Eskiden olsa favori İtalya diyebilirdim ancak şu an terazi dengede diyebilirim.
Maç öncesi analizlerden maç içi analizlere geçelim. Maç temposuz ve İsviçre’nin kontrolünde başladı. Atağa çıkmada sıkıntı yaşayabilen İtalya’yı iyi çalışan İsviçre ön alan baskısı ile başladı. Bu taktik işe yaradı. İtalya atağa çıkarken çok fazla top kaybı yaparak oyunun kontrolünü İsviçre’ye kaptırdı.
İlk yarı boyunca organize olamayan hızlı pas temposuna çıkamayan İtalya dakika 20-30 bandında pozisyon vermeye başladı. Birkaç pozisyon İsviçre adına kaçtıktan sonra isviçre gol için yüklenmeye başladı. Dakika 37’de ise Freuler’in golü İsviçre’yi 1-0 öne geçirdi. İlk yarı birden fazla gol atacak fırsatı bulsa da İsviçre devreyi 1-0 önde kapattı.
İkinci yarının başında ilk yarının baskılı oyunu sahaya yansımış gibi dakika 47’de ilk golün asistini yapan sahanın etkili ismi Ruben Vargas iyi futbolunu bir de golle taçlandırdı. Bu dakikaya kadar tek etkili taraf olan İsviçre güvenli skor avantajını da 2-0 ile yakaladı.
Golden sonra maç antrenörün oyuna müdahale ettiği dakika 63’e kadar oyunun başından sonuna kadar nasılsa öyleydi. Değişikliğin ardından oyun biraz hareketlendi. Dakika 73’te inanılması güç ama İtalya’nın vasat bir şutu ilk isabetli şut olarak kayıtlara geçti ancak bir dakika sonra net gol pozisyonunda İtalya’nın topu direkten döndü. Ancak bu İtalyanların tek pozisyonu oldu. Ardından maçın sonuna kadar kıpırdanmaya çalışsalar da tabir caizse güçleri İsviçre’yi değil yenmek, yerinden titretmeye bile yetmedi. Böylece İsviçre 31 yıl sonra İtalya’yı ilk kez yeniyor ve ilk çeyrek final biletini alıyor.
Instagram
Facebook
X
Linkedln
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio