Başbakan Ahmet Davutoğlu, KKTC Başbakanı Özkan Yorgancıoğlu Ankara Palas'ta yaptığı görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
'SU GEÇİŞİ BARIŞ PROJESİDİR'
Türkiye ile KKTC arasındaki ortak ekonomik faaliyetler konusunda ciddi adımlar atıldığını ifade eden Ahmet Davutoğlu, iki ülke arasında yapılacak su geçişi projesinin bunun en iyi örneği olduğunu belirterek, 'Proje ilk defa ortaya atıldığında, Sayın Cumhurbaşkanımız da bunu bir barış projesi olarak takdim etmişti. İnşallah bunu en kısa zamanda gerçekleştireceğiz. Kıbrıs'ın bu anlamda su konusundaki makus talihi de değişmiş olacak' dedi.
'BARIŞIN GERÇEKLEŞMESİ YÖNÜNDE GÜÇLÜ İRADEYE SAHİBİZ'
Kıbrıs'ta iki taraf arasındaki müzakerelerin önemine dikkat çeken Davutoğlu, KKTC ve Türkiye'nin her zaman çözümden yana tavır aldığını vurguladı. Ahmet Davutoğlu şöyle konuştu:
'Birçok kez vurguladığımız gibi Türkiye ve KKTC, bir an önce hemen bir barışın gerçekleşmesi yönünde güçlü iradeye sahiptir. Bunu 2004 referandumunda gösterdik daha sonra müzakereler tekrar başladığında gösterdik. Son dönemde de hep Türkiye Cumhuriyeti, her türlü müzakerelerde destek vermeye hazır olduğunu beyan etti, diğer garantör devletleri de buna destek vermeye davet etti. Ayrıca uluslararası konferans davetinde bulundu. Maalesef Hristofyas döneminde elde edilen sonuçlar ile Sayın Anastasiadis'in döneminde ortaya çıkan ümitvar tabloya rağmen, muhafaza edilemedi. Sayın Anastasiadis, önce ekonomik kriz, arkasında diğer gerekçeleri öne sürerek sürekli bir zaman kazanma çabası içinde oldu ve son olarak da Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de yürüttüğü sismik çalışmalarla ilgili hususu bahane etti. Halbuki biz en başından itibaren, Kıbrıs'ın ekonomik bölgesinde, münhasır ekonomik alanındaki doğal kaynakların barışın itici bir gücü olacağı kanaatini serdettik. Hep 'ya bir an önce müzakerelere gidilsin, bir an önce barış sağlansın ve bu kaynak barıştan sonra Kıbrıs'ın inşası için, güçlenmesi için kullanılsın. Aynı zamanda da hep iki toplumu birbirine kaynaştırsın hem de Türkiye ile Yunanistan'ın ortak bir Doğu Akdeniz barışını gerçekleştirmesinde önemli bir zemin teşkil etsin' dedik. Eğer bu zor olacaksa vakit alacaksa müzakereler bir müddet daha sürecekse ki biz bir an önce bitmesini isteriz, bu sefer de ortak bir komite kurulmasını teklif ettik. Bu ortak komite, iki tarafın haklarını da gözeten çalışmalarla bu doğal kaynakların kullanımına yönelsin. Şimdi de çağrımız açıktır, bir an önce barış, çözüm ve bunun için yoğunlaştırılmış müzakere. O olmazsa ortak komite oluşturulması ve doğal kaynakların barışı teşvik edici şekilde kullanım için değerlendirilmesi ama bunların ikisine de 'hayır' deniyorsa bilinsin ki Türkiye ve KKTC'ye Doğu Akdeniz kapatılamaz. Doğu Akdeniz'in ve Kıbrıs'ın bütün münhasır ekonomik bölgesinde iki toplumun da eşit hakkı vardır. Bu hakların kullanılması yönünde de hiçbir tereddüt gösterilmez.'
DHA