Ay'dan Dünya'ya Gelen Gizemli Manyetik Taşların Sırrı Çözüldü!

NASA geçmiş yıllarda gerçekleştirdiği Apollo görevi sırasında Ay'dan tuhaf ve gizemli manyetik taşlar getirmişti. Merak uyandıran bu garip taşların neyin nesi olduğu uzun zamandır bilinmiyordu. Sonunda bilim insanları, Ay yüzeyinden toplanan ve en az Dünya'daki kadar güçlü bir manyetik alan içinde oluştuğu düşünülen kayaç örneklerinin gizemini çözdü.

1968 ila 1972 yılları arasında devam eden NASA'nın Apollo görevi oldukça heyecan vericiydi. Görevin sonunda Ay'a giden ekip tarafından getirilen tuhaf taşlar ise bilim dünyasını daha da heyecanlandırdı.

Ay'dan alınan kaya örneklerinin bir kısmının 3 milyar yıllık olduğu ve güçlü bir jeomanyetik alanın içinde oluşmuş gibi durduğu açıklandı. Fakat işin garip tarafı diğer taşlarda böyle bir durum söz konusu değildi.

Dahası Ay'da Dünya'daki kadar güçlü bir manyetizma bulunmuyordu. Kafa karıştırıcı bir dizi bulgunun ardından çalışmalar devam etti ancak bir sonuca varılamadı.

Manyetik alan nedir ve nasıldır, merak edenler için şöyle açıklayalım:

Manyetik alanlar, gezegenlerin elektriksel açıdan iletken, erimiş çekirdeklerindeki malzemenin çalkalanma hareketinin sonucunda, yani gezegen gövdelerinin içinde üretilmektedir.

Kaynak: Independent Türkçe

Günümüzde bilindiği kadarıyla Ay'ın içinde manyetizma üretilmiyor ve uydunun iç bölgeleri Dünya'nın manyetize çekirdeğine kıyaslandığında oldukça farklı görünüyor.

Ay'ın içi yoğun ve çoğunlukla donmuş durumda. Yalnızca sıvı ve erimiş küçük bir dış çekirdek bölgesini içeriyor. Bu bölge, küçük ve demirden bir iç çekirdeği sarıyor.

Tıpkı dünyamız gibi Ay'ın da oluşumu incelendiğinde bazı veriler elde edilmiş.

Bilim insanları, yaklaşık 4,5 milyar yıl önce Ay'ın oluşumundan hemen sonra, iç bölgelerin hızla ve eşit derecede soğuduğuna inanıyor. Bu da Ay'ın güçlü bir manyetik alana sahip olmadığı anlamına geliyor.

Peki, bu manyetik taşlar manyetizma etkisi olmayan bir alanda nasıl ortaya çıkmış olabilir dersiniz? İşte bir süredir bu konuda araştırmalar yapan bilim insanları yaptıkları son hummalı çalışma sonucunda ilginç bulgular elde etti.

Brown Üniversitesi'nden gezegenbilimci Alexander Evans, "Her şey, bize Ay boyutundaki bir cismin Dünya'nınki kadar güçlü bir manyetik alan üretememesi gerektiğini söylüyor" demişti. Ancak araştırma sonucu Ay'da aralıklı olarak manyetizma üretildiği ortaya çıktı.

Ay oluştuktan sonra erimiş bir kaya okyanusuydu. Ayrıca Ay'ın çekirdeği üzerindeki mantodan daha sıcak değildi. Yani ikisi arasında çok az konveksiyon (katı ve akışkan yüzey arasında gerçekleşen ısı transferi) meydana geldi. Bu demek oluyor ki Ay, Dünya'nınki gibi sabit ve sürekli bir manyetizma üreteme

Tuhaf olan o ki taşların başka bir açıklaması olamaz bu nedenle Hakemli bilimsel dergi Nature'da yayımlanan yeni araştırmada ise Ay'ın aralıklı olarak güçlü manyetik alanlar oluşturabileceğini açıkladı.

Teoriye göre, Ay zamanla soğudukça, sıcak magmasının içerdiği mineraller farklı oranlarda soğumuştu. En yoğun mineraller (olivin ve piroksen) daha önce soğumuş ve batmıştı. Bu denli yoğun olmayan magma tabakası ise potasyum, toryum ve uranyum gibi ısı üreten elementlerin yanı sıra titanyum içeriyordu. Bu tabaka yerkabuğunun hemen altına yerleşecek şekilde yükselmiş ve daha sonra ısısını kaybetmişti.

Bahsedilen tabakanın soğumasıyla birlikte titanyum yüklü kayaçlar, alttaki tabakada yer alan malzemelerin çoğundan daha ağır hale gelmişti. Bu da onun eriyik dış çekirdeğe doğru parçalanarak, yavaş yavaş batmasına neden olmuştu.

Soğuk titanyum parçaları sıcak olan dış çekirdeğe her çarptığında bir sıcaklık farkı oluştu. Bu da çekirdeğin hareketsiz konveksiyon akımını yeniden başlattı. Yani, Ay'ın sessiz manyetik alanını yeniden harekete geçirdi.

Bu durum kayaçların neden birbirinden farklı olduğu gizemini açıklıyor. Evans, "Bunu sıcak bir tavaya düşen su damlaları gibi düşünebilirsiniz" diyor ve ekliyor:

Çekirdeğe dokunan gerçekten soğuk bir şey var ve aniden çok fazla ısı dışarı akabilir. Bu, çekirdekte çalkalanmanın artmasına neden olur, bu da size aralıklı olarak güçlü manyetik alanlar verir.

Bunlar da ilginizi çekebilir:

Robert Pattinson, Parazit'in Yönetmeni Bong Joon Ho'nun Yeni Filminde Başrol Olacak
Vücudun Önce Çürütülüp Sonra da Böceklere Yedirildiği Berbat Bir İşkence: Skapizm
Teknoloji Devleri Okyanus Altındaki İnternet Kablolarına Hükmediyor: Hangi Şirketin Ne Kadar Payı Var?
Türkiye’nin Elektrikli ve Hibrit Otomobil Karnesi: İşte Satış Rakamları

Popüler İçerikler

Arkeolog Muazzez İlmiye Çığ 110 Yaşında Yaşamını Yitirdi
Bahis Reklamı ve Teşvik İçin Soruşturma Başlatılmıştı: RTÜK Başkanı TV8 İçin İnceleme Başlatıldığını Açıkladı!
Montella Görevini Bırakırsa A Milli Takım'ın Başına Kim Geçmeli?
YORUMLAR
20.01.2022

uzay taşı o sırrı çözüldü gerçekten.tüm dünya onu konuşuyor ve çok önemli.uzayda olan hava basıncı ve değerleri bilinmeyen metal ve ametallerin bileşiminden dolayı çok umut vaad edici bir mucizeye yaradığı çözüldü.mucizesi ise hemoroid yani bildiğin bağsura iyi geliyor,yavaşça (kremsiz) fitil gibi sokuyorsun hiç bir şeyin kalmıyor.hafif kanama olursa kafaya takmaya gerek yok demiş nasa

20.01.2022

ay uzay gemisiymiş ufoculara göre

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ