Ancak 2018 yılında Gaziantepli çoban Osman Türkman, Aysun Kayacı'dan özür dilediğini anlatan bir yazı paylaştı. Yazının bir kısmı şöyle:
'Tarım ve Hayvancılık ülkesi iken; tarım ve hayvancılık ile ilgili kararlar alınırken ve projeler yapılırken, asıl sorunu yaşayan köyde tarım ve hayvancılık yapmak için mücadele veren çiftçi ve çobana sorulmadan siyasiler, profesörler, uzmanlar tarafından yapılan uygulamalar yüzünden bu gün buğday, arpa, saman, et, canlı hayvan ve daha birçok tarımsal ve hayvansal ürün ithal ettiğimiz ve alınan yanlış kararlar yüzünden tarımsal ve hayvansal üretimin her geçen gün azaldığı ve ithalatın arttığını gördüğüm için; Aysun Kayacı'dan özür diliyorum.
2008 yılında 'Benim oyum ile dağdaki çobanın oyu bir mi' dediğinde Aysun Kayacı'ya, 'Neden bir olmasın çobanın da bir oyu var senin de bir oyun var', diyerek kızmıştım. Aradan 10 yıl geçtikten sonra, Gaziantep İlinde çıtanın çok yükseltilerek değil bir çobanın, 538 çobanın tercihinin birilerinin tercihi kadar dikkate alınmadığını, değer bulmadığını bizzat yaşayarak gördüğüm için, Aysun Kayacı'nın belki de ileri görüşlülüğü sayesinde, 10 yıl öncesinden bu günleri görüp söylediği için ve belki de o günlerde gösterilen tepkiler üzerine Türkiye'den çekip gitmek zorunda kaldığı ve geldiğimiz durum itibarıyla kendisini o günlerde anlayamadığım için; üzülerek de olsa Aysun Kayacı'dan özür diliyorum.'
Aysun Kayacı’yı o gün de haklı bulmuştum, hala haklı buluyorum. Bir beyaz yakalı olarak her ay maaşımın %35’ini ve aldığım her türlü mal ve hizmetten KDV ÖTV olarak her ay binlerce lira vergi ödeyen biri olarak, 5 kuruş vergi vermeyip üstüne devletin her türlü imkanından faydalanıp bir de “devlet bize bakmıyo hüloğğğ” diyenlerle aynı kefede olmayı hak etmediğimizi düşünüyorum
Gayet hakli bir serzenisti, bundan yillar evvel anketorluk yapiyorduk 2010 referandumunda. Bir berberle karsilastim, anlattim tum sureci donup bana babamin emekli maasi artacak mi dedi. Simdi ben adama ne anlatayim ? Benim oyum neden bir olsun bununla ?
Değeri anlaşılamamış bir aydındı. Bu eleştiri aslında Sokratesi idama götüren eleştiren geliyor ve demokrasinin en büyük eleştirisidir.