Diplomasi, ekonomi, din birbirinden çok ayrı ama birbirine çok yakın şeyler...
Diplomasi, ekonomi, din birbirinden çok ayrı ama birbirine çok yakın şeyler...
Bu bağımsızlığı 25 Aralık 1991'de tanıyan ilk devletlerden biri de İsrail olur. Bununla birlikte iki devlet arasında 7 Nisan 1992'de diplomatik ilişkiler tam anlamıyla başlar. 1993'ün Ağustos'unda ise Bakü'de İsrail Büyükelçiliği açılır.
Yani anlayacağınız her iki devlet de muazzam bir denge politikası güder. 98'de Başbakan Netanyahu, 2009'da Cumhurbaşkanı Peres Bakü'yü ziyaret eder. Azerbaycan cephesinden ilk 'üst düzey ziyaret' ise 2013'te dışişleri bakanı tarafından yapılır.
2006'da Bakü-Tiflis-Ceyhan Petrol Boru Hattının devreye girmesi neticesinde İsrail, Azerbaycan'ın ikinci en büyük petrol ithalatçısı konumuna gelir. Azerbaycan Devlet Petrol şirketinin İsrail'in Asdod petrol bölgesindeki payı %5 olur.
İsrail-Azerbaycan ticaret cirosu 5 milyar doların üzerinde. 2007, 2009, 2017 ve 2019'da iki ülke arasında farklı konularda yapılmış anlaşmalar da cabası. Bu arada Azerbaycan havayolu AZAL 93'ten beri Tel Aviv'e haftada iki kez uçmaya devam eder.
Azerbaycan'ın İsrail'den aldığı askeri ekipmanların değeri 5 milyar doları geçer. İsrail savunma şirketi Elbit'in Azerbaycan'da temsilciliği var. 2018'de iki ülke ortak 'İHA' yaratma projesine imza atar. Ayrıca iki ülkenin üst düzey askerleri sürekli temas halindedir.
Genç Daniel İsrail'e seslendiği kısımda şöyle diyor: 'Merhaba İsrail! Bizi destekleyin, bizim için dua edin. Gerçekler bizimle, gerçek bizi destekliyor, gerçek Azerbaycan'ı destekliyor, gerçek Azerbaycan'a aittir, Karabağ Azerbaycan'dır!'
Bunun yanında İsrail'de Azerbaycan'dan göç eden 70 binden fazla Azerbaycan asıllı Yahudi yaşar. Yani bu karşılıklı huzur tablosunun altındaki başka bir faktör de insaniyet ortak paydasında yatmakta.
Ona göre Yahudiler Bakü'de, Güba'da, Oğuz'da, Gence'de barış içinde yaşarlar ve dinlerini, milli kimliklerini yaşamaları için ülkede her şey mevcuttur. İki ülke arasındaki köprü ise Azerbaycan Yahudileridir.
Ve 23 yaşındaki asker Şuşa'da Ermenilere karşı savaşır. Çeşitli kahramanlıklar gösteren tankçı 92'de öldürülür ancak bugün bile birçok tankın ismi Albert'tir. Ve Yahudi Aqarunov, şehit ilan edilerek bugün heykeli dikilmiş olan bir ulusal kahramandır artık.
Azerbaycan, laikliği tavizsiz uygulayan bir ülke. Bu bağlamda 2008'de yapılan bir ankette, katılanların yalnızca %21'i dinin gündelik yaşamlarında etkili olduğunu söyler.
Kısacası dostlar devlet yönetiminde 'duygusallık' en geri planda olmalı galiba, ne dersiniz?
ne Şam’ın şekeri ne Arab’ın yüzü. Bu arada Osmanli'da isyan cikarmayan tek ve en sadik kalan millet yahudiler idi. Kurtulus savasina bile katildilar, özellikle izmir civarinda. Hatirlatirim kurutulus savasinda %53 firar vardi (özelikle günümüzde osmanli torunuyum diyen ve islamci gecinenlerin dedeleri). Kibris harekatinda da Israil Türkiye'yi desteklemistir.
Bunu yıllardır dile getiririm. Azerbaycan hiçbir zaman Türkiye'yi gerçekten kardeş bir ülke olarak görmemiştir. Türkiye bu konuda Azerbaycan'a karşı her zaman daha hayırlı bir ülkeydi. Daha 2 sene öncesine kadar bile bizlere kapıda vize uygulayan, ticaret yapanları sınırda rüşvet manyağına çeviren, doğalgazı bile satarken diğer ülkelere sattığından zerre farklı bir politika izlemeyen bir devletti.
İsrail düşmanlığı yaparak yunan ve ermenilerin oyununa çok güzel geliyoruz. Bu iki lanetli millet osmanlı zamanında da devlete baskı yapıp Yahudilerin çuvallarında çocuklar var diyerek yahudilere baskın ve arama yaptırtmıştır. Nedeni ise bildiğiniz gibi Osmanlıda Türkler hariç her millet zengindi, ticaretle falan uğraşıyordu, ermeni ve yunan tüccarların ticaretteki en büyük rakibi yahudilerdi, o yüzden yahudilerle çok uğraşırlardı. Şimdi de olayların arkaplanında yunan/ermeni - yahudi çekişmesi var. Daha demin "israil sokaklara parçalanmış Türkiye haritası astı" haberi gördüm facede, tıkladım harita ermeni soykırımı haritası ve İsrailde yaşayan ermenilerin mahallesinde asılmış, şaşırmadım. Aramızı açmak için her şeyi yapıyorlar.