Cumhuriyet'ten Sinan Tartanoğlu'nun aktardığı bilgiye göre yurt dışından veya yurt içinden, Türkçe olan veya olmayan, internet ortamında düzenli olarak yapılan tüm sesli ve görüntülü yayınlar RTÜK’ün denetim kurallarına tabi olacak.
“Gerçek hayatta her ne suç ise sanal alemde de o suç. Dolayısıyla ben sanal alemde işlem yapıyorum suç işeme özgürlüğüm var deme şansımız yok. Özgürlükler sınırsız değildir” diyen Bakan Arslan şöyle devam etti:
“Nitekim biz gerek televizyon yayınları gerekse radyo yayınları konusunda eğer milli güvenliğe müzahir ülkenin ahlaki değerlerine müzahir bir yanlışlık yapılıyorsa bununla ilgili bir tedbir alıp işlem yapmak zorundayız yapıyoruz. Bugün televizyonlarda sansür mü var? Her program yayınlanıyor. İnternet üzerinden yapılan televizyon yayınları üzerinde her hangi bir yaptırım olmaması insanların burada yanlış yapabiliyorlar. Bizim amacımız buraya bir yasal düzenleme getirmek ve yanlışlığın önüne geçmek. Kesinlikle amacımız hiç kimsenin yaptığı doğru yayına müdahale etmek değildir. Özetlemek gerekirse televizyonculuk yayınında her ne normal ise ne yapılabiliyorsa aynı şeyin internet yayıncılığında da yapılmasını istiyoruz. Bunun dışında da bir yanlışlık yapılıyorsa o yanlışlığa da müdahale edilmesi gerekir. düzenlemenin amacı tamamen budur. Bunun altında başka amaçlar arayıp ‘sansür yapılıyor’demek kadar da yanlış bir şey yoktur.”
bianet’e konuşan Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yaman Akdeniz, zaten 5651 sayılı internet içeriklerinin kaldırılmasını düzenleyen yasa ile zaten erişim engellendiğini hatırlatarak, “Siyasi kişiler, Bakanlıklar, Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu erişim engelleyebiliyordu, bir de bunlara RTÜK eklendi” dedi ve hedeflenen 3 kategori olduğunu belirtti:
'Birincisi Türkiye’de bulunan ve internette görsel yayın yapan yayın kuruluşları hedef alınacak. Bu her ne kadar Adnan Oktar’ın A9’u ile tartışılsa da olayın esasının Oktar olduğunu düşünmüyorum.
İkincisi yurtdışında kurulmuş ama Türkiye’ye odaklı yayın yapan kuruluşlar hedef alınacak.
Üçüncüsü ise sadece internette yayın yapan özel şirketleri kapsayacak, Netflix, Puhu TV, BluTV gibi.”
ulkemizde neden bu kadar fazla sapik var? iste bu yuzden. bir seyi ne kadar yasaklarsan ne kadar tabu haline getirirsen o sey o kadar cazip hale gelir.bunu bilmeyen var mi? devam edin siz boyle. yakinda sokakta yuruyemez hale gelicez. yok arkadas civisi cikti bu ulkenin daha iflah olmaz
haklı bence, tv de sansür politikası son 10-15 yıldır tavan yaptı ve toplum giderek ahlak sahibi oldu bu sayede artık küçük çocuklar küfür etmiyor hepsi çok saygılı, tecavüzler azaldı, aile içi şiddet azaldı, uyuşturucu, alkol, sigara kullanımı azaldı. Seks pozisyonları bile azaldı.. bu biraz kötü olabilir gerçi
Dışarda yüzlerce çocuk istismar edilirken kadınlar taciz,tecavüz ve şiddete maruz bırakılırken bu herifler ısrarla nerede biraz çıplaklık görürlerse oraya sarıyorlar. Zaten öğrenciler olarak okuldan arta kalan zamandaki tek zevkimiz internette yayınlanan diziler ve filmler. Nerede bir ışık görseler kapamaya çalışıyorlar,nerede yeşeren bir umut ağacı görseler dallarını kırıyorlar. Hiç mi vicdanları yok? Çok merak ediyorum,bu insanlar gece kafalarını yastıklarına koyduklarında nasıl uyuyabiliyorlar?