Tunceli'de 1937-38 olayları sırasında ailesinden arasında çocukların da bulunduğu 9 kişiyi kaybeden Hüseyin Akgün'ün, MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin Dersim olaylarına ilişkin sarf ettiği sözler üzerine Kasım 2014'te açtığı 4,9 kuruşluk manevi tazminat davası sonuçlandı. Mahkeme, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Dersim Katliamı'na ilişkin sözleri nedeniyle kınanmasını kararlaştırdı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, geçen yıl Ağustos ayında yaptığı yazılı açıklamada, 1938 tarihinde Tunceli'de düzenlenen askeri harekatta öldürülen vatandaşlar için, 'cani' ve 'teröristler' sözleri üzerine, o tarihte 9 yakınını kaybeden Hüseyin Akgün'ün açtığı dava karara bağlandı. Bahçeli'nin kınanmasını kararlaştıran Tunceli Asliye Hukuk Mahkemesinin kararında şunlar belirtildi: 'Somut davaya konu Dersim harekatı sırasında 4. Umum Müfettişlik Raporu'na göre 13 bin 160 kişi ölmüş ve 11 bin 818 kişi ise sürgün edilmiştir. Davalının bu 13 bin 160 kişinin adını tek tek bilmesi zaten kendisinden beklenemez ki bu nedenle de davalı Dersim olaylarında öldürülen masum insanları da kastederek çoğul olarak 'canileri' ve 'teröristleri' sözcüklerini kullanmıştır. Açıklanan nedenlerle mahkememizce davada matufiyet unsurunun gerçekleştiği kanaatine varılmıştır.' Akgün'ün davasının kabul edilmesine karar veren mahkeme, 'Davalının davacının kişilik hakkına yapmış olduğu saldırının Borçlar Kanunu'nun 58/2 maddesine göre kınanmasına' hükmetti.
Dersim'le İlgili İlk Kınama Kararı
Hüseyin Akgün'ün avukatı Cihan Söylemez, kararın çok önemli olduğunu dile getirerek, 'Bu, Dersim ve Dersim 1937-38 olayları açısından önemli, tarihi bir karardır. Bu anlamda yargı takdir edilir bir karar vermiştir' ifadesini kullandı.
Davacı Hüseyin Akgün de Bahçeli'nin sarf ettiği sözleri eleştirerek, 'Özellikle ölenlerin çoğu 18 yaşından küçük, 2 yaşındaki bebekler de var. Son dönemlerde Devlet Bahçeli, Dersim'de katledilen insanlar için onur kırıcı laflar kullanmıştır. Bu da benim ağırıma gitti. Ailemde ölenlerin çoğu çoluk çocuk. Bunlardan cani olmaz, eşkıya olmaz, devleti yıkacak kadar güçlü bir iradesi de yoktur. Biz de dava açtık ve dava sonrasında kınama cezası verildi. Ben de bu kararı memnuniyetle karşıladım' değerlendirmesinde bulundu.