Barış Manço da Bizden: Hızlı Konuşan İnsanlar Aslında Diğer Herkesten Daha Zeki Olabilir mi?

Dinlemek ve duymak arasında fark vardır. Bir insanın sizi gerçekten dinlediğini hissetmek tatmin edici bir duygudur. Peki ya derdini anlatan ama bizim sadece duyduğumuz insanlar?

En baştan soralım, hızlı konuşan insanlar daha zeki olabilir mi?

İnsan zekasını ölçmek için tek bir ölçü birimi yok. Farklı parametreleri dahil ederek bir şekilde ifade edilmeye çalışılsa da, her insanda görülen farklılıklardan dolayı zeka seviyesinin ölçümünde sapmalar olabiliyor.

Bu sebeple konuşma hızını tek ölçüt olarak ele alarak bu durumun insan zekası üzerinde etkisini kanıtlamak zor. Lakin farklı örneklerle karşılaştırarak ve hızlı konuşmanın yanında beynimizin geri dönüşlerine kulak verdiğimizde sonuçlar oldukça şaşırtıcı.

Araştırmacılar son zamanlarda, oldukça hızlı konuşma (kısaca ERS) olarak adlandırılan durumun temelini araştırmaya başladılar.

İyi yönetilen bir konuşma bozukluğu, beyninizin bu hıza geri dönüşler yapması beraberinde üstünlük belirtilerini kanıtlıyor. Kısacası bu duruma bozukluk demek yanlış bir kullanım diyebiliriz.

ERS'ye, hızlı konuşma durumuna bir bozukluk diyebilir miyiz?

Endişeye mahal yok, ERS kendi içinde bir bozukluk değil.

Ancak, hızlı konuşmayı içeren dağınıklık olarak adlandırılan bir konuşma bozukluğu var. Hızlı konuşmaya ek olarak, cümle dolgusuyla doldururlar (örneğin, um, gibi), ait olmadıkları duraklamaları eklerler ve anormal tonlama kullanırlar. 

İnsanlarla iletişim kurarken kullandığımız dilin düzenli olması durumunda, hızının bir bozukluk belirtisi olmadığı sonucunu çıkarabiliriz.

Missouri'de iletişim bilimi ve bozukluk araştırmacısı olan Klaas Bakker ve meslektaşları üç grup insanda konuşma hızını ve netliğini karşılaştırdılar.

Normal konuşanlar, hızlı konuşanlar, dağınık konuşanlar ve kontrol grubu üyeleri.

Tüm çalışma katılımcıları fonetik olarak dengeli, aynı zamanda düzensiz kelime dizgisini okumak zorundaydılar; aynı zamanda, ilk önce rahat bir tempoda ve daha sonra dudaklarının hareket edebilecekleri kadar hızlı bir şekilde, ikinci nesil kafiye şiirleri okudular.

Doğal bir tempoda okurken, hızlı konuşanlar ve dağınık konuşanların her ikisi de kontrol grubu üyelerinden daha hızlı konuşuyordu.

Hızlı konuşanlar, hızlı okuma görevi sırasında diğer katılımcılara göre biraz avantajlı göründüler, ancak farklılıklar hafifti.

Araştırmacılara göre, sonuçlar konuşma oranı farklılıkları için fizyolojik olmayan bir temel olduğunu ileri sürüyor. Ayrıca dilin işleme merkezi olan beyninin farklı bölgelerinde grafik dışı etkinlikler ortaya çıkıyor.

Farklı bir zeka türünü ele aldığımızda, bu yeteneği tek bir doğrultuda değerlendirmek yetersiz bir tanı olacaktır.

Peki hızlı konuşan insanlarla iletişim haline geçtiğimizde onları anlamakta zorluk çektiğimiz için bu durumu bir bozukluk olarak görüyor olabilir miyiz?

Belki hızlı konuşmasına rağmen dinleyiciler için sindirme süresini de doğru ayarlayan bir bireye zeki diyebiliriz. Fakat toplumsal sınırlandırma denilen bir gerçek bu noktada devreye giriyor ve bireyin bu yeteneği doğru yönetmesinden çok, bir bozukluk olarak gördüğü bir düzen içerisinde ''Sosyal İletişim Bozukluğu'' tanısı ile yanlış yönlendiriyor.

2011 yılında yapılan bir araştırmada, dinleyicilerin hızlı konuşmacıları, kelimeler arasında duraklayan insanlardan daha ikna edici buldukları sonucuna varılmış.

O halde bir beyin fırtınası yapsak ve şöyle düşünsek...

Evrim sürecinde insanların doğal seçilimler yaptığını ve birbirlerine sağladıkları fayda ve zararla bu kararlar beraberinde soylarının devamını sağladıklarını biliyoruz.

İnsan ilişkilerinde bu durumu değerlendirelim.

Hızlı konuşan bir kadınla, tane tane konuşan bir erkeğin birlikteliklerinde kadın iletişim kurarken hızlı konuşarak erkeğin daha hızlı düşünmesine, düşüncelerini sindirme süresini de hızlandırmasıyla beyninde yeni bir hareketlenme ile daha çok gelişmesini sağlayabilir.

Erkeğin iletişim halindeyken tane tane konuşarak, farklı kelimeleri kullanması kadının aynı şekilde aşina olmadığı bir iletişim hızına ayak uydurmasıyla yine beyninde farklı uyarıcıları harekete geçirebilir.

Böylece birbirlerine sağladıkları faydanın insan beynini daha da geliştirdiğini söyleyebilir miyiz?

Belki de söyleyebiliriz...

Yalnız değiliz! Sevgili büyük usta Barış Manço da bizden biri... Belki de artık farklılıkları eleştirmek yerine, doğru yönlendirerek kazanmayı öğrenmeliyiz!

Popüler İçerikler

Enteresan Çıkışları ve Görgüsüz Paylaşımlarıyla Meşhur Murat Övüç'ten Kadınları Hedef Alan Hadsiz Yorum
Güldür Güldür Show'dan Duygulandıran 29 Ekim Skeci Geldi
Fenerbahçe Genel Sekreteri Burak Kızılhan'ın Açıklamaları Gündem Oldu: ''Sponsorlarımız Yasal ve Helal''
YORUMLAR
27.10.2018

ilber ortaylı bildiğin geri zekalı o zaman

27.10.2018

Yavaş konuşan insanlarla muhabbet etmekten nefret ediyorum. Ben hızlı konuştuğum için onun lafını bölüyormuşum gibi oluyor. O leb'i bile diyemeden ben leblebiyi anladığım için cevap verme isteği duyuyorum ama o hala le'yi söylemeye çalışıyor garibim.

27.10.2018

(bugün de zeki olduk çok şükür)

27.10.2018

Hızlı konuşmayı bilemem de hazır cevap olmak zekiliktir. Hazır cevaplılık, beynin hızlı kullanımı ve fikirlerin süratle işlenmesine bağlı olarak çabuk düşünerek, etkileyici, düşündürücü ya da şaşırtıcı cevap verebilme becerisidir.

TÜM YORUMLARI OKU (20)