CHP, AKP’siz HDP’siz bir hükümet olmayı sadece MHP ile gerçekleştirmek istiyorsa 132 + 80 = 212. 212 ile Türkiye’nin bu kadar sorunlarının olduğu bir dönemde çok cılız bir hükümet olur. Hele hele Oslo süreci halen devam ederse, AKP ile HDP’nin oyuncağı olan bir CHP’yi düşünmek dahi istemiyorum.
- Hükümette görev almanızın alt yapısı nedir?
Sıra bize geldiğinde bir şey söyleyeceğiz. Ben 'hükümet nasıl olması gerekir'in şartlarını sayarım.
- 1 Temmuz günü nasıl bir Türkiye bekliyorsunuz. Koalisyon mu olur, erken seçim mi?
Erken seçim cesaret işidir. O cesaret MHP’de var.
- Yaptığınız denklemlerin hiçbirinde MHP yok mu?
Hayır, yok. Önceliğiniz Çözüm Süreci ise bize gelmeyin.
- HDP de AKP ile koalisyon yapmayı istemiyor.
O zaman öncelikle AKP’nin, ‘Aldatma ve Kandırma Partisi’ özelliğinden kurtulması lazım. Bugüne kadar İmralı başta olmak üzere HDP ile ne konuşmuşlarsa kamuoyuna açıklayıp, ‘biz bu görüşmelerde ulaştığımız esasları inkar ediyoruz, reddediyoruz. Çözüm sürecini bundan sonra kabul etmiyoruz’ demeleri lazım. Selahattin Bey dışında konuşan var mı? İmralı daha bir cümle sarf etti mi? Biz HDP’yi başından beri kabul etmiyoruz. Önce bağımsız olarak geldikleri Meclis’e, şimdi bir tüzel kişilik olarak geldiler. Gizli gizli PKK yanlısı bakan ya da milletvekili olacağı yerde, koalisyonun net görülebilir insanlarını da beraber görmek lazım. Türkiye’nin çıkış yolu burasıdır. Koalisyon şöyle olsun gibi bir siyasi hesabın içinde değiliz. Böyle bir durum karşısında MHP’ye siyasi olarak ne düşer, anamuhalefet.
- Yolsuzluklarla ilgili bir hesaplaşma bekleniyor sizden.
Meclis’e geldiğinde 80 milletvekili ile gerekeni yaparız. Yolsuzlukları rahatlatacak, havuzdakileri sıcak havada serinletecek davranışlara bizi mahkûm etmeyin. Deniz Baykal Bey ile niye konuşuyor acaba? Biraz gerilere giderek düşünmekte yarar var. AKP Genel Başkanı’nı, Başbakanlık’a doğru götüren 116 günlük sürecin mimarlarından biri olduğu şüphesi vardır Deniz Baykal’ın. Eğer Erdoğan’ın her zor gününde Türkiye’de birileri, birileri adına ona sahip çıkacaksa o zaman Recep Tayyip Erdoğan’dan başlamak lazım. Niye Deniz Baykal ile uğraşalım biz? Bunun açıklanması lazım, kimseyi suçlamıyorum. Baykal Bey çok tecrübeli bir siyasetçidir. Oktay Ekşi Bey’in (En yaşlı üye sıfatıyla Meclis açılışında başkanlık yapmıştı) Başbakan’la özel bir görüşmesi oldu mu? Erdoğan, engin tecrübelerinden faydalanmak için Baykal’dan önce Dolmabahçe Sarayı’nda 63’leri toplasın. Akil adamları bir araya getirsin. 116 günü izah etmeleri lazım. Bir şiir okudun, 4.5 ay cezaevinde kaldın. Giderken kahraman oldun, gelirken genel başkan oldun. Sonra Siirt’ten seçilmiş adamı istifa ettirdiniz. Bu iyiliği AKP’de kimse yapmazken Baykal bu kolaylığı niye sağladı? Bunların hepsi tartışılacaksa bir hesaplaşma ve yüzleşme süreci başlatalım.
- Beştepe’den çıkıp Çankaya’da 1071 rakımına gelsin
Seçim sonuçlarını başta Erdoğan doğru yorumlamalı. Beştepe’den çıkıp Çankaya’da 1071 rakımına gelip anayasal çerçevede kendisine şöyle bir yuva yapması lazım. Ankara’da Gazi Mustafa Kemal Bulvarı var. Bu bulvarın Büyükşehir Belediyesi’nin sahip olduğu temizleme aracıyla süpürülmesinde yarar var. Gazi Mustafa Kemal Bulvarı anlamlıdır. Cumhuriyet’in tüm kazanımlarıdır. Onun üzerindeki tüm tahribatların temizlenmesi lazım. Gazi Mustafa Kemal Bulvarı bir sözcüktür; ama 92 yıllık bir derinliktir. Bu derinliği kirletenlerin temizlemesi lazım.