Yeniden yargılandığı şike davasının ilk duruşmasında yazılı ve sözlü savunma veren Aziz Yıldırım, beraatini talep etti.
Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ın da aralarında bulunduğu altı sanığın yeniden yargılanmasına bugün Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’nda başlandı.
Aziz Yıldırım mahkemeye yazılı olarak savunma verdi. Al Jazeera 'nin ulaştığı Aziz Yıldırım'ın yazılı savunmasından satırbaşları şöyle:
'Bugün yaşanılanlar ve yaşatılanlar sadece Aziz Yıldırım'a ve Fenerbahçe'ye yönelik değildir. Ülke barışına, vatansever gazeteci ve yazarlara, saygın emniyet mensuplarına ve bu iddialar yüzünden onuru ve şerefi uğruna gözünü kırpmadan hayatına son veren şanlı TSK mensuplarına, kısacası bu toprakları vatan yapan tüm değerlere yöneliktir. Ve bugün ben Aziz Yıldırım olarak bu nedenlerle savunmamın Yüce Türk Milleti adına yapıldığının kayda geçmesini istiyorum.'
'Ve bugün, bu vatan için, bu ülke için, bu Cumhuriyet için yaşayan insanlara yönelik olarak yapılan örgüt kurma, şike yapmak, darbe yapmak, casusluk yapmak ve onlarca asılsız iddiaları ülkem ve bu onurlu insanlar adına külliyen reddediyorum.'
'Bu zihniyetin Türkiye Cumhuriyeti yargısını, emniyetini ve TSK'yı hedef alarak Türkiye'yi savunmasız bir şekilde uluslararası emperyalist politikaların kucağına attığını söylediğimizde bize gülenler bugün televizyonlarda haklılığımızı tekrarlıyorlar.'
'Ve bunları Sayın Cumhurbaşkanı'na yazdığımızda ve asıl hedefin Türkiye Cumhuriyeti devleti ve hükümeti olacağını anlattığımızda bizi eleştirenler şimdilerde adımızla konuşuyorlar.'
'Süratle ve kararlılıkla sonlandırılacak bu davalar ve verilecek beraat kararları; belki bu dönemin faturasını canıyla, onuruyla, hürriyetiyle ya da geri kalan tüm hayatı ile ödeyenlerin acısını hafifletmeyecektir. Ancak aynı şartlarda aynı direnişi göstermekten kaçınmayacak bu insanlara iade edilecek itibar, Türkiye'nin itibarı olacaktır.'
'Aziz Yıldırım'ın başkanı olduğu tek örgüt ise Atatürk Türkiyesi'nin en büyük sivil toplum ve spor örgütü olan Fenerbahçe Spor Kulübü olarak kalacaktır.'
Duruşma tartışmalarla başladı
Yıldırım’la birlikte Giresunspor'un eski başkanı Olgun Peker, Fenerbahçe yöneticisi İlhan Ekşioğlu, menajer Abdullah Başak ve Sivasspor'un eski yöneticisi Ahmet Çelebi de hakim karşısına çıktı. Selim Kımıl duruşmaya katılmadı. Davaya Çarşı grubunu 'darbeye teşebbüsten' yargılayan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi bakıyor.
Duruşmada müdahil olarak Trabzonspor ve Türkiye Futbol Federasyonu avukatları da hazır bulundu.
Saat 13.30'da başlayan duruşmadan önce, adliye önüne gelen ve açıklama yapmak Trabzonspor taraftarlarına polis müdahale etti. Üç kişi gözaltına alındı.
Trabzonspor'un avukatları reddi heyet talebinde bulundu. Sanık avukatları ise bu talebin daha önce yapılıp reddedildiğini hatırlatarak, talebin yine reddedilmesini istedi. Cumhuriyet Savcısı Abdullah Mirza Coşkun da reddi heyet talebinin reddine karar verilmesini istedi. Talebi değerlendirmek için 15 dakika ara veren mahkeme heyeti, somut delil sunulmadığı ve talebin 'davayı uzatma amacı taşıdığı' gerekçesiyle reddi hakim talebini reddetti.
Bunun üzerine Aziz Yıldırım yazılı savunmasını mahkeme heyetine sundu ve sözlü savunmasını da yaptı.
Aziz Yıldırım, sözlü savunmasına başlarken Trabzonspor avukatlarının Mahmut Uslu’nun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yeniden yargılama konusunda söz verdiğini söylediğini belirttiklerini hatırlattı.
Uslu’nun Erdoğan ile böyle bir görüşmesi ve açıklaması bulunmadığını belirtti. Erdoğan’ın yargılama sürecine müdahil olmadığını söyleyen Yıldırım, Trabzonspor Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu'nun ise mitinglerde Erdoğan’ın yanında yer aldığını söyledi.
Yıldırım, kulüpler toplantısında Hacıosmanoğlu'nun, ‘Eğer Erdoğan’dan randevu isterseniz ben alırım’ dediğini ileri sürdü. Yargıyı etkileme söz konusuysa bunun Trabzon tarafından yapıldığını ileri sürdü.
Bu ifadeler üzerine Trabzonspor avukatları itiraz etti ve mahkeme başkanından müdahale etmesini istedi. Yıldırım ise ““Dinle, otur yerine dinle. Ben sizi dinledim. Siz de beni dinleyeceksiniz. Siz daha davanın ne olduğunu anlamamışsınız” diyerek avukatlara bağırdı.
Trabzonspor avukatları da bunun üzerine sanığın kendilerine bu şekilde konuşamayacağını, sadece iddialarla ilgili savunmasını yapması gerektiğini belirtti. Taraflar arasında tartışma bir süre devam etti. Yıldırım, “Biz bu sürece operasyon diyoruz, onlar da ne diyorlasa çıksın söylesinler” dedi.
Gözaltındayken hastaneye gittiğini belirten Yıldırım, dört gün dolduğu için serbest kaldığını ancak bunun kendisine bildirilmediğini söyledi. Bu sırada istediği kişiyle görüştüğünü ifade eden Yıldırım, “Ben serbest kalınca bir devlet büyüğü, ‘Böyle olmayacaktı, tutuklanacaktı’ ifadelerini kullanmış. Sonra tekrar gözaltı kararı verildi” diye konuştu.
Polis fezlekesinde 70 sayfa Ergenekon sanığı Sedat Peker’den bahsedildiğini kaydeden Yıldırım, Mecnun Odyakmaz ve Olgun Peker’in Sedat Peker ile ilişkili olduğunu, buradan da kendisinin Ergenekon’a bağlanmak istendiğini savundu. Bu olmayınca 2010 yılında Şike Yasası'nın çıkarıldığını ve 2011’de uygulanmaya başlandığını belirten Yıldırım, “Beni yasa uygulanmaya başlamadan önce dinlemeye başlamışlar. Yasadan sonra örgütten dinlemeye başlıyorlar” dedi.
Bu davanın sadeçe şike davası olmadığını iddia eden Yıldırım, “Son yedi, sekiz yıla yönelik bir yargılama. Siz buna ışık tuttunuz. Ölenler oldu. Bunları yapanlar hesabını verecek” diye konuştu.
Yıldırım Metris’te avukatlarıyla görüşmelerinin polis dinleme aracıyla dinlendiğini de ileri sürdü.
Yargıtay’dan dönen dosyanın sanıkları da hakim karşısına çıkacak
Yargıtay’dan cezası dönen 31 şike sanığı da bugün hakim karşısında olacak. Fenerbahçe Spor Kulübü yöneticisi Şekip Mosturoğlu ve Beşiktaş Spor Kulübü'nün eski asbaşkanı Serdal Adalı’nın da aralarında bulunduğu 31 sanık, Yıldırım’ın davasının ardından aynı mahkemede hakim karşısına çıkacak. Bu dava sanıklarının, yargılandıkları davanın, Aziz Yıldırım’ın yeniden yargılanacağı davayla birleştirilmesi talepleri karara bağlanacak.
Yeniden yargılama talebi kabul edilmişti
Aziz Yıldırım ile birlikte altı sanık yeniden yargılanmak için başvurdu. Başvuruyu İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi 23 Haziran 2014 tarihinde karara bağlandı. Yeniden yargılamayı kabul eden mahkeme, bu kararına gerekçe olarak 6526 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nda yapılan değişikliği gösterdi. Mahkeme bu değişiklikle teknik takip ve dinlemenin bu kanundan çıkarılmasını dikkate aldı.
Sanıkların Yargıtay tarafından onaylanan bu dosyadaki dinleme ve izlemenin eski kanun kapsamında olduğunu vurgulayan mahkeme, “Aynı dosyada aynı olaydan yargılaması devam eden sanıklarla, haklarındaki hüküm onanan sanıklar arasında farklı yargısal sonuçlara ulaşmanın adalete güven duygusunu örseleyebileceği ihtimal dahilindedir“ dedi.
Al Jazeera