İftarda medya kuruluşlarının yöneticileriyle buluşan Başbakan Yıldırım, 'bedelli askerliği' seçim sonrası değerlendirileceklerini söyledi. Yıldırım “Askerlik için birikmiş 5.5 milyon var. Silah altına almak 16 yıl sürer. İhtiyacımız belli, 350 bin. Ama birikmiş 5.5 milyon vatandaş var, nasıl çözeceğiz? Bedelli gündemde yok. Hassasiyetler var. Bir şekilde çözülmesi lazım” dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, önceki gece İstanbul Çengelköy’deki Vahdettin Köşkü’nde gazete, televizyon ve medya kuruluşlarının genel yayın yönetmenleriyle iftar yemeğinde bir araya geldi.
Habertürk'te yer alan habere göre, Başbakan Yıldırım, iftarın ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Devlet Bahçeli’nin afla ilgili çıkışına değinen Yıldırım, 'Bizim gündemimizde af yok. Ben Sayın Bahçeli’yle bu ilk açıklamasından sonra konuştum. Kendisi hassasiyetlerini dile getirdi. “Karar sizin” tarzında bir ifadede bulundu. Biz de onun üzerine zaten görüşümüzü açıkladık ve gündemimizde af olmadığını ifade ettik.' açıklamasında bulundu.
Gündemin sıcak maddelerinden bir diğeri olan bedelli askerlikle alakalı da açıklama yapan Yıldırım, 'Bazı bilgileri paylaşayım, sonra ne yapacağımıza karar verelim. Şu an yoklamaya tabi olan, askerlik çağı gelenlerin sayısı 585 bin 210, yoklama kaçağı 570 bin 422, bakaya 56 bin 947, firar 5 bin 772. Askerliğini ertelemiş olanlar 2 milyon 930 bin 279; ve bu öğrencilik dışında erteleyenler. Bir de öğrencilik nedeniyle ertelemiş olanlar var, onlar da 1 milyon 885 bin 438. Silah altında bulunan er sayısı da 360 bin 869. 2019’da silah altına alınacak sayı 345 bin 933.' dedi.
Bedelli askerlikle ilgili değerlendirmelerinin olacağını belirten Yıldırım ayrıca, 'Toplam 5 milyon 448 bin 858 kişinin askerlikle ilişkisi devam ediyor. Biz önümüzdeki sene 345 bin 933 kişi alabileceğiz. Bunu 345 bin 933’e böldüğümüz zaman 15.7 yıl, yaklaşık 16 yıl sürüyor. Bunların yaşlarını dondursak bile 16 yıl boyunca askerlik bu vatandaşlarımızın önünde bir engel, sorun olarak devam edecek; gerçek bu. İhtiyacımız belli, 350 bin. Ama birikmiş 5.5 milyon vatandaş var, nasıl çözeceğiz? Bedelli gündemde yok. Hassasiyetler var. Bir şekilde çözülmesi lazım. Tabii esas olan savunma gücümüzde zafiyet yaşanmaması. Eldeki rakamlar böyle bir zafiyetin olmadığını gösteriyor; bu bir. İkincisi; özellikle 15 Temmuz’dan sonra Silahlı Kuvvetler’de silah altında vatani hizmet gören askerlerden ziyade profesyonelliğe geçtik. 5.5 milyon insanın sorununun farkındayız. Tüm hassasiyetler göz önüne alınarak sorunu nasıl çözeriz; ileride değerlendirilir. Ama bugünkü gündemimiz değil.' açıklamasında bulundu.
Oy toplamak için söylenen projelere bak allah aşkına. Bedelli askerlik ( seçimden sonra ), kader mahkumları için af (kime göre neye göre kader kurbanı?), Polislere,hemşirelere, din görevlilerine 3600 ( seçimden sonra). İktidarın diğer söylemlerini dinliyorum ( tabi promter bozulmazsa :P ) yaptık dedikleri şeylerin tamamı sadece betondan ibaret ( müteahhit zihniyetiyle ülke yönetirsen olacağı bu zaten). Yapacağız dedikleri şeylerde öyle komik ki sanki 16 yıldır ülkenin başında ben varım da özellikle yapmadım.. Ayağı taşa takılsa sebebi dış mihraklar. Ekonomi şahlanmış dört nala gidiyor, Almanya ABD bizi kıskanıyor. Hadi şu Amerikanyaya günlerini gösterelim. Peki nasıl ? Tabi ki dolar yakarak. Coca Cola yerine Fanta içerek. Olmadı portakal bıçaklar Hollandaya göz dağı veririz.
Fakirin çocuğu ölsün mantığı. Desteklemiyorum. Ya tamamen profesyonel orduya geçilsin, ya da adaletsiz olan bedelli askerlikten vazgeçilsin. O kadar parayı bulmakta ne var demeyin istanbulda yaşayıp ömrü hayatında taksimde, beşiktaşta ya da ortaköyde çay içmemiş insanlar var. Çözüm farklı olmalı, çözüm gelene kadar da bu pansuman o yaraya merhem olmaz.
Askerliğimi bedelli yaptım. Baba parasıyla da değil borca harca girerek yaptım. Bedelli yapmamın en önemli nedeni her konuda adalet, mantık ve amaç arayan bir insan olduğum kadar ordunun içinde bulunduğu duruma güvenmemem de vardı. Zaten güvensizliğimde haklı olmam da 15 Temmuz'da ortaya çıktı. Merak eden arasın 5 günlük acemi erlerin darbe nedeniyle ömür boyu hapis cezasına çarptırılmasını. Yarın öbür gün hakikaten adaletine inanayım bu ülkenin, bu ordunun, verdiğim parayı helal edip gönüllü olarak yazılırım askerliğe de. Ama devlet böyle görmüyor meseleyi.