Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan, 'AYM'ye Bireysel Başvuru Sisteminin Desteklenmesi Konferansı'nda yaptığı konuşmada, 'AYM’nin anayasa ve kanunların kendisine verdiği yetkiyi kullanarak verdiği kararlar, herkesi ve her kurumu bağlar' dedi.
Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan, 'AYM'ye Bireysel Başvuru Sisteminin Desteklenmesi Konferansı'nda yaptığı konuşmada, 'AYM’nin anayasa ve kanunların kendisine verdiği yetkiyi kullanarak verdiği kararlar, herkesi ve her kurumu bağlar' dedi.
Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan 'Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvuru Sisteminin Desteklenmesi Konferansı'nda konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Can Dündar ve Erdem Gül hakkında AYM'nin ihlal kararıyla ilgili, 'Karara uymuyorum, saygı duymuyorum' ifadelerini kullanmıştı. Erdoğan'ın bu sözlerinin arıdndan bugün konuşan Arslan, konuşmasında şunları söyledi:
Türkiye’de bireysel başvuruyu etkin kılan önemi unsurlardan biri, kararın gecikmeksizin yerine getirilmesidir. Eğer bireysel başvuruyu kabul eden bir ülkenin Anayasa Mahkemesi’nin kararı geciktirilmeden veya tamamen yerine getirilmiyorsa, bu bireysel başvurunun etkinliğini olumsuz etkiler. AYM’nin anayasa ve kanunların kendisine verdiği yetkiyi kullanarak verdiği kararlar, herkesi ve her kurumu bağlar.
Mahkememizin verdiği kararları bugün alkışlayanlar yarın lanetleyebiliyor. Hatta bazen aynı kişiler verilen kararı bir gün alkışlıyor, aynı hakimin verdiği kararı ertesi gün skandal diye niteleyebiliyor.
Verdiğimiz karara göre varlığımızı hatırlayanlar değişse de biz hep buradaydık, hep burada olacağız. Kınayanın kınaması da övenin övmesi de mahkememizi etkilemez. Üyelerimizin Anayasa'ya, kanunlara ve vicdanlarına göre hareket etme kararlılığını bu kınamalar etkilemeyecektir.
'Biz işimizi yapıyoruz, kimliklere bakmıyoruz'
Biz işimizi yapıyoruz, kimliklere bakmıyoruz. Kimsenin yanında ya da karşısında değiliz. Sadece hukukun yanında, haksızlığın karşısındayız. Bizim şiarımız herkes için hukuktur. Yeni ve gereksiz bir tartışma malzemesi çıkarılmasın. ABD’de demokrasi, Alexis de Toqeville, 'ABD’de hiçbir siyasi mesele yoktur ki er ya da geç yargısal bir meseleye dönüşmesin' der. Aslında benzer tespiti Türkiye için de yapabiliriz.
'Talimatla karar veriyormuş gibi gösteren, mahkememize ve şahsıma yönelik yorumları kınıyorum'
Her siyasi mesele er ya da geç yargısal mesele haline gelmekte. Bu kararlardan bazıları oldukça yoğun tartışmalara neden olmaktadır. Yargıçlar kutsal varlıklar değildir. Mahkeme kararları eleştirilebilir, eleştirilmelidir de. Biz de kararlara yönelik her eleştiriye saygı duyuyoruz ancak eleştiri ötesinde tamamen hayali diyaloglar üreterek mahkememizi tamamen talimatla karar veriyormuş gibi gösteren, mahkememize ve şahsıma yönelik yorumları kınıyorum.
'56 bin 194 bireysel başvuru yapıldı'
Bireysel başvurunun getirilmesi çok önemli bir adımdır. Bireysel başvurunun başladığı 2012'den bu yana mahkememize toplam 56 bin 194 başvuru yapılmıştır. Bu başvurulardan 33 bin 521'i sonuçlandırılmış, 22 bin 673'ü de derdest durumdadır.
Mahkememizin 2015'te sonuçlandırdığı başvuruların sayısı bir önceki yıla göre yüzde 50 artış göstermiştir. 2015 yılında sonuçlandırılan dosya sayısı dikkate alındığında gelen başvuruları karşılama oranı yüzde 70 olmuştur.
Hedefimiz önümüzdeki yıllarda bunu yüzde 100'e çıkarmaktır. Bugün itibariyle 1042 hak ihlali kararı verilmiştir. Sonuçlandırılan başvuru sayısındaki artışa bağlı olarak ihlal kararı sayısında da ciddi bir artış olmuştur Bireysel başvurunun yürürlüğe girmesinden sonra AİHM'e yapılan başvurular düşüşe geçmiştir. Bu bireysel başvurunun amacına ulaştığını ifade etmektedir.
Bireysel başvurunun Türkiye’deki bu başarası sadece AYM’nin değil, kararları uygulayan tüm yargı birimlerine, başvuru kurumunu başlatan yasama organına ve aziz milletimize aittir.
Bu başarıya katkı yapan her kuruma bir kez daha şükranlarımı sunuyorum. Bu projenin hazırlanmasında,uygulanmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.
Ajanslar
Yeni Anayasada bu madde değişir o zaman hemen ," herkesi ve her kurumu bağlar ama beni bağlamaz " şeklinde
Akp nin kapatılma davasında 5-6 ret oyu verildiğinde o karara saygı duyuluyordu ama.
Zatı muhterem ben anayasayı falan tanımam diyor, siz kalkmış "anayasadan aldığı yetkiyle bilmem ne" diyorsunuz. Daha sizin yetkilerinize gelmeden başlıyor sıkıntı haberiniz yok...