sonra seneler geçiyor, ailenizin yanına dönüyorsunuz, ailenizi çok sevseniz de o size ait olan yeri özlüyorsunuz, bıraktığınız gibi olmuyor ne siz ne de aileniz, zihniniz değişiyor, bakışınız değişiyor, ister istemez çatışmalar başlıyor. ailemi çok sevsem de o günleri özlüyorum, evet rahat mıyım doğru, yemeğim hazır, eşyalarım temiz ama... ''benim düzenim'' olayı başka.
affedersiniz de üniversiteye gelmiş adam daha hala adam akıllı yemek yapmaktan, bulaşık yıkamaktan, odasını derli toplu tutmaktan, çamaşırlarını yıkamaktan acizse, ne diyeyim ölsün bi zahmet
İlk yıllarda bu ama. Yıllar geçtikçe sehrine, arkafaslarina alisiyorsun. Gece 3te eve geldiginde kimseye hesap vermemeye alisiyorsun. Kendi kurallarinla, olgunlaşıp kendi kendine edindiğin hayat felsefesi ile yaşamaya alisiyorsun. Fakir bile olsan sefil bile yasasan o hayat senin hayatın özgürsün, sonra ailenin yanına dönünce de üniversitedeki o kendine ait hayatı ozleyip ağlıyorsun.
sonra seneler geçiyor, ailenizin yanına dönüyorsunuz, ailenizi çok sevseniz de o size ait olan yeri özlüyorsunuz, bıraktığınız gibi olmuyor ne siz ne de aileniz, zihniniz değişiyor, bakışınız değişiyor, ister istemez çatışmalar başlıyor. ailemi çok sevsem de o günleri özlüyorum, evet rahat mıyım doğru, yemeğim hazır, eşyalarım temiz ama... ''benim düzenim'' olayı başka.
affedersiniz de üniversiteye gelmiş adam daha hala adam akıllı yemek yapmaktan, bulaşık yıkamaktan, odasını derli toplu tutmaktan, çamaşırlarını yıkamaktan acizse, ne diyeyim ölsün bi zahmet
İlk yıllarda bu ama. Yıllar geçtikçe sehrine, arkafaslarina alisiyorsun. Gece 3te eve geldiginde kimseye hesap vermemeye alisiyorsun. Kendi kurallarinla, olgunlaşıp kendi kendine edindiğin hayat felsefesi ile yaşamaya alisiyorsun. Fakir bile olsan sefil bile yasasan o hayat senin hayatın özgürsün, sonra ailenin yanına dönünce de üniversitedeki o kendine ait hayatı ozleyip ağlıyorsun.