Dönemin birçok kadınının yapamadığını yaparak kadınlar için konulan tabuları bir bir yıkan bir kadındı Artemisia...
Dönemin birçok kadınının yapamadığını yaparak kadınlar için konulan tabuları bir bir yıkan bir kadındı Artemisia...
Bu içerikte National Geographic ve The Guardian kaynak olarak kullanılmıştır.
Yaşadığı dönemde kadına olan bakış açısının ne kadar vahim durumda olduğuna örnek olacak bir hayat yaşadı. Sırf kadın olduğu için sanat okullarında eğitim alma hakkı olmadı. Artemisia Gentileschi bir 'İtalyan Barok' ressamıydı.
'Madonna ve Çocuk', 'Judith ve Holofernes' ve 'Kleopatra' gibi eserler yarattı. Gentileschi birkaç yıl Floransa'da yaşadı ve daha 1630'da Napoli'ye taşındı. 8 Temmuz 1593'te İtalya'nın Roma kentinde doğan Gentileschi, Barok döneminin en büyük kadın ressamlarından biri haline gelecekti.
Dönemin kadın ressamlarının aksine tuvalinde oldukça cesur davrandı. Diğer kadın ressamlar natürmort çalışmalardan öteye gidemezken, Gentileschi mitolojik ve dinsel figürleri çıplak olarak resmedebilecek kadar ileri gitmişti.
Gentileschi henüz 12 yaşında bir kız çocuğuyken annesini kaybetmesi, hayatının ilk trajedisiydi. Beş yıl sonra babasının meslektaşlarından Agostino Tassi tarafından tecavüze uğradığında başka bir trajedi daha yaşamış oldu. Bu tecavüzün ardından sevgili olmaları ortadaki suçu yok etmişti.
Ancak Tassi onunla evlenmeyi reddettiğinde Gentileschi'nin babası ona karşı yasal bir dava açtı. Duruşma birkaç ay sürdü. Mahkeme Tassi'yi Roma'dan sürgün etme kararı alsa da bu emir hiçbir zaman uygulanmadı.
Gentileschi daha sonra Pietro Antonio di Vicenzo Stiattesi adlı bir ressamla evlenerek Floransa'ya yerleşti. Çok mutlu bir evlilikleri olmasa da sanatsal açıdan birbirlerini çok iyi beslediler.
Gentileschi, Floransa'da Toskana'nın büyük dükü Cosimo de Medici'nin imkanlarından yararlanarak sanatını daha da geliştirme imkânı buldu. Daha sonra 1627'de İspanya Kralı IV. Philip'ten de destek gördü.
Dönemin ahlak anlayışına aykırı hallerinden ötürü eleştirilse de bunları asla umursamadı. Yoluna taş koymak isteyenler olsa da, bir şekilde üstesinden geldi. Gentileschi'nin ilk eserlerini, babasının mı kendisinin mi ortaya koymuş olabileceği tartışma konusu haline gelmişti.
'Madonna ve Çocuk' çalışması bazen Artemisia'ya, bazen de babasına atfedilen bir çalışma oldu. Gentileschi'nin ilk imzalı ve tarihli tablosu 'Susanna ve Yaşlılar' çalışmasıydı ve 1610 yılında tamamlamıştı.
Hikayesini İncil'den alan tablo, tecavüze uğrayan bir kadını zina ile suçlayan iki adamın ona işkence etmesini anlatıyordu. Gentileschi, bazı resimlerinde bir kadın kahramanı canlandırmıştı. Kendi yaşadıkları, sanatında birkaç kez kendini göstermişti.
Resim bu acımasız sahneyi en iyi şekilde gösteriyordu. Judith, hizmetçisi onu tutmasına yardımcı olurken Holofernes'in boğazını deşiyordu. Daha sonra Gentileschi, Holofernes'in ölümünden sonra Judith ve hizmetçinin kopmuş kafayı bir sepette tutarkenki halini gösteren 'Judith ve Hizmetçi' eserini verdi.
Holofernes'in çadırından kaçmaya çalışan Judith ve hizmetçisinin göstermekteydi. Gentileschi ayrıca 1615'te 'Minerva' ve 1621-1622 yılları arasında da 'Kleopatra' gibi eserler verdi. Tarih ve mitolojide bilinen diğer isimler de çalışmalarında figür haline geldi.
Aynı zamanda kendi otoportresini ele alan sanatçılardan birisiydi. Kısa bir süre sonra 1635'te dini temalı bir başka çalışma daha yaptı. 1639'da babasıyla çalışmak için İngiltere'ye gitti.
Kral I. Charles'ın karısı Kraliçe Henrietta Maria tarafından Greenwich'teki evi için bir dizi resim yaratması için görevlendirildi. Gentileschi günlerinin geri kalanında üretkenliğini sürdürerek resim yapmaya devam etti.
Kadın olarak erkek egemen bir alanda yetişmesine rağmen dik duruşuyla dikkat çekmişti. Bugün, sadece güçlü eserleriyle değil zamanının sınırlarını ve ön yargılarını aşma yeteneği için de ilham kaynağı olarak görülmekte.