Anayasa değişikliğini referanduma götürecek desteğin elde edilememesi durumunda AKP'nin anayasayı tek başına değiştirebilmesini sağlayacak en az 367 milletvekilini hedefleyen bir erken seçime gidilmesi ise Erdoğan ve AKP yönetimi tarafından riskli bir tercih olarak görülüyor.
Cumhurbaşkanlığı'na yakın bir yetkili, anayasa değişikliğini referanduma taşıyacak 330 milletvekilinin desteğine ulaşılamaması halinde 2017 ilkbaharında referandumun ikinci defa denenebileceğini söyledi.
Erken seçim ihtimalinin Davutoğlu tarafından yalanlandığını hatırlatan, Cumhurbaşkanlığı'na yakın üst düzey bir kaynak, 'Cumhurbaşkanı bir erken seçimin riskleri olabileceğini biliyor ve o da hükümetin erken seçime karşı çıkan tutumunu doğru buluyor' dedi ve ekledi:
'Parlamenter sistem fiilen çalışmıyor; seçilmiş cumhurbaşkanı ile başbakanın aynı anda görev yapıyor, 'Bu durum sürdürülemez duruma geldi. Eğer başkanlık sistemi için gerekli destek sağlanamazsa uygun ortam ve zaman beklenir.'
'Görüşülenlerin çoğu MHP'li, yeterli destek için ortam bulundu'
Hükümete yakınlığıyla bilinen kamuoyu araştırma şirketi MAK Danışmanlık'ın Başkanı Mehmet Ali Kulat ise başkanlık sistemine destek amacıyla Cumhurbaşkanlığı'nın bazı muhalefet milletvekilleriyle 'dolaylı' temas kurduğunu belirterek, 'En az 20 milletvekili ile kontak kuruldu. Kontağı kuranlar Saray'a yakın insanlar ve danışmanlar. Görüşülenlerin çoğu MHP'li. Muhalefetten yeterli destek için ortam bulundu. Sadece Anayasa Uzlaşma Komisyonu sürecinin bitmesi bekleniyor' dedi.
Kulat, referandum için destek bulunamaması halinde ise erken seçimin gündeme geleceğini belirtti.
Ercan Gürses - Orhan Coşkun, Reuters
Şu partiye oy verenlerin %90 ı başkanlık sistemi nedir desen bilemez ama gidip mal gibi evet e basar...
oh be seçim olsun başkanlık tartışmaları son bulsun hayır oyunu zevkle basarım ki
Şahsen yaşadığım olayı aktarıyorum.. Akp seçmeni olan bir kadına başkanlık sistemini anlatmaya çalışıyordum. Kadına Türkiye'de diktatörlüğe kadar gidebileceğini, bunların yeniden padişahlığı getirmek istediğini söyledim ve malûm şahıs başa geçince bir daha kimsenin geçemeyeceğini hatta muhtemelen o ölünce de yerine oğlunun geçeceğini söyledim. Kadının bana cevabı ''ah keşke öyle olsa ne güzel olur'' oldu. Artık benim ümidim pek yok. Tekrardan monarşiye dönmemize az kaldı gözüyle bakıyorum olaya üzülerek..