Bakanlık Müfettişi: 'Rabia Naz'ın Ölümü Kaza Değil Düşme Ama Nasıl Düştü Diye Sormayın'

TBMM Rabia Naz ve Şüpheli Çocuk Ölümleri Araştırma Komisyonu dördüncü toplantısını düzenledi. 

Toplantıda sunum yapan İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişi Melih Özay, Rabia Naz'ın trafik kazası sonucunda ölmesinin mümkün olmadığını ifade ederek, 'Topukları patlamış. Trafik kazasıyla topuklar nasıl patlar; düşme. Ama bana şunu sormayın; çocuk nasıl düştü demeyin. İntihar demem için elimde hiçbir bulgu yok' dedi.

'Kaza olması durumu çok profesyonel bir senaryo'

Hürriyet'ten Umut Erdem'in haberine göre, dördüncü toplantısını yapan TBMM Rabia Naz ve Çocuk Ölümlerini Araştırma Komisyonu'nda, İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişi Melih Özay, yaşanan olayın bir kaza değil, düşme olduğunu söyledi. 

Toplantıda bir sunum yapan Özay, bir kaza olması durumunda çok profesyonel bir senaryonun olması gerektiğini ifade ederek, 'Eğer bir trafik kazasıysa, kim niye bir kimyasal bulsun, kim niye kucağında alsın oraya getirsin' dedi.

"Polisin de ihmali var"

Özay, sunumunda Eynesil polisinin de ihmalinin olduğunu söyledi. Polisin, teknik imkansızlıklar yüzünden Rabia Naz'ın çanta ve ayakkabısını delil poşetinin içine koymadığını söyleyen Özay, şu ifadeleri kullandı:

''Eliyle alıp ve süreç uzadıktan sonra kriminale gittiği için buradaki süreç karışmıştır. Ayakkabısının altındaki kireç ile evin üstündeki kireç tozları da birbirine uyumlu; ama yolda da bu kireçlere rastlıyoruz. Bunun kriminal raporla belirlenmesi lazımdı. Çatıdaki kireç mi aşağıdaki kireç mi diye. Bu yapılmamış. Kriminal eksiklik var''

Müfettiş, kanın kimyasal maddeyle temizlendiği iddialarını yalanladı

Kanın temizlendiğini yalanlayan Özay, kanın içeriye doğru aktığını ifade ederek, sunumunu şu sözlerle sürdürdü:

''Bu mümkün değil. Ama bana şunu sormayın; çocuk nasıl düştü demeyin. Adli tıp raporlarını inceledim, hayatımı bu işe verdim. Topuklar patlamış. Trafik kazasıyla topuklar nasıl patlar? Bağları kopmuş. Kalça kemiği omur bağlantısı patlamış. Fındıklığa düşmüş. Fındık dallarına düşerken ellerini vuruyor. İzleri var. Yerde kan izi olmaması normal. Kanama olmamış. Kan içeriye akmış. Kesi olmadığı, kırık olduğu için kanama olmuyor. İntihar demem için elimde hiçbir bulgu yok. Bunun için ailenin bütün olarak beş ay geriye yönelik incelenmesi gerekir. Aile arasındaki ilişkiler, o an merdivende kim var, kim yok. Daha önce kim ne yapardı, incelenmesi gerekirdi. Bilgisayardaki oyun süreleri kriminal olarak izlenmeli. Hangi zamanda bilgisayara girilmiş... Ama bu benim işim değil''

Çantasından Siyah İnci kitabı çıkmış

Diğer taraftan, toplantıda Rabia Naz'ın çantasından Siyah İnci isimli romanın çıktığı ve rehber öğretmeninin, 'İnceledim kitabı. Bir çocuğun okuması gerekmeyen bir kitap. Ama intiharı gerektirecek bir kitap değil' yorumunda bulunduğu aktarıldı.

Popüler İçerikler

Hollanda Hükümeti'nden Örnek Karar: Scottish ve Sphynx Kedilerin Sahiplenilmesi Yasaklandı!
Temsilcimiz Ege Karabenli İlk 10'da: Mr. World 2024 Erkek Güzellik Yarışması'nın Birincisi Belli Oldu!
Doğu Ekspresi Seyahatinin O Kadar da Romantik Olmadığını Söyleyen Adam Bilinmeyenleri Anlattı
YORUMLAR
06.12.2019

Yemin ederim kafayı yiyeceğim. Yahu bu kız çocuğu 11 yaşında ne intiharı, ne siyah incisi siz ne zırvalıyorsunuz? Siz çocuğunuzu bu kadar mı psikolojisi bozuk yetiştirdiniz de bu çocuğun intihar ettiğini düşünebiliyorsunuz. Vicdansızlığınızda boğulun ...

06.12.2019

Ya o yaşlarda ben de okudum Siyah İnci'yi, bırak Allasen. Ha kitapta hayvana eziyet var Allah için. 6-7 senedir sokak hayvanlarıyla uğraşıyorum, arada intihar edesim geliyor ama o noktaya gelmek için ciddi bir vicdan yorgunluğu lazım. O yaştaki bir çocukta o derece bir empati yeteneği gelişmiş olduğunu sanmıyorum. Her şey bitti Siyah İnci kaldı suçlayacak la havle...

06.12.2019

Allah ıslah etsin sizi Allah binbir türlü belanızı versin aynısı kızınızın bacınızın ananızın başına gelse ne yapardınız acaba! O ananın babanın ahı üzerinizden gitmesin acı ceke ceke geberin inşaallahhh

06.12.2019

İntihar zaten hiç olmadı, bu yalnızca olayı kapatmak isteyenlerin tutanaklara geçirdiği ve bazı siyasi isimleri korumak amacıyla uydurulan bir söylem. Yani sevgili beyefendi(!) onu biz de biliyoruz. Bu olayı çözmeden o koltuklarda oturduğunuz her güne lanet olsun.

TÜM YORUMLARI OKU (21)