Mütalaaya karşı söz verilen Başak Cengiz'in babası Avni Cengiz, nişanlısı Mahir Mızrak ve ablası Zennure Türk sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi.
Anne Beyhan Cengiz ise sanık avukatlarının Boz'un akıl sağlığının yerinde olmadığını iddia ederek özel raporlar sunduğunu dile getirdi. Anne Cengiz, 'Akıl sağlığının nasıl olduğunu anlatabilmek için olayı anlatayım. Olay günü 1 metre kılıcını kuşanıp pusuya yatıyor. Elinde kahvaltı bıçağı bile olmayan kendisini savunamayacak birine arkadan saldırıyor. Diyelim ki ezberlettiler bu savunmasını akıl sağlığı olmayan biri unutur saniyesinde' diye konuştu.
Sanığın ilk duruşmadaki 'Kulağıma şeytan fısıldadı' şeklindeki beyanını da hatırlatan Anne Cengiz, Mahkeme Başkanı'na şöyle seslendi: 'Biliyoruz ki şu mübarek aylarda şeytan bağlıdır. Sizin içinizde de bizim içimizde de şeytan vardır. Siz ondan duyduğunuz şeyleri duydurursunuz, adalete güvendiğiniz için. Sanık şeytanın kendisine 'Ya sen başkasına zarar vereceksin ya da intihar edeceksin' dediğini söylemişti. Kendi canı söz konusu olduğunda şeytanı bertaraf ediyor. Akıl sağlığı olmayan bunu yapabilir mi?' şeklinde konuştu.
Anne Cengiz, 'Ben gerçekten de en ağır cezayı almasını istiyorum. Başak Cengiz gerçekten örnek bir insandı bu dava sonucunda da sanığın örnek bir ceza almasını talep ediyorum' diyerek sözlerini bitirdi.
Son sözü sorulan tutuklu sanık Can Göktuğ Boz, 'Söyleyecek bir şeyim yoktur' dedi.
İster müebbet, ister idam ya da infaz... Ne olursa olsun adaletsizlik hissinin ortadan kalkmasına neden olamıyor. Öldürülmesi değil mevzu. Kamera kayıtlarıyla ve şahitlerle somut şekilde suçu sabitlenen bu tür mahlukların bu satırlara sığmayacak kadar şiddetli acıları çekmesi, uzun yıllar işkence çekmesi gerekiyor.
bokunda boğulursun umarım zira beslemek zorundayız mecburen...
Tipini biptiğimin kertenkele suratlısı.. Umarım içeride şiş kebap yaparlar seni