Hepimiz daha önce hiç bilmediğimiz, ne oldukları hakkında hiçbir fikrimizin olmadığı bize ait olmayan bir dünyaya doğuyoruz. Anne ve baba dediğimiz bu iki olgunun arasında ilk başta bize koydukları isimle kimlik buluyoruz, Bade ya da Çağlar diye çağrıldığım için koşullu adımı kabul ettim. Hayatım boyunca anılacağım beni ben yapacak en önemli şeyi adımızı seçemiyoruz. Evine aldığın köpeğin ve kedinin de adını nasıl koyuyorsan, çocuğunun da adını koyarak farkında olmadan bizlerin kimlikleri üzerinde söz sahibi oluyor ebeveynlerimiz. Bir de kaybettikleri yakınlarının adlarını koydularsa o çocuk tüm hayatı boyunca iki kişilik arasında bocalayacaktır... Burada bile seçme şansımız yokken sahi biz nasıl ve nerde kendi gerçekliğimizi yaratabiliriz?
başlığa çok takıldım iyi ki de bakmışım özellikle sesli kitap okuma kısmına çok takıldım çünkü ben de saatlerce odamda hayal kuruyorum bazen kendi gerçekliğimi orda kurguluyorum ama işte gerçek değil sizin buna çözüm bulabilmenize çok sevindim çok güzel bir yazı olmuş
Virgül gereken birçok yer var, biraz daha virgül kullansanız daha çok anlaşılacak yazınız.
okur musunuz bilmiyorum da eğer yarattığımız gerçeklik normalimizden daha iyiyse normale gerek var mı yani demek istediğim kitap okuyup bunu kafanızda canlandırmayı bi nebze olsun azalttıktan sonra çevrenizi genişletmenizle eskisine oranla daha mı mutlu oldunuz