İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, avukat Sertuğ Sürenoğlu'nun Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın korumaları tarafından dövülmesi olayında, iki polisin soruşturulmasına izin vermedi. Vali Sürenkaya imzası ile savcılığa gönderilen cevap yazısında, Sürenoğlu'nun başını araç içerisinde sert kısımlara vurarak kendisini yaraladığı öne sürüldü.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın nikah şahidi olarak katıldığı Demirören-Kalyoncu ailelerinin Çırağan Sarayı'ndaki düğünü sırasında yolun trafiğe kapatılmasına tepki gösteren avukat Sertuğ Sürenoğlu'nun Cumhurbaşkanlığı korumaları tarafından dövülmüştü.
13 Nisan'da yaşanan olayda avukat Sertuğ Sürenoğlu korumalar tarafından uzun süre işkence gördüğünü öne sürmüş ve olayın ardından kendisine tehditle tutanak imzalatıldığını ileri sürmüş, ayrıca kendisini döven korumalardan şikayetçi olmuştu.
Savcılık, Cumhurbaşkanlığı koruması olan polis memurları hakkında soruşturma izni için İstanbul Valisi Ali Yerlikaya'ya yazı yazdı.
İstanbul Valisi Ali Yerlikaya
Independent Türkçe'den Can Bursalı'nın aktardığı bilgiye göre,Yerlikaya'nın gönderdiği cevapta, polis memurlarının ifadesine dayanılarak şunlar denildi:
'Olay yeri yakalama tutanağında imzaları bulunan polis memurlarının alınan ifadelerinde özetle; şüpheli avukat Sertuğ Sürenoğlu'nun Cumhurbaşkanımızın makam aracına yönelik el kol hareketi yaparak ve hakaret ederek hamle yaptığını, şahsı muhafaza altına aldıklarını, Beşiktaş İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne teslim etmek için resmi ekibin gelmesini beklerken araç içerisinde şüpheli Sertuğ Sürenoğlu'nun saldırgan hareketlere devam ettiğini, aracın sert kısımlarına kafasını vurarak kendisine ve görevli polislere zarar verecek şekilde hareketlerde bulunduğunu...'
Vali Yerlikaya imzalı yazıda ayrıca, Sürenoğlu'nun 'Tutanağı tehditle imzaladım' iddiasına da şu yanıt verildi:
'Her ne kadar avuakat Sertuğ Sürenoğlu vermiş olduğu ifadesinde bu tutanağı zorla imzalamak zorunda kaldığını, kendisinin tehdit edildiğini iddia etmiş olsa da, kendisinin Hukuk Fakültesi mezunu ve aynı dalda doktora öğrencisi olduğunu düşünüldüğünde, bu tür hukuki konularda nasıl davranması gerektiğini biliyor olması gerektiği, 35 yaşında olgun ve eğitimli bir insan olduğu düşünüldüğünde Çırağan Oteliİ'nde merkezi bir yerde kalabalık bir ortamda tehlikede hissetmesi ve bu tutanağı imzalamak zorunda kaldığını söylemesinin hayatın olağan akışına uymadığının değerlendirildiği...'
Olayın ardından Kağıthane Devlet Hastanesi'nde yapılan muayenede Sürenoğlu'nun gözündeki şişliğe ve yüzündeki darp izlerine dikkat çekilmişti. Vali Yerlikaya, şişlik ve darp izlerinin Polis Vazife ve Selahiyetleri Kanunu'nun 16. maddesinde yer alan 'Polis, görevini yaparken direnişle karşılaması halinde, bu direnişi kırmak amacıyla ve kıracak ölçüde zor kullanmaya yetkilidir' ifadelerine dayandırdı. Yerlikaya imzalı cevap yazısında, gözdeki şişlik ve darp izlerinin polisin yetkisini kullanması sonucu meydana gelebileceğinin değerlendirildiği de belirtildi.
Hakkında şikayette bulunulan iki polis memuru hakkında soruşturma izni verilmedi.
Türkiye bitti, hayat yurt dışında.
zorla tutanaga imza atmayacak kadar akilli ve olgun ama kafasini kendi kendine araç icerisindeki sert yuzeylere çarpacak kadar gerizekali. insan onurunu bir köşeye koyduracak kadar adamsendeciligin mükemmel örneği.
haber doğruysa vali izin vermedi ne demek? vali ne zamn yasalardan üstün oldu biri şüpheli ise soruşturulur bu kadar basit iyice muz cumhuriyetine çevirdiniz ülkeyi