'Birkaç sene önce Japonya'ya gitmek nasip oldu. Günlerden cuma gelince arkadaşlar dediler ki Türkiye Cumhuriyeti buraya çok güzel bir cami yaptı. Selimiye'nin kopyası. Gidelim orada birlikte cumayı kılalım. İmam efendi Bursa'dan gitmiş bir hafız. Diyor ki geldiğimin ilk haftasında Japonya sallandı. Bizim evde de müthiş bir sarsıntı oldu. Biz nerede olduğumuzu da unuttuk. Hanım ve kızım pijamalarla sokağa atladık. İlk park alanına doğru koştuk. Gittik gece yarısı parkın ortasında bekliyoruz. Sağımızda kimse yok, solumuzda yok. Hiçbir Japon gelmemiş. Bizden başka Allah'ın kulu yok. Utandık. Sonra yavaş yavaş sarsıntı da durunca yerimize döndük. Bir gün sonra camiye geldiğimde anlattım. Orada Kırım Türkleri vardı. Hepsi bana kahkahalarla güldüler, niye böyle yaptın diye? Peki, siz ne yaptınız diye sordum. Dediler ki, burada çok sarsıntı olmuşsa, uykumuz kaçtıysa, sağa döneriz, sola döneriz. O kadar. Değerli arkadaşlar, hikaye gibi söylüyorum ama en iyi yolu bu. Sağlam, güvenilir konutlar yapacağız. Bu konuda taviz vermeyeceğiz. 8-9 şiddetinde bile olsa deprem evimizden çıkmayacağız.'
8 ile 9 arasında nasıl bir fark olduğunu biliyor mu acaba...
Siz çıkmayın lütfen çıkmayın hatta diğer bakan milletvekili arkadaşlarınıda ikna et onlarda çıkmasın
inananin aklına sıçayım, ulan deprem illerinde insanlar ne halde üzerinden kaç ay geçmiş yaraları sarılmamis, hâlâ beton derdi bı bitmedi amk bitmedi.