gösterişli olanlar olsa da Tokyo aynı zamanda sokak yemekleri cennetidir. Tsukiji Pazarında gezinirken tüm duyularınız bayram edecek.
Ara sokakları keşfe çıktığınızda; ramen, onigiri, ateş üstünde pişen tavuk ve et ve sushi gibi bin bir çeşit sokak yemeği satan tezgahların önünden geçeceksiniz. Bu sadece bu pazara da özel bir durum değil, şehrin her yerinde ağız sulandıran lezzetler bulabilirsiniz.
Mumbai farklı kültürlerin ve lezzetlerin buluşma noktasıdır. Burada sadece uluslararası mutfakları değil, aynı zamanda yöresel lezzetleri de bulabilirsiniz. Şehir asla uyumadığından günün her saatinde sokak yemeklerine ulaşmak mümkün. Her sokağın farklı şeyler sunduğu, Mumbai’nin en büyük ve en iyi sokak yemeği semti Khau Galli’ye mutlaka gitmenizi öneriyoruz.
Tel Aviv yemekleri ile ünlüdür, ancak harika restoranlarının yanı sıra bu şehirde uygun fiyata da çok lezzetli yemekler yiyebilirsiniz. Zeytin ve baharattan helvaya kadar her şeyi alabileceğiniz şehrin en büyük pazarı olan Shuk HaCarmel’de mutlaka gezinin.
Hummus Abu Hassan’da bulabileceğiniz bütün nohut ve kırmızı biber tozu ile servis edilen humustan sonra diğer humuslar size yavan gelecektir. Levinsky Burekas’a uğrarsanız mutlaka kendinize fırından yeni çıkmış hamur işlerinden birini kapın. Son olarak, HaKosem’in falafel sandviçi de denenmesi gereken lezzetlerden bir tanesi.
Çin’in en kalabalık şehri olan Şangay’da iyi bir yemek için lüks restorana gitmenize hiç mi hiç gerek yok. Xiangyang Yolu üzerindeki yiyecek tezgahlarından kahvaltı olarak bir jianbing (içi sebzeli yumurtalı krep) kapıp gününüze devam edebilirsiniz.
Huanghe Yolu, çin mantısının başkentidir ve orada mutlaka uğramanız gereken iki yer var: Yang’s ve Jia Jia Tang Bao. Qibao Old Street’te ise her çeşit dim sum ve buharda pişmiş ekmek satılıyor. Ucuz bir atıştırmalık denemek isterseniz de ızgara et şiş ve yumurtalı tart gibi lezzetlerin olduğu Tianzifang’e uğrayabilirsiniz.
Afrika’nın en kalabalık şehri olan Lagos’ta şehrin dört bir yanında suya adını verdikleri baharatlı et şişi ve akara adını verdikleri fasulyeden yapılan bir tür böreği tadabilmeniz mümkün.
Oahu adası Hawaii’nin kültürel merkezidir. Japon, Çin, Filipin, Portekiz, ve Hawai mutfaklarından esinlenildiği adada servis edilen sokak yemeklerinden anlaşılabiliyor.
Öğle yemeği için Giovanni’s Shrimp Truck’tan pilav üstü karides yemeğini öneririz ya da taze ton balığı denemek isterseniz Ono Seafood’a gidin. Tabii ki Oahu’ya yapılan hiçbir gezi, kızarmış spam musubi, açai kasesi ve kar helvası denemeden tamamlanmış sayılmaz.
Yemek kültürünün önem taşıdığı Seul’da bu kültürün büyük bir kısmını ucuz ve pratik yemekler oluşturuyor ve bu yemekleri bulabileceğiniz en meşhur yer Gwangjang Pazarı’dır. Bu pazarda bindaetteok, pajeon ve kimbap gibi geleneksel tatları deneyebilirsiniz. Seul’un meşhur yemeklerini denemek için gitmeniz gereken diğer pazarlar: Tongin, Dongdaemun, Namdaemun.
Yemek pişirmenin ve yemek yemenin bir iletişim ve bağ kurma yolu olduğu Saygon’da, otantik, ucuz ve muhteşem lezzetleri şehrin dört bir yanında bulabilirsiniz. Vinh Khánh Caddesi’nde, çeşit çeşit deniz ürünlerinin piştiği ızgaralar vardır. Eğer geleneksel lezzetleri tatmak isterseniz 1. Bölgedeki Chợ Bến Thành adlı pazarı rotanıza mutlaka ekleyin.