Cumhuriyet Halk Partisi, AVM çalışanlarına ilişkin bir rapor hazırladı. Rapora göre, Türkiye genelinde yaklaşık 500 bin kişi AVM'lerde çalışıyor. AVM çalışanlarının en önemli sorunu bitmek bilmeyen mesai saatleri. Çalışma koşulları ise insan onurunu zedeleyici vaziyette. Günde 12 saat çalışan AVM emekçilerinin önemli kısmı hafta sonu, bayram ile resmi tatillerde izin yapamıyor ve bu sebeple sosyal hayatları kısıtlı. Yüzde 54’ü hiç tatil yapmamış. Sürekli ayakta durmak zorunda olan çalışanlarda, kas ve iskelet sistemi rahatsızlıkları yaygın. Güneş ışığı görmemekten kaynaklanan D vitamini eksikliği de sağlık sorunlarını tetikleyen etkenlerden. Sürekli denetlenme, takip edilme ve izlenme hali, yanlış yapma korkusu ile birleşince ruhsal tahribata sebep oluyor.
Bugün basına 'AVM’lerde modern kölelik' başlığı ile yansıyan raporun detaylarına bakalım...
Ben en çok şu oturmanın yasak olması olayına kılım. Arkadaş, kasada duran adam otursa müşteriye ne zararı var? İçeride müşteri yokken otursa kime ne zararı var? İstemiyorum ben içeriye girerken bni kapıda karşılamasını. İçeri girerken ben kendimi bi b.k zannedeyim diye o çalışanın ayakta dikilmesi kadar saçma bir şey olabilir mi? Yardım istediğimde kalkıp gelsin yeter.
Bu ülkede fakirsen böyle eziliyorsun. Sadece bunlar değil ki fabrikalar da işçileri eziyor. İşçileri koruyan bir tane bile kanun yok. Hep ezilen kesim fakir halk.
Çoluk çocuğunu şükretmeye dayalı olarak yetiştiren bir aile yapısında son derece normal durumlar. Çıkıp tepki göstermeye kalksan önce ailen karşı çıkar "Deli misin en azından işin var, bilmem kimin çocuğu aylardır işsiz" şeklinde. Ailene rağmen tepki göstersen bu sefer çalışma arkadaşların yalnız bırakır, sana tembel muammelesi yapılır, işinden olduğunla kalırsın. Diyeceğim odur ki, insanca yaşamanın ne olduğunu öğrenip çocuklarına da bu şekilde yaşamayı empoze eden ve tepki vermeyi destekleyen bir aile yapısına geçmeden bu sömürü düzeni yıkılmaz.