Koronavirüsün bu yılın başlarında yaşanan ilk dalgasından bazı Avrupa ülkeleri sert etkilenirken, diğer ülkeler çok kötü bir tablodan kaçmayı başardı.
İtalya, İspanya, Fransa ve İngiltere salgının birinci dalgasından en kötü etkilenen ülkeler arasındaydı, zamanla vakaları, hastaneye kabulleri ve ölümleri çok düşük bir seviyeye indiren ancak ekonomilerini harap eden katı ulusal sokağa çıkma kısıtlamaları uyguladılar.
Kısıtlamalar, temel ihtiyaçları sağlayanların dışındaki mağazaların, barların ve restoranların yeniden açılması ve seyahatlerin yeniden başlamasıyla yazın başlarında kalkmaya başladı.
Ancak Ağustos ayında vaka sayıları yeniden artmaya başladı, son haftalarda ise siyasetçileri alarma geçiren büyük bir yükseliş yaşandı.
İlk dalgadan kötü etkilenmeyen ülkeler - Çekya ve Polonya gibi - bu sefer salgından kaçabilecek gibi durmuyor. Uzmanlar, kıtanın büyük bir kısmında endişe verici vaka sayıları konusunda uyarıda bulunuyor.
hiç bir önlem, gece yarısından sonra yasaklanan müziğin yerini alamaz. dikkatli olalım arkadaşlar bazen görüyorum araçlarda filan müzik açıp dinliyorsunuz, yapmayın hayatımızla oynamayın.
Aynı yasaklar bize de geri dönmeli durum çok kötü ve daha kötüye gidiyor
Adamlar durumun ciddiyetinin farkında.. Bizse daha ne olup bittiğini bilmiyoruz, gerçek verileri ve vaka sayılarını bile bilmiyoruz. Şeffaflık ilkesi uygulanmıyor. Halk zaten cahil.. Günübirlik, haspelkader kendi önlemlerimizle sağlıklı kalmaya çalışıyoruz. Ama durum görünenden çok çok daha vahim. Acilen bize de yeni önlemler, yasaklar ve düzenlemeler gelmeli. Yoksa çok daha kötü zamanlar yaşayacağız..