'Adil Öksüz'ün ABD'ye gidiş gelişlerinin mercek altına alınması gerektiğini öngördük. Arkadaşlara dedik ki, 'Bu şahsın ABD'ye gidiş gelişlerinde yalnız olması mümkün değildir. Muhtemelen tek başına değil, birden fazla kişiyle bu seyahatleri yapmıştır' diye öngördük ve buna göre çalışma başlattık. Öksüz'ün ABD seyahatleri 1999'da başlıyor. 1999'dan 11 Temmuz 2016'ya kadar ABD'ye gittiği uçakların sefer sayılarından hareket ederek, yolcu listelerine tek tek baktık, 4 binden fazla yolcuyu mercek altına aldık. Buradan hareket ederek, gerçekten çok ciddi delillere ulaştık. Darbenin karanlık bir yüzünü daha ortaya çıkarmış olduk. Kemal Batmaz ismine de bu şekilde ulaştık.'
Kemal Batmaz ismini tespit edince, Batmaz'ın zaten darbe girişiminin ardından tutuklananlar arasında bulunduğunu gördüklerini kaydeden Kodalak:
'Zaten elimizdeymiş, Başsavcıvekilimiz Necip Cem İşçimen'in talimatıyla zaten 'Akıncı Üssü'nde kimi bulursak alalım' diye talimat verdik. Orada Adil Öksüz ile bulunan 4-5 kişilik sivil grubun da gözaltına alınması talimatını biz verdik. Ama her ne hikmetse Adil Öksüz bir şekilde bize gelmemiş. O tarihte Adil Öksüz'ü bilmiyoruz. Talimatımız, 'Kim varsa toplanacak, gözaltına alınacak' şeklindeydi. Bu şekilde Kemal Batmaz'ı Ankara'da tutukladık, cezaevine koyduk. Tabii o tarihte bu şahsın önemini bilmiyorduk. L Tipi cezaevindeydi. Sonraki çalışmalarımızdan sonra bu şahsın aslında darbenin çok kritik isimlerinden biri olduğunu, Adil Öksüz kadar önemli olduğunu, belki de onun üstü olabileceğini gördük, değerlendirdik. Delillerimizi toplayarak, bu aşamaya getirdik. Bundan sonra da soruşturmamız devam edecek.' diyor.
İlginç olan şu, Kemal Batmaz'ı bulunca, ne demiş diye, hemen ifadesine baktık. Baktık ki Adil Öksüz ile benzer ifadeyi vermiş, 'Tarla bakmaya geldim' demiş. Bu zaten beraber hareket ettiklerini gösteriyor. Aynı zamanda yakalandıktan sonra, organize şekilde kendi ifadeleri üzerinde konuştukları anlaşılıyor. Benzer ifade vermişler. Bu şekilde darbenin bir karanlık yüzünü daha ortaya çıkarmış olduk.'
'Görüntülerdeki kişi ben değilim' diyor, kabul etmiyor'
Görüntülerde Akıncı Üssü'nde Batmaz'ın da yer aldığının tespit edilmesinin ardından Batmaz'ın bir kez daha ifadesini aldıklarını bildiren Kodalak, 'Ama her şeyi inkar ediyor. Hatta görüntülere dahi 'Ben değilim' diyor. Kabul etmiyor. Ama biz kendisinin fotoğraflarını çekerek, bu konuda da bilirkişi raporu aldık. Görüntülerle eşleşmesini sağladık. Görüntü uzmanları bu kişinin Kemal Batmaz olduğunu tespit etti.' diye konuştu.
Başsavcı Kodalak, L tipi cezaevinde bulunan Batmaz'ın F tipi cezaevine nakledildiğini de başsavcının aktardığı bilgiler arasında.
Sivillerin askeri kurumlara girmesi, askerin sivile selam vermesi, bunları nasıl algılamak lazım?' sorusu üzerine Kodalak, dünyanın hiçbir yerinde askeri mekanlara sivillerin giremeyeceğini, girmiş olsa dahi dünyanın hiçbir yerinde bir askerin bir sivile asker selamı veremeyeceğini söylüyor:
'Bu görüntülerden şunu anlamak mümkün, Kemal Batmaz, bu darbede önemli bir isim. O kendisine selam veren askerin daha üstünde bir statüsü olan bir örgüt elemanı. 'Görüldüğü gibi bir askerin bir sivile selam vermesi, bu darbenin sivil ayağının nasıl şekillendiğini gösteren önemli bir delil. Bu dellilerin mutlaka Amerikalı ilgililer tarafından dikkate alınacak diye düşünüyorum.'
Kemal Batmaz'a selam veren kişinin Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanı Tuğgeneral Hakan Evrim olduğunu değerlendiriliyor
Başsavcı Kodalak, FETÖ soruşturması kapsamında Ankara'da şu anda 4 bin 359 asker ve sivilin tutuklu bulunduğunu, asker ve sivil, soruşturdukları toplam kişi sayısının ise 10 binin üzerinde olduğunu açıkladı:
'Bu rakamlar sürekli değişiyor. Nadiren de olsa tahliye olabiliyor veya bunun haricinde soruşturmalar devam ettiği için tutuklamalar olabiliyor. Şu anda asker ve sivil FETÖ soruşturmalarında bizim toplam soruşturduğumuz kişi sayısı 10 binin üzerinde. Şu anda bir ilçe nüfusu kadar insanı Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturuyor ve bunların 4 bin 359'u tutuklu. 40 yıllık bir yapı, çok derin bir yapı ve biz bu derin yapının tüm hürcelerini çözmeye çalışıyoruz. Bu şartlarda bizden hemen bu işin sonuçlandırılmasını beklemek çok doğru olmaz diye düşünüyorum. Tabii kamuoyunu da anlıyoruz. Kamuoyu da mutlaka artık bir şeyler görmek istiyor. Ama birkaç aylık bir süre bu soruşturmalar için çok uzun bir süre değil.
‘FETÖ’ davaları 2017 başında seri olarak açılacak
Bununla birlikte biz ilk davalarımızı kısmet olursa kesin bir tarih olmamakla birlikte 2017'nin başında açmaya başlayacağız. Bekli 2016'nın son ayında da açtığımız dava veya davalar olabilir ama 2017 ile beraber seri şekilde dava açmaya başlayacağımızı hesap ediyoruz. Bunun haricinde elimizde yaklaşık 3 binden fazla hakim ve savcı soruşturması mevcut. Tüm Türkiye'deki hakim savcı soruşturmasını, tüm Türkiye'deki mülki amir, vali, kaymakam soruşturmasını Ankara Başsavcılığı yürütüyor. Bizim böyle bir zorluğumuz da var. Dolayısıyla bu zorluklar da dikkate alınarak, bizim soruşturmalarımızın en kısa zamanda biteceği hususunda kamuoyunun bize inanmasını rica ediyoruz.'
bu davanın siyasi uzantılarına ne zaman başlayacak operasyonlar?
şair burada diyor ki; adil öksüzü göz göre göre bıraktık ama bakıııınnn, burada hazır yapılmışı var, onun adı da kemal batmaz...
Ulan beslediniz beslediniz ne istedinizde vermedik dediniz şimdi mağdur edabiyati yapiyo iktidar