Araştırmacılara göre Ay'da kalıcı insan yerleşimini destekleyecek suyun üretimi oldukça ilginç bir şekilde çözülebilir. Biz de bu yazımızda bu konudan bahsediyoruz.
Araştırmacılara göre Ay'da kalıcı insan yerleşimini destekleyecek suyun üretimi oldukça ilginç bir şekilde çözülebilir. Biz de bu yazımızda bu konudan bahsediyoruz.
1970 yılında Neil Armstrong, Antarktika tarzı Ay araştırma üslerinde 'yaşam süremiz içinde' yaşayan insanlar olacağını tahmin etmişti ama bu söyledikleri gerçekliğe dönüşmedi: Son mürettebatlı Apollo görevinden bu yana 50 yıl geçti. Ancak belki de onun bu tahmini o kadar da yanlış değildi. Armstrong'un ölümünden on yıl kadar sonra dünyanın dört bir yanından bilim insanları, NASA'nın on yıl içinde insanları Ay'da yaşaması yönündeki arzusunu yerine getirmek için çalışmasıyla Ay'a yolculuk yeniden gündeme geldi.
Çalışmaya öncülük eden bilim insanı Prof Mahesh Anand, insanların Güneş Sisteminin derinliklerini keşfetmesini kolaylaştıracak, belki de Mars'a ilk mürettebatlı görev de dahil olmak üzere, kendi kendini idame ettiren araştırma istasyonlarında Ay'da yaşamı öngörüyor. Anand, 'Ay bize en yakın gezegenimsi obje. Benim için en yakın komşumuza ulaşmak ve onun hangi sırları sakladığını öğrenmekten daha iyi bir şey yok. Ay'ın bize kendi Dünyamızın tarihi hakkında bilgi verebileceği pek çok sırrı olabilir' diyor.
Anand on yıldan fazla bir süredir orijinal Apollo görevleri sırasında toplanan, regolit olarak bilinen Ay taşı ve tozu örneklerini inceliyor. Bilim insanları uzun süre Ay'da su olmadığına inanıyorlardı ancak bu ekip, regolith'in yüksek oksijen içeriğine sahip olduğunu keşfetti, bu da suyun hidrojen eklenerek ve toprağı ısıtarak bir reaksiyona neden olarak üretilebileceği anlamına geliyor.
Su çıkarmayla ve kullanımıyla ilgili araştırma önemlidir, çünkü herhangi bir maddenin bir kilogramını uzaya götürmek tahmini olarak 1 milyon dolara mal olmaktadır. Analiz aygıtını geliştiren araştırmacılardan biri olan Simeon Barber, 'Orada yaşamak için gerekli kaynakları orada bulabilirsek, yanımıza aldığımız sırt çantasının boyutunu küçültürüz. Oraya insanları göndermeden önce, çevreyi anlamamız ve teknolojik altyapı geliştirmenin önünü açmamız gerekiyor' dedi.
Bununla birlikte bu yeni uzay yarışı daha işbirlikçi şekilde gelişiyor ve politikadan çok bilim tarafından yönlendiriliyor. Bilim insanları 2040-50 için misafir kabul eden araştırma üsleriyle, Ay'a mürettebatlı inişlerin üç ila beş yıl içinde başlamasını bekliyor. Soğuk savaştan bu yana ilk kez böyle bir dönem başlıyor; Ay bilimi ve keşfi için gerçekten heyecan verici zamanlar.
Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda buluşalım!
Yaparsa akparti yapar. Leğenlerlemi taşıyacaklar acaba