Ucuz biletler bile yolcuların bu uzaklığı göze almasına yetmedi. Projenin en kritik ayağı olan hızlı tren bağlantısı ise hiçbir zaman hayata geçirilmedi. O hat faaliyete geçseydi şehir ile havalimanı arasındaki yolculuk süresi bir saatten daha kısa olacaktı.
Havayolu firmaları tek tek uzaklaştı.
Açılışın ardından bazı havayolları rotalarını buraya çevirdi; ancak düşük talep karşısında firmalar teker teker çekildi. Air Berlin, Air Nostrum, Ryanair ve son olarak Vueling’in 2011’de uçuşları durdurmasıyla havalimanı, açılışından sadece üç yıl sonra tek bir düzenli uçuş bile barındıramaz hâle geldi.
İşletmeci battı, maddi yükler katlandı...
Artan borç yükü, işletmeciyi 2012’de 300 milyon euroyu aşan borçla iflas açıklamaya zorladı. Aynı yıl havalimanı tamamen kapatıldı. Dev tesis açık artırmaya çıkarıldığında belirlenen 100 milyon euroluk taban fiyat karşısına yalnızca 10 bin euroluk sembolik bir teklif geldi. Bu teklifin reddiyle süreç uzadı.
2018’e gelindiğinde havalimanı, belirlenen değerin yaklaşık yarısı olan 56 milyon euroya satıldı. 2019’da yeniden faaliyet gösterse de artık yolcu uçuşu yapılmıyor. Bina, uçak bakım hangarı, parça söküm alanı ve depo olarak kullanılmaya başladı. Pandemi döneminde atıl kalan uçaklar için bir park alanına dönüşen tesis, eski amaçlarına geri dönmeyecek gibi görünüyor.
erdoğan gibi biri yok muydu kullanılmasa bile müteahhitlere her sene uçmayan yolcu için ödeme yapacak? bence ispanya bizi kıskanıyor.
aptallar aradaki farkı halktan alamamişlarmi
İspanya diyor Avrupa değil 😃