Fenerbahçe'de Başkan Aziz Yıldırım, Yüksek Divan Kurulu, Ekim Ayı Toplantısı'nda açıklamalarda bulunuyor.
Aziz Yıldırım açıklamalarından önce, 3 Temmuz süreci ve sonrasında çıkan haberlerle ilgili manşetler gösterildi. Hazırlanan sunumda Galatasaray'ın eski Başkanı Ünal Aysal da yer alırken, bitiminde salonda alkışlar yükseldi. Daha sonra Yıldırım söz aldı.
Söylediğim sözün arkasındayım bırakacağım. Söz verdi, onu tutmak için yapıyor gibi bir şey yok. Hem ailesel, hem iş hayatı gibi durumlardan bu kararı aldığım için açıkladım. Yeni insanların gelmesini, yeni şeyler yapmalarını arzu ediyorum. Mahkeme karar verdikten sonra sürecin önü açılıyor ve bu sözün gereğini yaparım diye düşündüm. Fakat bununla ilgili arkadaşlarımla konuştum Kasım'ın ilk haftası seçim ikinci haftası kongre yapacaktık. Ancak bazı gelişmeler oldu Yargıtay kararına kadar devam edeceğim. Mayıs ayına kadar devam edeceğim sanırım Mayıs'a kadar Yargıtay kararını verir. Mayıs'ta sizlere teşekkür edeceğim ve bırakacağım. Daha önce iki kızımla olamadım, bu kez kızımla zaman geçirmek istiyorum, suçlu olmak istemiyorum.
AZİZ YILDIRIM'DAN 3 MİLLETVEKİLİNE ELEŞTİRİ
Trabzon'da 3 milletvekili konuşma yapıyor, 'Aziz Yıldırım şike suçlusudur' diyor. Burada ağır bir konuşma yaparım ama Fenerbahçe'de bazı insanlara saygım var konuşmuyorum. Fenerbahçe üst kimliktir, burada her yerden insan var. Trabzon'dan milletvekili alabilmek için her parti Fenerbahçe'nin üzerinden açıklamalar yapıyor. Bizi tahrik ediyorlar ama biz sakin kalıyoruz. Devam ediyor bu milletvekili arkadaş, 'Yargıtay'da karar bozulacak' diyor. Büyük tehlike var ve ben güven duymuyorum. Koray Aydın kendisi Yüce Divan'a gidip aklanmadı mı? Biz de aklanınca ne olacak? Aklanmış sayılmayacak mıyız? Süleyman Soylu da bize sallıyor. Fenerbahçe üyesi kendisi. 'Millet karar vermiş, milletin kararı değişmez' diyor. Siyaset için bunları söylemek yara açar, toplumu ayrıştırır. Dua etsin bizim gibi sağduyulu insanlar burada yönetimde. Bilsinler ki Trabzon ile Fenerbahçe'nin arasını açmak ileride Türkiye Cumhuriyeti'ne zarar verir. oradan insanları kandırıyorsunuz. Çünkü bu davanın kumpas olduğu, cemaat tarafından olduğu ve devletin büyüklerinin 'Biz aldatıldık' sözlerinin yanı sıra birçok dava ile sivil bir ihtilal yapılmak istendi.
11 bin savcı var. Bugün Yargıtay'da ve diğer mahkemelerde oy kullanıyorlar. Biz kimlere güveneceğiz. Biz yıkılmadık, ayakta kaldık ama herkes bunu yapabilecek mi? Suçlular cezalarını çekmediği sürece bu ülke karanlık bir noktadadır. Bu ülke aydınlanmak istiyorsa suçlular ortaya çıkarılmaktadır. 17-25 Aralık olaylarını okuyorum sanki 3 tane polis, 5 tane savcı, 4 tane emniyet müdürü bu işi yapıyor. Bu işin derinine girmek gerekiyor. Bu ortamda güven duymuyorum ve bunu kemiklerime kadar hissediyorum. Rize'deki olay ile ilgili bir gelişme yok. Savcı'ya soruyoruz 'Elim kolum bağlı' diyor. Artık bu savcımızdan gerekeni yapmasını rica ediyorum.
AZİZ YILDIRIM'IN GÖZLERİ DOLDU!
Şimdi Fenerbahçe'de yeni şeyler yapmak lazım. Bunları anlatacağım sizlere. Öncelikle desteğiniz için sizlere teşekkür ediyorum. 3 Temmuz'da yanımızda olan Fenerbahçelilere.... Bunları sonra söyleyeceğim... Manisa maçına gelen kadınlarımıza teşekkür ederim, oradaki çocuğumuza, annemize ve kadınlarımıza buradan selam olsun. Metris'te gelip dışarıda soğukta bağıranlara, varlıklarını bizlere hissettirenler, soğuk günde Silivri'ye gelip haklılığımızı hissettirenlere genç, yanşlı hepsine teşekkür ediyorum. Anıtkabir'e gelen Fenerbahçelilere, Fenerbahçeliler dışında gelen vatandaşlara teşekkür ediyorum. Bu mahkemenin verdiği karar üzerine bir konuşmadır.
'UEFA, FENERBAHÇE'YE YAPTIĞINI OLYMPIAKOS'A YAPAMADI'
UEFA bize yaptıklarını Olympiakos'a yapamamıştır. UEFA, Fenerbahçe'ye yapılanın yanlış olduğunu anladı ve Olympiakos'a aynı şekilde davranamadı. Şampiyonlar Ligi'nde oynuyorlar ve süreç sonunda karar verecekler.
'JUVENTUS'UN AVUKATLARIYLA ANLAŞACAĞIZ'
Bizim haklarımız ver ve Yargıtay kararından sonra haklarımızı aracağız. UEFA, TFF ve şahıslarla ilgili ekip kuruyoruz. İtalya'da Juventus'un avukatları, İngiltere'den ve ABD'den avukatları bir araya getireceğiz ve bunlarla maaş şeklinde değil prim şeklinde anlaşacağız. Artık gerekeni yapacağız. 3 Temmuz'da bu deüğerli basın neredeydi? Bugün cemaatin kanallarını kapatıyorlar. 3 Temmuz ile 10 Temmuz arasında konuşan insanlar, bizlerden ifade alınmadan bizleri suçlayanlar bugün mutlu musunuz? O gün bizlere sahip çıksaydınız, bugün toplum arkanızda olmaz mıydı? Hepimiz her türlü şartlarda doğruları söyleeceğiz. Siz 'Bağırsaklar temizleniyor' diyerek politika izliyor ve konuşuyordunuz. Bugün o politikalar yok. Burası Türkiye ve devlete güveneceğiz, güvenmek istiyoruz.
'BEN APTAL ADAM MIYIM?'
1 dakika soyunma odasına indim. 45 dakika gittiğim yazılıyor. 1 dakika gittim kaptan Volkan'a 'Böyle yapma, sakin ol' dedim. Hilmi Türker, Cumhuriyet Gazetesi'nden yazıyor 'Soyunma odasına gitti, oyuncuları tebrik etti' Lehime olan haberi de kabul etmiyorum. Ahmet Ercanlar yazıyor Hürriyet'ten 3 futbolcuyu anket yapıp soracakmışız. Ben böyle bir şey söyleyip kendimi neden bağlayayım? Ben aptal adam mıyım? Burada bir şey oynatacağım, biriyle ilgili aramış demiş ki, 'Oynatmayın işimden olacağım.' Spor yazarlarıyla sıkıntım yok, önemsemiyorum.
'GÜCÜNÜZ BANA MI YETİYOR?'
Türkiye'de bir şeyi ortaya koymak lazım; gazeteci kimdir? Her önüne gelen, çıkan konuşan gazeteci midir? TSYD tanıdığımız bir dernektir. Görüşme yaptık ve dedik ki, 'Her TSYD üyesini maça alacağız.' Önceden gazeteciler yalanlandı mı üzülürlerdi, şimdi övünüyorlar. Bir kişi yasaklı olduğu halde TSYD üyesi olduğu için girişine izin verdik. Gazeteciler Cemiyeti beni eleştiriyor. 3 Temmuz'da neredeydiniz? Gücünüz bana mı yetiyor? Bakın bütün gazeteler birbirien girmiş. ben haber duymak istiyorum, her gün kavga ediyorlar. Ben artık gazete okumuyorum. Gazeteciliği kendiniz ayağa düşürüyorsunuz. Biz okuruz. Geçen antrenmana gittim, tanıdığım 2 kişi var. Üstüne kamerayı alan geliyor. 3 gün sonra o arkadaş yien yok. Gazete patronlarına sesleniyorum, bu muhabir arkadaşlara sahip çıkın, onlara iyi ücret verin. Eğitim verdirin, günlük gazeteci olmaz. Olursa işte böyle olur. 3 gün gazetede yazıyor, editör diyorlar şimdi sonra televizyona çıkıyor Fenerbahçe'yi benden iyi biliyor. Ya böyle bir sistem yok. KOÇ'a Sabancı'ya yapamadığını bize yapamazsın. Gazete patronları sizlere bir şey vermiyor. Biz çalışanlarımıza kıyafet veriyoruz, her şeyi veriyoruz. Size bir şey yok.
YILDIRIM YENİ TESİS PROJESİNİ AÇIKLADI!
Önemli konulardan biri altyapı. Türkiye'de bütün kulüplere sorun altyapıları vardır. Fenerbahçe'nin altyapısından sporcu geliyor mu, gelmiyor. Şimdi bir tane Uygar var. Bazen kendimizi kandırıyoruz, 'Geliyor' diyoruz. 2011'de Metris'e gitmeden Gebze'nin arkasından 100 dönüm arazi aldık. Cumartesi 44 dönüm aldık. Bu 250'ye tamamlayacağız. Parayı Ülker'den aldığım isim hakkıyla sağlıyorum. En geç 2 ay içerisinde 5 yılda yapılması koşuluyla bir sistem hazırlıyorum. Bu 250 dönüm araziye altyapılar taşınacak. 15 taneye yakın çim saha yapılıyor. Bu bir planlamadır, değişebilir.
TESİSİN ADI FENERBAHÇE AKADEMİSİ 3 TEMMUZ SPOR TESİSLERİ
Müjdat Yetkiner ve Şenol Çorlu bunun için geçen hafta İtalya'ya gitti ve Juventus ile Milan'ın tesislerini gezip rapor getirdiler. Önümüzdeki hafta Portekiz'e sonra İspanya'ya Barcelona ve Real Madrid'e sonra Lille'e sonra Manchester City ile İngiltere'de bir başka kulübün tesislerini gezecekler. Bizimkiler bunları görmeden önhazırlık yaptı. Bir tane tribünlü saha yapılacak, 100 kişilik kapasitesi olacak. Ayrıca buraya bütün amatör şubeler gidecek, kürek ile yüzme hariç. Onlar denizle bağlantılı olduğu için gidemeyecek. BAsketbol Ataşehir'de kalacak. Sanırım yılbaşına doğru bunun maliyet bütçesini çıkaracağız. Her yıl bunu yapacağız. Juventus ve Milan'da çocuklar evlerinden alınıyor, okula götürülüyor, idmana götürülüyor. Bu sistem bizde de olacak. Buranın adını Fenerbahçe Akademisi 3 Temmuz Spor Tesisleri koyacağım.
KAYSERİ, ANTALYA, KONYA VE EDİRNE'DE ARSA ALIMLARI...
Düzce'de arazi aldık, Kayseri'de arazi aldık. Kayseri'de 65 bin talebe var, bunların 25 bini Fenerbahçeli. Bunun için Kayseri'de araziyi büyük aldık. Öğrenciler gelip maçları da burada izleyecek. Onu da Mayıs'ta bitireceğim. Mayıs'a kadar Antalya, Konya, Edirne'de de araziler alacağım. Dereğazı'na havuz yapıyoruz. Belediye Başkanı ile görüşüp onayı aldım.
'İBDA-C'NİN ÖRGÜT LİDERİYMİŞİM'
2008-2009 yıllarında beni terörden dinlemişler ve İBDA-C'nin örgüt lideriymişim, bilginiz olsun...
'MİLLİ TAKIM PRİMLERİ KULÜPLERE VERSİN'
Milli Takım'da prim veriliyor, verilsin ama kulüplere de verilsin. Bir oyuncuya 500 bin euro prim veriliyor. Bir oyuncu ismini biliyorum da söylemeyeceğim. Kulübünden 1 trilyon alıyor, alacağım prim 1 trilyon 750 bin. O oyuncu şimdi maçlara nasıl motive olacak. Kulübü maaşını ödeyemedi gecikti... Bu normaldir kulüplerde. Ajax ve Galatasaray maçlarından önce alacakları yatırdık. Milli Takım primleri kulüplere verilmeli, kulüpler bu parayı dağıtmalı. O kadar prim verilecekse bir kısmı oyunculara verilir, diğeri kulübün başka şeylerine kullanılır. Oyuncu bizde sakat, Milli Takım'a gidip antrenman yapıyor. Yalnızca bizde değil, her takımda var. Ameliyat olması gerekiyor, Milli takım'da oynayacağı için ameliyat olmuyor.
'VOLKAN ŞEN'İN ÜCRETİNİ TFF'DEN İSTEDİK'
Volkan Şen sakatlandı, 3 hafta oynamayacak. Oynaması gerekiyor ama Milli Takım'da verilen bir değer yok. yazı yazdık, TFF'den ödediğimiz maaşı karşılamalarını sitedik. Cevap bekleniyor.
'MEHMET BERK ÇIKIP AÇIKLASIN'
Mehmet Berk geçen bir televizyona çıkmış. Kanal sahibini aradım 'Sen cemaate karşı değil misin?' dedim. 'Karşıyım, şey, mey...' dedi. 'Bunu aklıyorsunuz' dedim. Savcı Bey televizyonda 'Bana siyasi baskı yapıldı ve rüşvet teklif edildi.' Sen Türkiye Cumhuriyeti'nde savcıysan sana kim siyasi baskı yaptı, kim rüşvet teklif etti açıklamaslısın. Bunu yapamıyorsan sen Türkiye Cumhuriyeti'nin savcısı değilsin.
SAVCI MEHMET BERK'İN AÇIKLAMALARINA CEVAP
İfade verirken Mehmet Berk'i kulübe üye yaptık. İfade verirken '5 maçın sonucunu biliyorduk' diyor. Ben bilmiyorum sen nasıl biliyorsun. 'Neden işlem yapmadınız?' diyorum, cevap yok. Buca maçının 5-3 bitmesi en büyük delilleriydi. Bu maçla ilgili siz şike yaptınız deniyor. Kordon'da yemek yenilmiş, işte şike yapanlar yemek yedi. Bucalı kimse var mı? Yok. İzmirli kimse var mı? Yok. Ee nasıl şike yaptık? Çok ağır suçlamalar yaptık sonra bu maçı çıkardılar dosyadan. Dönemimin devlet büyükleri kanunun çok ağır olduğunu gördüler, değiştirdiler. Tam kanun meclisten geçiyor kararı açıkladı. Mehmet Berk bize yardım ettiğini söylüyor, hani sen bize yardım etmiştin. Bir gün daha beklesene. Hep baskıyla verildi bu kararlar. Bu örgüt bu operasyonu yaptı. 20 Ağustos 2012'de Mehmet Berk ile ilgili ve bunu Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e göndermişim. Bizimle ilgili her şeyi basına verdiler ve algı operasyonu yaptılar. Bizleri kamuoyunda suçlu ilan etmek adına her şey yapılmıştır. Mehmet Berk sonra Ertuğrul Özkök ile konuştu. Bizi sorgulayan insanın en düşeceğiz zavallı hale düştü. 'Bu dava hayatımızı allak bullak etti. Bu da Balyoz davası gibi 2-3 aya biter sandık' diyor.
'ELLERİ AYAKLARI TİTRİYOR, GALATASARAY'I YİNE YENECEĞİZ'
Sarı kırmızılı kulübün yöneticilerini maça davet konusu hakkında ise Başkan Yıldırım, 'Zaten gelecekler. Yerleri belli. Davete falan gerek yok. Davet edebilmek için birbirimizi iyi anlamamız lazım. Ben onları iyi biliyorum. İsteyen arzu eden kurallar gereği gelir.' diye konuştu.
Süper Lig'in 9. haftasında yarın oynanacak Fenerbahçe - Galatasaray derbi maçı için ise Aziz Yıldırım, şöyle konuştu:
'Yarın inşallah falan yok, yeneceğiz. 17 sene olmuş, bizi yenemiyorlar yarın biz yine yeneceğiz. Biz oyuncularımıza güveniyoruz. Türkiye'nin en iyi takımıyız ve Avrupa'nın en iyi takımlarından biriyiz. Onlar sahaya inancımızı yansıtacak ve yeneceğiz. 3-4 gündür gazeteler yazıyor, 'Galatasaray Fenerbahçe'yi yenebilirler' diye, yenemezler bizi. Onların elleri ayakları titriyor, yine titreyecek. Biz hepimiz tek yürek olarak, futbol oynayarak kazanıp yolcu edeceğiz. Ben başkanlığı bitirene kadar bu tarih devam edecek. Bunu bilsinler.'