Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın BELKO şirketine yaptığı atama Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın genelgesi gerekçe gösterilerek engellendi. Yargıya taşınan atama engeli için mahkeme Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün tescil işlemini yapmamasını yasaya aykırı buldu.
Habertürk'ten Yasemin Güneri'nin haberine göre, mahkeme 'Yasal bir düzenleme genelge ile ortadan kaldırılamaz. Ticaret Sicil Müdürlüğü, bakanlık genelgesinden önce kanun hükümleri ile bağlıdır' dedi ve Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün tescil işlemini yapmamasını yasaya aykırı buldu.
Belediye şirketlerinin, özel hukuk hükümlerine göre faaliyet gösterdiğini hatırlatan Yılmaz, şunları söyledi:
'Türk Ticaret Kanunu'na tabidir. Kanun'da şirket genel kurullarının nasıl yapılacağı açıktır. Mansur Yavaş yönetimi, tamamen yasaya uygun bir şekilde genel kurulları yapmıştır. Ancak, 25 yıldır yapılan Büyükşehir Belediye Başkanına ait olan atama yetkisini Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 15 Mayıs 2019'da yayınladığı bir genelgeyle engellemiştir. BELKO Şirketi olarak açtığımız dava lehimize sonuçlanmıştır. Mahkeme, yasal yetkinin Büyükşehir Belediye Başkanı'na ait olduğuna karar verdi. Yasa dışı engellemeler, Ankara halkının aleyhine sonuçlar doğurur. Karara itiraz edildiği için dosya şu an İstinaf Mahkemelerinde. Kararın icrası için kesinleşmesi de zorunlu değildir.'
Geçtiğimiz günlerde, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın bir belediye işletmesi olan Halk Ekmek’e atadığı yönetim kurulu, Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından onaylanmadı. Buna gerekçe olarak da yine Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın 15 Mayıs 2019 tarihinde yayınladığı genelge gösterildi.
BELKO hakkında verilen karar sonrası, Halk Ekmek de dava açmaya hazırlanıyor. İstinaf Mahkemesi’nden BELKO hakkında verilecek karar merakla bekleniyor. İstinaf Mahkemesi, yerel mahkeme kararını onarsa belediye başkanlarının kullandığı yetki Belediye Meclisi’ne devredilemeyecek.
5393 sayılı Belediyeler Kanunu’nun 37. maddesinde belirtilen “Belediye başkanı, belediye idaresinin başı ve belediye tüzel kişiliğinin temsilcisidir” hükmüne göre, belediye şirketlerinde atamaları, seçilmiş belediye başkanları yapıyor.
Fakat bakanlığın yayımladığı genelge ile bu yetkilerin belediye başkanlarından alınıp belediye meclislerine verilmesi öngörülüyordu.
seçilmişin hakkini gasp etmektir bu. insanlar belediye baskanlarina veya başkanlara sehiri veya ulkeyi yönetsin diye oy veriyor. birileri gelip seçilmisin hakkini gasp etsin diye degil.
Beklenen hareketler gelmeye başladı.. Kendilerine yakışan davranışlar yani şaşırtmadı!
Adamların resmen belediyeleri teslim etmemek için yapmadığı pislik kalmadı. Bunlar mı Müslüman? Bu konunun sonuna kadar üstüne gidilmeli, medyaya taşınmalı. Herkes görsün. Yok öyle yağma! Halkın iradesiyle seçilen başkanların yetkisini elinden almak bir sivil darbedir. Ağzından İslamiyet ve milli irade düşmeyip de bu ahlaksız adamlara oy atan karaktersizler de gün yüzü görmezler umarım..