Bir takipçimiz tüm Onedio ailesine bir pişmanlığını anlatmak istediğini dile getirdi, biz de sizler için bunu bir içeriğe dönüştürdük. Gelin birlikte bakalım…
Başka Bir Kadın İçin Eşini Terk Ettikten Sonra Yaşadığı Pişmanlığı Tüm Onedio'ya Duyurmak İsteyen Bahtsız Adam
11
"Son dönemde Onedio okuyucularına anlatılan hayat hikayelerine ben de katılmak istedim, benim hikayem tam dayaklık bir hikaye..."
Size kız arkadaşım için karımdan ayrıldığım için nasıl pişman olduğumu anlatacağım. Beni tekrar hayatına almasını isteme hakkım var mı onu da bilmiyorum...
Eşimle bir buçuk sene önce ayrıldık. Ayrılmadan önce de birlikte 15 sene geçirdik, 15 mutlu sene. İki tane kızımız var, biri 14 diğeri 12 yaşında. Evliliğimizin son iki yılını her şeyi başardığımızı düşünerek geçirdim, birbirimizi kalpten tanıyorduk sonuçta.
Pandemi benim için çok zor geçti, 7/24 eve kapanmıştık. Kendi içimde mutsuzdum ama o dönemde bunun farkında değildim…
2 yılın ardından ofise döndüm, tabii modum da yükseldi ama ben zannettim ki 7/24 karımla olmadığım için mutluyum. Aslında tek mutlu olma sebebim tekrar dışarı çıkabilmekti. Sonrasında yeni işe giren insanlardan biri olan A ile tanıştım. A çok mutlu ve özgür bir kadındı. Sosyaldi de…
Benim sakin ve utangaç eşimin tam tersiydi, bir geldi ofise neşe kattı. Hatırlıyorum, eşimle ilk tanıştığımızda buluşmayı teklif eden bendim. İlişkimiz başladıktan 2 yıl sonra beni çok daha önce beğendiğini itiraf etmişti. A ile ise tamamen farklıydı, bana gelip benden hoşlandığını söyleyip, buluşmayı teklif etti. Ben de ona evli olduğumu söyledim ama bana dünyaya bir kere geldiğimizi söyledi. Kadın ne tepki alacağını bile bilmiyorken gelip açılmıştı bana, yüksektim tabii ben de.
Gidip eşime artık onu sevmediğimi söyledim. O da bana hayatımda biri olup olmadığını sordu, o anki cesaretimle ‘var’ dedim. Bu cevap eşim için yeterliydi, o an çok kırıldığını biliyordum ama onu teselli etmek için bir adım atmadım çünkü o zaman kendini daha çok ezilmiş gibi hissedecekti. Gururu her zaman karımın en sevdiğim özelliği olmuştur. Bir hafta sonra A'nın evine taşındım.
Mutluluktan göklere çıkacağımı sandım ama öyle olmadı. Bir şeyler eksikti, eksik olanın evim ve çocuklarım olduğunu düşündüm. Önceden her günümü kızlarımla geçirirdim ama şimdi onları çok daha az görüyordum. Beni acıtan şeyin kızlarımın ağlaması olduğunu düşündüm, gece uykularımda beni rahatsız eden şeyin onları uğrattığım hayal kırıklığı olduğunu düşündüm. Ayrıyken bile dayandığım tek dağ karımdı. Kızlarımın bana küsmemesi ve benimle görüşmeleri için elinden gelen her şeyi yaptı. Acı çekiyordu ama asla belli etmiyordu.
Verdiğim büyük kayıpların yüzüme çarptığı zaman yılbaşı geliyordu. A bize bir seyahat planı yapmıştı çünkü ben kızlarımla geçiremeyeceğim için çok mutsuzdum, onlar anneleri ile olmayı seçmişti.
A kızlarımı özlediğim için dönem dönem mutsuz olduğumun farkındaydı ve sürekli beni neşelendirmeye çalışıyordu. Tatile çıkmadan bir gün önce hediyelerini bırakmak için eşimin evine uğradım. Eşim kapıyı açtı, inanılmaz huzurlu gözüküyordu. Buzda dengemi kaybettim ve bana doğru gelip yardım etti. O anda kokusunu içime çektim ve kafamda her şey netleşti. Onun sıcaklığını, sesini, sakinliğini, zekasını ama en çok da karımın yüzümü saçlarına gömdüğüm zaman duyduğum kokusunu özlemiştim. Onu sevmekten asla vazgeçmediği biliyordum. O karanlık döneme girmemin nedeni karım değildi, aksine beni ileri iten tek şeydi. Onu hep çok özledim. Sadece geçiştirdim çünkü yeni bir kız arkadaşım vardı, bana tekrar heyecanlı hissettiriyordu. Her sabah dönüp yanımdakine bakmadan önce düşündüğüm tek şey eşimin yüzü oluyordu. A beni her öptüğünde gözlerimi kapatıp karımın kokusunu hayal ediyordum ama bu düşünceleri sürekli aklımdan çıkartmaya çalışıyordum çünkü pandemide depresyona girmiştim.
Neyse günümüze dönelim, eşim yılbaşı ağacını kurmuştu ben de bir şeyler içmek için kalmak istediğimi sordum o da kabul etti. Birden mutfakta otururken ağlamaya başladım, ne olduğunu sorduğu zaman kızları özlediğimi söyledim. O da beni rahatlatmaya çalıştı ve ‘iyi tatiller’ dedi. Kendimiz istiyor da olsak değişim her zaman oldukça zor oluyor.
Şimdi yeni bir sene yaklaşıyor. A her zamanki gibi bizim için yeni bir tatil ayarladı ve ben itiraz etmedim bile. Tüm yılı kızlarımı alıp bırakırken eşimi görecek olmanın heyecanı ile geçirdim. Bu süreçte çok daha mutlu olduğunu gördüm ve kıskandım açıkçası. Keşke ona her şeyi anlatabilsem ama bu geçirdiği değişimi mahvetmek istemiyorum. Onu çok seviyorum ama hayatında olmayı hak etmiyorum.
Size yazma amacım da aslında bir fikir almak değildi, sadece yaşadıklarımı bilin ki siz de aynı hataları yapmayın istedim. İnsan sevdiğinin en çok kokusunu özlüyor arkadaşlar haberiniz olsun…
Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda buluşalım...
Bu içerikler de ilginizi çekebilir;
Kilosu ile Dalga Geçen Eşinin Duygusal Manipülasyonuna Maruz Kalan Kadın Çareyi Onedio Okuyucularında Aradı!
Annesi ve Eşi Arasında Kalan Bahtsız Adam Kendisi Bir Çözüm Bulamayınca Çareyi Onedio Okuyucularında Aradı!
Okulda Görüp Aşık Olduğu Öğrencisi ile Evlenebilmek İçin Cinsiyet Değiştiren Beden Eğitimi Öğretmeni
Popüler İçerikler
RTÜK 3 Kanala, Spotify'a ve Netflix'e Ceza Yağdırdı: Tele 1, Halk TV ve Sözcü TV’nin Lisansı İptal Edilebilir
MÜSİAD Genel Başkanı Burhan Özdemir ‘Çocuk İşçi’ İstedi: “Zorunlu Eğitim Çok Yanlış”
İzmit'te Tepki Çeken Görüntüler: Bir Şahıs Atatürk Heykeline Hakaretler Ederek Saldırıda Bulundu
Yeni moda da bu oldu. "Depresyondayken yasak meyve tattım ama pişmanım, ailemi özledim." Ailen zaten vardı hocam. Yeni partnerinin gitmesi olasılığı olmasa yine de demezdin bunu. Sana zor gelen eşini kaybetmek değil, eski eşinin sensiz de gayet iyi idare edebildiğini görmek. O kapı hep aralık kalacak sankrken kapının kapanması zlruna gidiyor. Müstehak kardeşim sana. İçine oturanla mutlu olamayacaksın ama sen bi dene yine de.
Ben bir kadınım. Ancak erkeğin yahut kadının farketmez, evlilik sürecinde bir dönem içine düştüğü bireysel ya da iki taraflı tıkanıklıkları iyi anlıyorum. İlişkinin hayat telaşesinde yüklendikleriyle ve üstüne girdiği monotonluk krizinde, taraflardan biri hatta ikisi de su altında uzun süre kalmış baskılı ciğer gibi bir itmeyle su üstüne çıkmak, nefes almak isteyebiliyor. Bu boğulmayı tıkanmayı hissettiğinde kişi duygu ve durum tespitini dürüstlükle önce kendine yapıp, sonra da eşine doğru kelimelerle doğru zamanda anlatabilmesi gerekli. Sonrasında yapılabilecek çok seçenekler var ama buraya sığmaz. İfade edilmediğinde, sonucun ilk fırsat yakalandığında ihanete dönüşmesi kaçınılmaz son oluyor yazık ki!.Ve Lütfen arkadaşlar, sadece kapağından gördüğümüz kitapların tamamını okumuş, üzerine de durup düşünmüş gibi yorumlar yargılamalar yapmayalım!!!
Karar verememekten başka değil seni yanılsatan sadece ulaşamadıgın kaçak göçek olan yasak olan şeyler ilk yaptıgın yasaktı heycanlıydı simdide karın sana yasak ve ulaşamayacagını bildiğinden cazip geliyor bu kadar. Bence bir psikologa görün zira biz böyle insanlara ne yapmak istediğini bilmeyen kararlarının arkasında duramayan kişiler diyoruz.