Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Şah Fırat Operasyonu'na ilişkin 'Kimse Türk Silahlı Kuvvetleri ile şaka bile yapmasın, TSK dün akşam kabiliyetini tüm dünyaya bir kere daha göstermiştir' dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, '(Şah Fırat Operasyonu'na ilişkin) Arazideki unsurların hepsine tek tek uyarılar yapıldı, 'Biz bu akşam saat 21.00'de buraya gireceğiz, emanetlerimizi ve askerlerimizi getireceğiz, karşımıza hiç kimse çıkmasın. Çok şükür hiç böyle çatışma da olmadı. Uyarılarımızı yaptık, zaten kardeşimiz de iş kazası sebebiyle hayatını kaybetti' dedi.
Çavuşoğlu, Antalya Kültür Merkezi'nde (AKM) düzenlenen AK Parti Antalya Gençlik Kolları İl Kongresi'ne katıldı. Çavuşoğlu, burada yaptığı konuşmada, tarihin unutulmaması gerektiğini belirterek, Suriye'nin Halep kenti sınırları içerisindeki Karakozak köyünde bulunan Süleyman Şah Türbesi'ndeki askerlerin tahliyesi için düzenlenen askeri operasyonu hatırlattı.
Dün gece saat 21.00'de başlayan operasyonu birçok insanın sabah Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun basın toplantısıyla öğrendiğini dile getiren Çavuşoğlu, sosyal medyada ise bazı haberler dolaştığını, bunlar arasında gerçek olmayan bilgilerin de yer aldığını dile getirdi.
Dün akşam tarihin şanlı sayfalarına giren bir operasyon gerçekleştiğini vurgulayan Çavuşoğlu, bu operasyonun sadece dün akşam karar verilmiş ve başlamış bir operasyon olmadığını kaydetti. Sınırdan yaklaşık 37 kilometre ötede Süleyman Şah Saygı Karakolu ve emanetler bulunduğunu dile getiren Çavuşoğlu, şunları söyledi:
'Burası bizim topraklarımız yani ay yıldızlı bayrağın dalgalandığı Türkiye Cumhuriyetinin topraklarıdır. Bu toprakları Türk askerleri korumuş, şu anda Suriye'deki arazideki gerçeklerden dolayı burada olası tehditlere karşı gerek askerlerimizin gerekse oradaki emanetlerimizi korumak, kollamak için dün akşam dünyada herkesin saygı ve hayranlıkla izlediği bir operasyonu gerçekleştirdik.'
Bakan Çavuşoğlu, operasyonu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, adım adım, dakika dakika takip ettiğini, Başbakan Davutoğlu'nun da karargahta, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ve Genelkurmay Başkanı Necdet Özel ile operasyonu yönlendirdiğini, Dışişleri Bakanlığı olarak da kendilerinin üzerlerine düşen görevleri yaptıklarını bildirdi.
Operasyonun başarılı bir şekilde gerçekleştirildiğini dile getiren Çavuşoğlu, bir askerin kaza nedeniyle şehit olduğunu belirterek, ailesine sabırlar diledi. Çavuşoğlu, tüm askerleri, komutanları da tebrik ettiğini kaydetti.
Zırhlı araçlarla, tanklarla bölgeye girildiğini anlatan Çavuşoğlu, 'Arazideki unsurların hepsine tek tek uyarılar yapıldı, 'Biz bu akşam saat 21.00'de buraya gireceğiz, emanetlerimizi ve askerlerimizi getireceğiz, karşımıza hiç kimse çıkmasın. Çok şükür hiç böyle çatışma da olmadı. Uyarılarımızı yaptık, zaten kardeşimiz de iş kazası sebebiyle hayatını kaybetti' diye konuştu.
'Muhalefette hazımsızlık var'
Bu operasyonla ilgili dışarıda büyük bir hayranlık ve saygınlık olduğuna işaret eden Bakan Çavuşoğlu, herkesin bu operasyonun nasıl yapıldığını sorduğunu belirtti. Musul Başkonsolosluğu'nun personeline yönelik düzenlenen operasyonun da hayranlıkla sorulduğunu anlatan Mevlüt Çavuşoğlu, 'Bakıyoruz içerideki muhalefete, büyük bir rahatsızlık var. Hem de öyle, böyle bir rahatsızlık değil, hazımsızlık var. Yani bunların söylemlerine bakıyoruz da bizim askerlerimiz orada kalsa, o emanetler orada kalsa da onlara bir şey olsa da iktidar zora düşse, zorda kalsa diye umut eden, bekleyen muhalefeti görüyoruz adeta. Allahınızı severseniz bu insanlardan bu ülkeye ne hayır gelir' dedi.
Musul Başkonsolosluğundaki Türk çalışanlar rehin olduğunda muhalefetin, 'Niye onları daha önce boşaltmadınız, neden tahliye etmediniz?' diye tepki gösterdiğini dile getiren Çavuşoğlu, şu anda da tedbir aldıklarını ancak muhalefetin tersine söylemlerde bulunduğunu ifade etti.
'Türkiye topraklarını terk etmedi'
Muhalefetin 'ahlaksızca' şeyler söylediğini, Türkiye'nin oradaki topraklarını terk ettiğine ilişkin açıklamalarda bulunulduğunu anlatan Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Türkiye, oradaki topraklarını terk etmedi, tam tersi Suriye içinde sınırın hemen 180 metre ötesinde yeni toprakları oldu ve boşalttığımız yerin de Türkiye'nin toprakları olduğuna dair notamızı herkese verdik. Birleşmiş Milletlere bu sabahtan itibaren yazımızı gönderdik. İlgili Uluslararası örgütlere gönderdik ve Suriye Başkonsolosluğuna bir notayla bildirdik. Bir, burayı boşaltıyoruz ama burası bizim toprağımız, tekrar geri geleceğiz. İki, bu emanetleri ve Saygı Karakolumuzu sınırın Suriye tarafında Eşme'ye tekrar kuruyoruz ve bayrağımızı buraya dikiyoruz, hazır olduğu zaman da emanetlerimizi tekrar buraya getiriyoruz. Şu anda emanetlerimiz burada. Dolayısıyla toprakları terk etme yok, bayrağımızı geri çekme yok, şanlı ay yıldızlı bayrağımız Eşme'de dalgalanıyor.'
Çavuşoğlu, emanetlerin güvenli ellerde olduğunu ifade etti.
'Kimse TSK ile şaka bile yapmasın'
Operasyonla ilgili herkese bilgi verildiğini belirten Bakan Çavuşoğlu, şunları söyledi:
'Şimdi biz Birleşmiş Milletlere haber verdiğimiz gibi Suriye'deki şu andaki rejimin başkonsolosluğuna notayla bildirdiğimiz gibi dünyada 114 ülke tarafından tanınan ve meşru görülen Suriye Ulusal Koalisyonuna ve Özgür Suriye Ordusuna da bu operasyonu yaptığımızı bildirdik. Kimseden izin almadık, kimseden icazet almadık, kendi irademizle ve kendi inisiyatifimizle bunu yaptık. Türkiye, bir kez daha dünyaya şunu göstermiştir, dünyanın neresinde olursa olsun içeride ve dışarıda Türkiye'nin namusuna, güvenliğine tehdit oluşturan hangi unsur varsa onunla mücadele edilir ve onu yok ederiz. Verdiğimiz mesaj budur. Bir mesaj daha verdik, kimse Türk Silahlı Kuvvetleri ile şaka bile yapmasın, Türk Silahlı Kuvvetleri dün akşam kabiliyetini, kapasitesini tüm dünyaya bir kere daha göstermiştir.'
Çavuşoğlu, uluslararası hukuktan kaynaklanan haklar çerçevesinde bu operasyonun gerçekleştirildiğini vurguladı.
Ege Üniversitesinde çıkan kavgada hayatını kaybeden Fırat Çakıroğlu'nun ailesine başsağlığı dileyen Çavuşoğlu, TBMM'de tartışılan İç Güvenlik Yasa Tasarısı'na değinen ve Türkiye'de kamu düzenini, gençlerin can güvenliğini sağlamak istediklerini belirterek, birilerinin gençliği kavgaya, kaos ortamına yönlendirdiğini öne sürdü.
AK Partili kadroların, gençlerin elinde molotof olmasın, tablet, kalem, bilgisayar olsun ve ülkesini ileri medeniyet seviyesinin üstüne çıkarsın istediğini anlatan Bakan Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Birileri diyor ki yok, 'gençlik militan olsun, gençliğin elinde molotof kokteyli olsun, varsın okulların etrafında bonzai satılsın, uyuşturucu satılsın ve devlet bunlara karşı önlem almasın', ben şimdi size soruyorum, bu zihniyet neye hizmet ediyor, kime hizmet ediyor arkadaşlar. Bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde gördüğünüz manzara neye hizmet ediyor, kime hizmet ediyor. HDP'yi anladık, çünkü onlar şiddeti savunuyorlar. PKK'nın uzantısı. Bunu söyleyince üzülüyorlar, kusura bakmasınlar, şimdi siz Güneydoğu'da, Doğu'da kaç kişinin ölmesine sebep olan bu olayları destekliyor musunuz? Evet, maalesef destekliyorlar. Ama halk rahatsız, esnaf rahatsız. HDP'nin zihniyeti bu.'
'Kürt kökenli kardeşlerimiz bunlara oy vermez'
7 Haziran'da yapılacak seçimi hatırlatan Çavuşoğlu, bu tür çalışmalarla Güneydoğu'daki halkın, Kürt kökenli insanların baskı altına alınarak, özgür iradeleriyle oy vermelerinin engellenmek istendiğini öne sürdü. Bunların tehditle, şantajla, baskıyla yapılacağı, bu açıdan HDP'nin silahların bırakılmasını istemediğine işaret eden Çavuşoğlu, şunları söyledi:
'Normal şartlarda benim Kürt kökenli kardeşlerime gidip oy isteseler benim Kürt kökenli kardeşlerim bunlara oy vermez. Çünkü bunların yaptığına inanmıyor, bunların ideolojisine inanmıyor. Bunların ideolojisinin ne olduğunu biliyorsunuz. Bunlar da tam tersi inançsız Kürt nesli istiyorlar, oysaki bizim Kürt kardeşlerimiz de inançlıdır. Memleketini de sever, Allahına da inanır ve ibadetini de yapar. Ama bunlar onu istemiyor.'
'Kim kimin taşeronu anlamadık'
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, CHP'nin de TBMM'deki tutumunu eleştirdi. CHP'nin marjinalleşmeye başlayan bir parti olduğunu dile getiren Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Sandıkta umudunu kaybetmiş, sokak olayları, gezi olayları, paralel yapıyı da yanına almış işte 17-25 Aralık girişimleri, şimdi kim kimi kullanıyor, bir şey diyemeyeceğim vallahi, öyle karışık hale gelmiş ki bunlar, kim kimin taşeronu onu da anlamadım. Görüyorsunuz işte gazetelerde bağlantılarını, yazışmalarını. Yani bu işi öyle bir noktaya getirmişler ki, Cumhurbaşkanımızın kızı Sümeyye kardeşime bir suikast saldırısı noktasına kadar getirmişler ve bunu CHP'nin milletvekilleriyle konuşuyorlar. Vay benim ülkeme, vay benim CHP'ye babadan kalma alışkanlıklarla böyle masumane bir şekilde inanmış kardeşlerime.'
Çavuşoğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'Şah Fırat' operasyonuyla ilgili hazımsızlıktan çatlayacağını, bu nedenle neler söyleyeceğini şaşırdığını ifade etti.
Kılıçdaroğlu'nun operasyonla ilgili açıklamalarını eleştiren Çavuşoğlu, 'Ey Kılıçdaroğlu, ülke ekonomisiyle ilgili bir sözün yok, ülkenin sosyal politikalarıyla ilgili söyleyecek hiçbir şeyin yok, çünkü SSK'yı sen batırdın. Aynı şekilde ülkenin sağlık politikalarından anlamazsın. Ya bu iç meseleleri bile bu kadar yalpalayan bir kişinin dış politikada ahkam kesmesi, hele hele Somali'ye gidiyorum diye Kenya'ya giden birisinden dış politika uzmanı olur mu?' diye konuştu.
'MHP'ye ne oldu?'
TBMM'deki tartışmalarda HDP ile CHP'nin tutumlarını anladıklarını ancak MHP'ye bir anlam veremediklerini ifade eden Çavuşoğlu, 'MHP'ye ne oldu, bunlar ne diye geçiniyorlar, milliyetçi değil mi? Bunlar neyin milliyetçisi ya... PKK'nın uzantılarıyla kol kola girmişler, meclisi çalıştırmıyorlar' dedi.
Gençleri korumak, terörü önlemek için çıkarılan yasaların sırf AK Parti başarılı olmasın diye engellenmeye çalışıldığını öne süren Çavuşoğlu, muhalefetin kol kola girip, mecliste oturduğunu, MHP'li vatandaşların da bunları gördüğünü söyledi.
Bakan Çavuşoğlu, AK Parti'nin başarısındaki en önemli unsurun halkın desteği olduğunu vurguladı.
Mecliste kamu güvenliğiyle ilgili yasa tasarısına halkın yüzde 80'inin tam destek verdiğine işaret eden Çavuşoğlu, bunların içinde CHP'li, MHP'li insanların da olduğunu kaydetti.
Mevlüt Çavuşoğlu, son 14 yıldan önceki Türkiye'nin ve son 14 yılda gençlere yönelik yapılan çalışmaların iyi anlatılmasını istedi. 7 Haziran'da yapılacak seçimin Türkiye'nin geleceğine yön vereceğini dile getiren Çavuşoğlu, yeni bir anayasanın oluşması gerektiğini, bunun için de en az 330 milletvekili olması gerektiğini bildirdi.
Türkiye'nin daha fazla ileriye gidebilmesi için önündeki engelleri kaldırması gerektiğine işaret eden Çavuşoğlu, muhalefetin hiçbir öneri getirmediğini ancak çıkarılacak her yasaya ise karşı geldiğini belirtti.
'Eli molotoflu değil, bilgisayarlı, kitaplı gençlere 'evet' diyoruz'
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel de 'Şah Fırat' operasyonuna değinerek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve operasyonda görev yapanlarla bir kez daha gurur duyduklarını söyledi.
Dün gece önemli bir operasyonun gerçekleştirildiğini, Çavuşoğlu'nun da sabaha kadar hiç uyumadığını anlatan Türel, 'Ecdadımızın yadigarı olan topraklarımıza 'Şah Fırat' operasyonuyla sahip çıkıldı, Türk bayrağı bir kez daha şanlı gönderde dalgalandı' diye konuştu.
AK Partili gençlerin 17 yaşında gençlik kolları başkanlığı yapan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Başbakanlık, Cumhurbaşkanlık gibi görevlerde bulunan bir kurucu genel başkanın gençleri olduğunu ifade eden Türel, AK Parti'de gençlere nasıl önem verildiğini çok iyi bildiğini kaydetti.
AK Partili gençlerin eli molotoflu değil, eli bilgisayarlı, kitaplı gençlik olduğunu anlatan Türel, 'Şimdi mecliste üçü bir yerde HDP, CHP, MHP. Eli molotoflu gençlere 'evet' diyorlar. Adeta onları koruma altına alıyorlar. Biz her yerde söyledik, biz eli molotoflu gençliğe 'hayır' diyoruz, biz eli bilgisayarlı, kitaplı gençliğe 'evet' diyoruz' diye konuştu.
Bu açıdan 7 Haziran'da yapılacak seçimin çok önemli olduğunun altını çizen Türel, 'Bugün teröristlere sahip çıkan muhalefet yarın ne yapar belli olmaz' dedi.
Kongrede Ömer Akbaş, tek aday olarak yer aldı.
Hatice Özdemir, AA