Fenerbahçe’de gözler hafta sonu yapılacak olağan seçimli genel kurula çevrildi. Genel kurulda Aziz Yıldırım ile Ali Koç bir kez daha Fenerbahçe Başkanı olmak için yarışacak. Fenerbahçe başkan adaylarından Aziz Yıldırım, Onedio’dan Deniz Şen’in sorularını yanıtladı.
'Yeniden aday olmaya karar vermemde en büyük neden, 2 Nisan’da stadımıza olağanüstü genel kurul toplantısına çağrılan Fenerbahçelilerin yaşadıkları hayal kırıklığı, hatta mahcubiyetleridir. Sporcularımız Trabzon’da kendileriyle gurur duyacağımız bir mücadele verdiler. Çok önceden hazırlanmış bir senaryoyu Trabzon stadının çimlerine gömdüler. Teslim olmadılar ve tüm Fenerbahçelilerin gururu oldular. Orada yaşanan rezaletten sonra, bu yönetim bütün delegelerimizi olağanüstü kararlar almak üzere stadımıza topladı ve bütün Türkiye’de Fenerbahçe’nin uğradığı haksızlıklara baş kaldıracağı, gücünü göstereceği beklentisi oluştu. Peki ne oldu? Ne olduğunu kimse bilmiyor. Şurası kesin, maça çıkmama kararı yönetim kurulu kararıyla alınabilecekken, yönetim bu kadarcık sorumluluğu alabilecek cesareti gösteremedi ve sorumluluğu genel kurula attı. O tablodan çıkan sonuç şuydu; bu heyetin Fenerbahçe’yi temsil etme ve yönetme liyakati yoktur. Sporcularımızın gösterdiği cesaret ve mücadele kararlılığının kırıntısını gösteremeyen bir yönetimle karşı karşıya kaldık. Sonunda mücadele etmeden teslim olan bir yönetim var Fenerbahçe’de. Sürekli mazeretler öne süren bir yönetim.'
'Ben Fenerbahçe’nin mücadele etmeden teslim olmasından razı olmam, o yüzden adayım. Takım savaşıyor, mücadele ediyor ama yönetim mücadeleden kaçıyor. Urfa’daki Süper Kupa’da yaşadığım üzüntüyü size anlatamam. Ya cesaret edip maça çıkmama kararı alacaksınız, bedelini ödemekten kaçmayacaksınız ya da sahaya çıkıp var gücünüzle mücadele edeceksiniz. Teslim olmaktan korkacaksınız. Bu yönetim kendi üstlenemediği sorumluluğu 19 yaşın altındaki gençlerin omuzlarına yıkarak bütün Fenerbahçelileri utandırmıştır. Ben adayım çünkü Fenerbahçelilerin utandırılmasına gönlüm razı gelmiyor.'
'3 Temmuz’dan başlayan süreç, Fenerbahçe’nin nasıl bir organize kötülüğün hedefi hâline geldiğini apaçık ortaya koymuştur. 3 Temmuz bize gösterdi ki Türkiye’de bir anti-Fenerbahçe lobisi var. Asıl hedef tabii ki sadece Fenerbahçe değildi, Fenerbahçe buna karşı gelebildi, teslim olmadı. Ben Ali Bey’e katılıyorum. Katılmadığım nokta, asıl hedefte olan kendisi değil, Fenerbahçe. Eğer kendisi hedefte olsaydı, sadece Fenerbahçe’ye değil şirketlerine de müdahale edilirdi.'
'Bana söyleyin… Aday olmasaydım nasıl bir seçim olacaktı? Bunu tüm Fenerbahçelilere soruyorum. Ben aday olunca Fenerbahçe’ye nasıl bir heyecan geldiğini görmüyor olamazsınız. Jose Mourinho gelecek miydi? Statla ilgili fikirler ortaya çıkacak mıydı? Sağlık heyeti gündeme gelecek miydi? Daha adaylığımla Fenerbahçe kazanmaya başladı.'
'Ben başkan olduğumda, Fenerbahçeliler onurlu ve özgüvenli duruşlarını geri kazanacaklar. Bizim en kolay maçlarımız, deplasmanda Galatasaray’ı yendiğimiz maçlar olacak. Öyle günlerimiz vardı, değil mi? Yaklaşan TFF seçimlerinden başlayarak anti-Fenerbahçe lobisinin bütün organizasyonlarını dağıtacağız. Bu, bizim için asla ihmal edilemez bir görevdir. Eyyamcı tezgahtar hakemleri ve arkalarındaki lobileri tasfiye edeceğim. Ayarlı fikstürler, fikstüre göre ayarlı kartlar ve cezalar rezaletlerinin hesabını soracağım.'
Şu Galatasaray'n yakasından bir düşün ya Allah aşkına yat GS kalk GS
Yav baskan Ali Koc'u da istemiyorum ama seni hic istemiyorum. Bu kulup icin bedel odedin, yaptiklarinla efsane baskan oldun, oyle kal. Biz seni neden gonderdigimizi unutmadik, sen anca seni tanimayan ergenleri kandirirsin.
amcam galatasarayı içeride dışarıda yıllarca yenip diğer anadolu kulüplerine yenildiniz. sonra da şampiyonluk çalındı diyorsunuz. hedefiniz sadece galatasarayı yenmek mi ?