MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Davutoğlu'nun hafta sonu yaptığı Diyarbakır ziyaretini eleştirerek 'İnanma dostuna, saman doldurur postuna' dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı partisinin grup toplantısında millietvekillerine hitap etti. Gündeme dair açıklamalar yaptıktan sonra Başbakan Ahmet Davutoğlu'nu hedef alan Bahçeli, Diyarbakır ziyareti üzerinden Davutoğlu'na yüklendi.
Bahçeli, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Çözüm Sürecini ihanet sürecine dönüştürdüğünü Kandil ve İmralı'yı selamladığını söyleyerek ağır ifadeler kullandı ve 'İnanma dostuna, saman doldurur postuna' dedi.
İşte Devlet Bahçeli'nin açıklamalarından satırbaşları:
'BAĞ VE BAHÇELERİN NEŞESİ KAÇTI'
'Bağların bahçelerin neşesi kaçmış verimi düşmüştür. AKP çiftçiyi yüzüstü bırakmıştır. Kaçak ve karanlık saraya gelince trilyonları savuran ayakkabı kutularına milyon dolarları saklayan soygun şebekesi konu çiftçi olunca 'gözünü toprak doyursun' diyecek kadar küçülmektedir. Çiftçilerimizin kavurucu hal ve ıstırabını herkesin takdirine sunuyorum.
MAZOT HESABI YAPTI
2002 yılında 3,3 kilo buğdayla 1 litre mazot alınabiliyorken, 2013 yılında 6,72 kilogram, 2014 yılında 5,22 kilogram buğdayla bir litre mazot alınabilmiştir. Bu karşılaştırmaları arpa pancar soğan patates tütün gibi ürünlerde de yapmak mümkündür ve sonuç aşağı yukarı hep aynıdır. Buradan açık şekilde çıkardığımız sonuç şudur. Çiftçimizin kullandığı mazot yıldan yıla artmıştır. Gelin görün ki çiftçinin reel kazancı azalmış fakirliği çoğalmış emek ve sermaye kediye yüklenmiştir. Gübre açısından baktığımız zaman da durum iç açıcı değildir.
Mazot fiyatları 4 kat, gübre fiyatları 9 kat, elektrik kullanım bedelleri 2,47 kat yükselmiştir. Yandaş dağıtım şirketlerinin faturasını düzenli ödeyen vatandaşlarımıza çiftçilerimize ilave kaçak para çıkaracağı gelişmelerden anlaşılmaktadır. Bu tablo resmen iflastır.
Simit hesabını seven iktidara bir kez daha sesleniyorum. 2002'de 660 gram buğday ile 1 simit. 2015'te ise 1,2 kilogram buğday ile bir simit alınabilmiştir. Rakamların söylediğiyle AKP'nin ileri sürdüğü söylemler farklıdır. AKP'nin baktığı yerde çiftçi yoktur.
HAYVANCILIK DİBE VURDU
Şüphesiz kendi kendimizi doyuramayacak durumda olmamız ibret vesikasıdır. Öyle ki saman bile ithal edilmiştir. Canlı hayvan ve et ithalatıyla hayvancılık dibe vurmuştur. Şiddetli soğuktan dolayı bir çok yöremizde hayvanlar açlıkla yüz yüzedir. Bu itibarla hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımız sorun yumağının içindedir. 2000'li yılların başında tarımdan ekmek çıkaran 7,6 milyon vatandaşımız varken bu sayı 6 milyona düşmüştür. Yaklaşık 2 milyon kardeşim çiftçiliği terk etmiştir.
'AKANA KOKANA DEĞİL..'
Afrika'da kahramanlık pozu verenler, Türkiye'ye çalışmak için davet eden aklı evveller size soruyorum, akana kokana değil çuvala girene bakın. Davos'ta maval okuyan başbakan, Etiyopya'da atıp tutan, okullarla uğraşan cumhurbaşkanı size söylüyorum. Uzaklara gitmeyiniz, mağdur kırlarda, köylerde, yaylalarda mezralardadır. Mağdur Anadolu'nun kucağında bozkırların yamacında ovaların koynundadır. Mağduriyet tarlalarda tezgahlarda tüyü bitmemiş yetimlerin adı bile konulmamış yavruların gözbebeklerindedir.
'SARAY'DAKİ RECEP DEĞİL...'
Saray'daki Recep değil Ermenek'teki Recep mağdurdur. Kaçakçı Rıza değil Balıkesirli Rıza mağdurdur. Rüşvetçi bakanlar değil, yoksulluğun ayazında buz kesmiş, işsizliğin karanlığında kalmış milyonlar mağdurdur. Saraya kapanmış Davutoğlu değil gelecek nesillerimiz mağdur ve mahcuptur. Türk çiftçisi artık bunları görmeli hesabını bunlara göre yapmalıdır. AKP'yi tanımalı bu çorak verimsiz kuru taş kalpli zihniyeti nadasa bırakmalı demokrasi tırpanıyla kesip budamalıdır. Hükümet bahane üretmemeli, çiftçiye ürettiğinin karşılığını dünya gözüyle hakkını vermelidir.'
Ajanslar