Kapadokya'nın ileri gelen ailelerinden Gülsoylar, büyük oğulları Ateş'in Amerika'dan dönüşüyle bir araya gelirler. Babasını küçük yaşta trafik kazasında kaybeden Ateş, dedesi Ömer'in ezici otoritesine boyun eğmeyerek evden ayrılmış, uzun yıllar sonra annesi Gülfem'in isteği üzerine erkek kardeşleri Yaman ve Okan ile beraber dedesinden aile şirketlerini devralıp büyütmek üzere evine geri dönmüştür. Ateş, Yaman ve Okan için artık birlik olmak vaktidir.
Yaman abisinin dönüşüyle sevgilisi Feraye'ye evlenme teklif etmeye karar verir. Feraye annesini küçük yaşta kaybetmiş; babası Muhsin, abisi Çetin, yengesi Nesrin, yeğeni Eren, üvey annesi Cemile ve onun kızı Aleyna ile birlikte yaşayan, üniversite son sınıf öğrencisi umut dolu genç ve güzel bir kızdır. Babası Muhsin uzun yıllardır Gülsoyların yanında çalışmaktadır. Yaman ile çocukluklarından beri herkesten saklı ilk aşklarını yaşıyorlardır. Yaman daha küçük bir çocukken annesi Gülfem'den aile yadigari Safir yüzüğü gizlice alarak Feraye'ye evlenme teklif emiştir. Feraye ve Yaman her şeyi göze alarak büyük aşklarını itiraf edip evlenmek için gün sayarken yaşanan bir trajedi bütün dengeleri bozar.
Feraye'nin doğum günü gecesinde Yaman'ın kardeşi Okan'la başına gelen felaket, tehlikelerle dolu bir açmaza dönüşerek herkesin hayatını alt üst eder. Feraye ve Yaman aşk, ihtiras, tutku, intikam ve zorbalık sınavlarıyla dolu tehlikeli yollarda kaybolmak üzere kalırlar.
Ateş ise sevdiği herkesi ve ailesini korumak için aldığı radikal kararlarla hem yeni düşmanlar kazanacak hem de kardeşlerini karşısına alacaktır