30 Nisan, adını tarihe zalim bir katil olarak yazdıran Hitler'in intihar ettiği günün yıl dönümü. Dünya tarihine bıraktığı, bugün bile silinmesi zor izler bir yana, bazı gizemli projelerine bugün bile anlam verilmekte zorlanıyor. Örneğin, Ağır Su Projesi'ni duymuş muydunuz?
Gelin, yakın tarihimize kısa bir yolculuk yapalım ve akıllara durgunluk veren bu olayı anlatalım.
Bu arada ağır su veya bilimsel literatürde geçen adıyla döteryum oksit 1932'de Hugh Taylor tarafından keşfedildi. Bu maddenin alametifarikası atom bombasının yapımında kullanılabilir olmasıydı.
Bunun Hitler gibi yıkımın hayranı bir lider için ne kadar önemli olacağını tahmin etmişsinizdir.
Bu süreç başladığında Almanya'nın rakiplerine bakacak olursak, e önemli düşman İngiltere'ydi ve Almanlar ağır suyu kullanarak bir atom bombası üretmeyi başarırsa tehdit sadece İngilizler üzerinde olmayacaktı.
Bu projeyi sonlandırabilmek öyle kolay değildi. İyi korunan bölgeye ulaşmak, Almanların yürüttüğü projeyi sonlandırabilmek başarılı bir istihbarat çalışmasına, iyi bir organizasyona mecbur bırakıyordu.
İngiltere bu zorlu görev için planlar yapmaya başladı, zamanları kısıtlıydı.
Karlı dağlarda bu projenin başarılı olup olmayacağı bir soru işaretiydi.
İngiltere'nin sağladığı hava desteğiyle 18 Ekim 1942 günü operasyon başladı. Norveçli askerler dağlara iniş yaptı fakat tesise ulaşacakları zorlu yolu katetmeden evvel İngiliz uçaklarına iniş yapabilecekleri bir alan belirlemeleri gerekiyordu.
Lokasyon için Norveçli müttefiklerinden sinyal bekleyen İngiliz uçakları vurularak düşürüldü, düşen uçaklardan sağ kalan İngiliz askerleri ise öldürüldü. Almanlar gizli operasyonun ne olduğunu anlamış ve İngiliz kanadındaki tehlikeyi yok etmişti.
Norveçli askerler için bu avantajın yanında çok büyük bir dezavantaj da vardı, gizli ekip, kar ve buzla kaplı bu ölümcül coğrafyada tek başına kalmıştı. Ayrıca Almanların keşfe çıkıp onları yakalaması da ihtimal dahilindeydi.
Bekledikleri sürede erzakları azaldı ve hayatta kalmak için bir geyik avlamak zorunda kaldılar. Yakalanma pahasına bu yaşam ve ölüm arasındaki çizgide gidip geldiler.
İkinci ekip aylar sonra geldi. 16 Şubat 1943 günü bölgeye havadan iniş yapan komandolarla birlikte tesise düzenlecek operasyon yeniden canlandırıldı.
Ağır su üretimi yapılan bu tesis konumu itibarıyla dağın eteğinde konumlanmış, saldırılması neredeyse imkansızdı. Hele ki Almanlar fark etmeden bunu yapabilmek...
Bu tesise ulaşmak için bilinen tek bir yol vardı o da dar bir asma köprüydü. Burada tahmin edeceğiniz üzere Alman askerleri sürekli olarak nöbetteydi.
Tesise ulaşmanın diğer yolu pek mantıklı bir yol değildi, sarp ve buzlu kayalıklardan yukarı tırmanmak mümkündü. Tabii ölümsüz bir askerseniz! Almanlar buradan kimsenin giriş yapmayacağını düşünerek önlem almamıştı ve operasyon ekibi için tek yol bu imkansız. gibi görünen girişti.
Gece sakinliğinden yararlanıp gizlice ağır su bölümüne girmeyi başaran askerler rehin aldıkları bir Norveçli işçiden tesisin can damarını göstermesini istediler ve bombayı buraya konumlandırdılar.
Düzeneği bağladılar, bombayı patlamaya hazır hale getirdikten sonra hızlıca bölgeden uzaklaştılar. Şansları yaver gitti, hava öylesine soğuktu ki karda ayak izleri bile oluşmamıştı, Almanlar onları asla bulamadı.
Hal böyle olunca Hitler'in de emriyle Almanların bu zararı tamir etmesi pek uzun sürmedi, 6 aydan kısa bir sürede tesis yeniden ağır su üretimine başlamıştı bile.
Hitler çevrenin daha iyi korunmasını ve tesisin çok daha korunaklı hale getirilmesini istedi. Bu aynı yolla bu tesisi yok etmenin imkansız olacağının işaretiydi.
Tesise 180'e yakın uçakla saldırı düzenlendi fakat Hitler'in mühendisleri bu saldırıları tahmin ederek ağır su depolarını bodrum katına konumlandırmıştı. Bina harabeye dönmüş olsa da proje hiçbir şekilde hasar bile görmemişti!
Ağır su tankları söküldü ve projeyi Almanya'da sürdürmek için büyük bir kafileyle yola çıkıldı. Rota şöyleydi: Tinnsjo Gölü'ne kada tanklar trenle götürülecek, ardından sivil bir gemiye yüklenecekti.
Yani İngilizler bir saldırı yapmayı planlıyorsa ağır suyun denizlere karışması ve milyonların yaşamını sona erdirme tehlikesini de göze almalıydı.
Almanlar bu plandan haberdar değildi zira İngiltere'nin sivillerin yaşamını tehlikeye atmayacağını düşünüyorlardı. Tam da bu sebeple gemide güvenlik önlemi bile alınmadı. Hal böyleyken Knut Haukelid gemiye patlayıcı düzeneği kolayca yerleştirdi ve gemi limandan hareket ettikten 45 dakika sonra infilak ettirildi.
Tinnsjo Gölü yüzlerce masum ve insanlığın geleceğini tehlikeye atacak ağır suyla dolup taştı...
Bu zalim plan sonlandırılsa ve Hitler'in kötülüğü biraz olsun engellenebilse de kötülüğü kökten kazımak mümkün olmadı, Amerika atom bombasını birkaç yıl sonra Japonya üzerinde kullandı.
ee simdi hitler kotu adam ama amerika demokrasinin koruyucusu, dunya barisinin bekcisi falan buna ne demeli?
Bir tek Hitler mi adını zalim kâtil olarak yazdırmış? Başka yok mu?
Bıkmadınız Anti Nazi propagandası yapıp Ingilizleri Rusları Amerikayı barış güvercini göstermekten, Analarımız Babalarımız dizisini izleyin Bob Pacific izlediğiniz gibi tamam Hitler bir psikopattı katildi Ama milyonlarca ogul baba abi can verdi vermeseler Hitlerden önce Rusların eline belki bir parça ekmek verir diye bakıyorlardı koskoca bir millete katil öcü muamelesi yapıyorsunuz daha kötüsü en büyük katilleri kahramanlaştırıyorsunuz ben daha sayfalarca yazarım ama ya yorumum silinir yada su satırlar yüzünden küfürler yerim ama araştırın her gece Staline Churchille sövmekten Hitlere fırsat bulamazsınız..